Bandista’dan ‘Paşanın başucu şarkıları’

Darbelere, müdahalelere, politik ve kültürel işgallere karşı farklı cenahlardan ve farklı sesler içinden hikayeleri müzik yoluyla anlatmaya çalışan Bandista grubu, bu amacı taşıyan marş ve şarkıları “Paşanın başucu şarkıları” adlı yeni albümünde topladı.
MÜZİKLE DİRENMEK
Kendilerini sorgulanamaz niteliğe büründürmüş iktidarların eziciliklerine, şiddetlerine ve yarattıkları acılara karşı protestolarını yaptıkları müzikle ismini duyurmaya çalışan Bandista, “Paşanın başucu şarkıları” adını verdiği yeni albümleriyle muhalif tavrını ortaya koydu. Hegomonik saldırılara karşı dil, ses ve müzikle direnmenin bir kültürden başka muhalif kültürlerin doğarak yaşaması açısından elzem olduğuna inanan grup, erk sahiplerinin iktidarlarını toplum ve mağluplar nezdinde meşru, kaçınılmaz veya hegomonik kabul edildikleri anda tesis ettiklerine dikkat çekiyor. “Unutmayıp inanmak ve bulanmayıp bilenmek” düsturuyla muhalif çizgisini daha önce çıkardıkları ve Das Kapital’in önsözünde yazan “De Te Fabula Narratur (Anlatılan senin hikayendir)”den alan albümün ardından çıkarılan bu yeni albümde “Benim annem Cumartesi”, “pardon afedersiniz Mr. Genelkurmay”, “Yan babilon” isimli üç parça yer alıyor.
YIKIL BABİLON
“Benim annem Cumartesi” isimli şarkı, Arjantin, Türkiye ve Şili’de özellikle darbe dönemi ve sonrasındaki demokrasi görünümlü ya da somut militer rejimler elinde kaybedilen, öldürülen, işkenceden geçirilen evlatlarının hesabını, akıbetini sormak için yan yana gelen Plaza del Mayo veya Cumartesi Anneleri’ne adanmış bir şarkı. Daha önce söz yazarı Sultan Tunç’un 2007 tarihli Oriental Rap’n Roll albümünde yer alan “Pardon afedersiniz Mr. Genelkurmay” parçası da, farklı cenahlardan ve farklı sesler içinden hikayeleri anlatmakta ısrar eden, tüm yaşananlara rağmen varlığı sürdürmenin önemini vurgulayan mevcudiyetin altını çizen bir eser.
‘Yan babilon’ şarkısı ise Tora ve Yeni Ahit ikonografisinde müesses nizamın, sürgünün, işkencenin, ticaretin, paranın ve günahın içinde cisimleştiği, Rastafaryan harekette çürümeyi ve batı toplumunu simgeleyen Babil kenti ele alınmış.
‘80 darbesinin yarattığı toplumsal atmosfere, sistemin kökenlerine dair göndermeler içeren şarkı, temelde devlet şiddetinin iki kurbanını anarak Babilon’un temellerinden sarsılıp yıkılmasına dair bir çağrıda bulunuyor.
(KÜLTÜR SERVİSİ)