Hükümete samimiyet çağrısı

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) tarafından düzenlenen, “Kürt Sorununda Birlik ve Çözüme Doğru Çalıştayı-1” toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, “Başbakanın bakış açısıyla bu sorun çözülemez” dedi. Türk, Başbakan’ın samimi davranmadığını söyledi. Çalıştayın açılışında yapılan konuşmalarda ise barış için adım atılması çağrısı yinelendi.
Sümerpark Resepsiyon Salonunda gerçekleştirilen çalıştaya, DTP Eşbaşkanları Emine Ayna ve Ahmet Türk, yazar, sanatçı, sendikacı, inanç temsilcileri, gazeteci ve akademisyenlerin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı. Çalıştay bugün de devam edecek.
‘CİN ŞİŞEDEN ÇIKTI’
Çalıştay öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan DTP Eş Başkanı Türk, Kürt sorununun çözümü konusunda Başbakan Erdoğan’ın samimi davranmadığını ve bölge milletvekillerini susturmaya çalıştığını söyledi. Sorunların muhatap alınmadan çözülemeyeceğini belirten Türk, “Başbakanın bakış açısıyla bu sorun çözülemez. Son açıklamaları bunu gösteriyor. Konunun iç siyasete malzeme edilmesini doğru bulmuyoruz. Çözüm konusunda bizim umudumuz kırılmamıştır. Cin şişeden bir kez çıktı, tekrar şişeye kapatamazlar. Sorunu tartışmak ve konuşmak lazımdır. Hassasiyetlere dikkat etmezsek sorunu çözemeyiz” şeklinde konuştu. “Başbakan’ın bölge milletvekilerine ‘susun baskısı’ yapması, sorunun çözümü konusunda çok ciddi ve çok samimi olmadığını göstermektedir” diyen Türk, “Başbakan’ın sanki bu sorunun muhatabı yokmuş gibi ‘Eğer bir sorun varsa ben bilirim, çözerim’ tavrı takınması, kendisi için demokrat olduğunu gösteriyor” şeklinde konuştu.
‘ÇÖZÜM İÇİN MUTABAKAT VAR’
Çalıştayın ilk konuşmasını yapan Diyarbakır Barosu eski başkanı Sezgin Tanrıkulu, Kürt sorunun çözümü konusunda Kürt toplumunda ve Türkiye kamuoyunda genel bir mutabakat olduğunu söyledi. Çözüm için genel mutabakatın yeterli olmadığını vurgulayan Tanrıkulu, “Kürt siyasal ve sivil toplum hareketinin demokratik ve barışçıl çözüm için nasıl bir yol izleyeceğine dair somut bir programa sahip olması gerekir. Kendi içinde bir barış, tolerans, diyalog ve demokrasi temeline dayalı ortak bir irade ve buna uygun ortak bir dil yaratmalıdır” dedi. Tanrıkulu, “Kürtler ne istiyor, sorusunu soranlar önce kendilerine sormalıdır ki; Kürtler hukuksal, yasal meşruiyeti olan alanlarda kendi kimlikleri ile siyaset yapabiliyorlar mı ki ne istediklerini söyleyebilsinler?” dedi.
HÜKÜMET SAMİMİ OLMALI
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ise Kürt sorunun varlığının kabul edilmesi ve bunun çözüm dilinin barış olması kabulünün sorunun çözümü için önemli olduğunu söyleyerek, “Kürt sorunu ancak ve ancak barışla, yani karşılıklı olarak barışla, çözülebilecek bir sorundur” dedi. Geçmişte Kürt sorunun çözümü konusunda toplumun beklentiye sokulduğunu ve barışın yanlış anlamlandırılması ve sorunun çözülmemesinden kaynaklı olarak hayal kırıklılıkları yaşadığını dile getiren Baydemir, “Yaşanan hayal kırıklığından dolayı barış kavramı itibar kaybetti” dedi. Barış için cesur, kararlı davranılması ve risk alınması gerektiğini belirten Baydemir, barışa olan ihtiyaç konusunda toplumun bütün kesimlerinde bir konsensüs olduğunu dile getirerek, “Umuyoruz ki hükümet ve devlet kurumları da daha cesur, daha samimi, daha dürüst davranırlar ve bu fırsat bu şans da bir daha kaçmamış olur” dedi.
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ BELİRLENECEK
DEP eski Milletvekili Hatip Dicle de, “Devlet hiçbir zaman bize demokrasi ihsan etmeyecektir” diyerek, Kürtlerin Cumhuriyetin inşa sürecine katılmasına rağmen 1924 Anayasası ile kültürel soykırıma uğradıklarını söyledi. Dicle, “Bir halk tarihinde fiziki katliamlarla karşılaşabilir. Ama bir halkın dilini kültürünü yasaklamak onun tarihi değerlerini yok etmek en büyük felakettir” dedi. Çalıştayda çıkacak çözüm öneriler, 15 Ağustos’ta Kürt sorunun çözümü konusunda hazırlayacağı yol haritasını açıklayacak olan Abdullah Öcalan’a, hükümet yetkililerine, Cumhurbaşkanlığı’na ve siyasi partilere sunulacak.
(HABER MERKEZİ)