Bu Çalıştay kimin için?

Çeşitli üniversitelerden rektörler ve akademisyenlerden oluşan Yükseköğretim Platformu, yükseköğretimin sorunlarını konuşmak üzere dün bir araya geldi. Bunu haber alan öğrenciler “Geleceğimiz konuşuluyor, biz de konuşmak istiyoruz” diyerek toplantının yapıldığı otel önünde eylem yaptı. Öğrencileri çalıştaya dahil etmeyenler, eylem yapmalarına da tahammül edemedi. Polisin sert müdahalesi sonucu öğrenciler yaka paça gözaltına alındı.
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’nun da katıldığı çalıştaya, YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan adı programda olmasına rağmen katılmadı.
12 GÖZALTI
Çalıştaya katılıp gelecekleri için söz söylemek isteyen öğrencilerin talebi önce kabul edilmedi. Bunun üzerine öğrenciler adına Ekin Can Kınık, çalıştaydaki akademisyenlere yazdıkları mektubu okudu. Kınık, “Siz içeride üniversiteleri, dolayısıyla üniversiteleri oluşturan biz öğrencilerin hayatlarını ilgilendiren kararlar alırken biz bu sürecin dışında bırakılıyoruz” dedi. Açıklamanın ardından yapılan görüşmeler sonrasında öğrenciler adına Lütfi Usluer, Fatih Usta ve Emre Öztürk, çalıştaya katıldı. Dışarıda kalan öğrencilere müdahale eden polis ise, 12 öğrenciyi yaka paça gözaltına aldı. Müdahaleye Prof. Ahmet İnsel ve Prof Burhan Şenatalar da tepki gösterdi.
İCRAATLARINI ÖVDÜ
Öğrenciler dışarıda dayak yerken Bakan Çubukçu, çalıştayın açılış konuşmasını yapıyordu. Son ÖSS ve SBS ile ortaya çıkan karanlık tabloya rağmen Çubukçu, eğitimdeki başarılardan söz etmekten geri durmadı. Taleplerini dile getiren öğrencileri duymazdan gelen Çubukçu, AKP hükümeti döneminde eğitimde ilerleme sağlandığını öne sürdü. Oysa dışarıda eylem yapan öğrenciler Çubukçu’yla aynı fikirde değildi.
AL SANA DEMOKRASİ!
Akademisyenlerin üniversitelerdeki demokrasiye ilişkin konuştuğu sırada ayağa kalkan Fatih Usta, “10 arkadaşımız gözaltına alındı. Bu mu demokratik ortam?” diye tepkisini dile getirdi. Bunun üzerine sivil polisler Usta ve Emre Öztürk’ü ağızlarını kapatarak apar topar gözaltına aldı. Usta ve Öztürk’ün, otel içindeki güvenlik kulübesine sokulması üzerine arka kapıdan içeri girmeye çalışan öğrencilerle polis arasında arbede yaşandı.
ÇUBUKÇU ŞİDDETE SESSİZ KALDI
İlk oturumun konuşmaları devam ederken, Çubukçu başka bir programı olduğu gerekçesiyle toplantıdan ayrıldı. Çubukçu, ‘öğrencilere yönelik polisin sert tutumunu nasıl değerlendirdiği’ sorularını yanıtsız bırakarak otelden ayrıldı. Polisin sert tutumunu ‘Yavaş, yavaş’ diyerek eleştiren Prof. Dr Burhan Şenatalar, salondaki öğretim üyelerine “Neden öğrencilerinize sahip çıkmıyorsunuz?” diyerek tepki gösterdi.
GENÇLERE BAKIŞIN GÖSTERGESİ
Salona geri dönen öğrenci temsilcilerinden Öztürk ve Usluer, basın açıklaması yaptı. Usluer, yaşananların Türkiye’deki eğitim sisteminin nasıl bir durumda olduğunu gösterdiğini vurguladı. Harç paralarına fahiş zamların yapıldığı, sınav sisteminin baştan aşağı değiştiği bir dönemde öğrencilere söz hakkı verilmemesinin iktidarın gençlere bakışını gösterdiğini söyleyen Usluer, böyle bir çalıştayın da eğitim sorunlarını çözmekten uzak olacağına dikkat çekti.

---

PEKİ ÇALIŞTAY NEYE HİZMET EDİYOR
Peki hafızalarda öğrencilerin susturulması, polis şiddeti ve gözaltıyla kalacak olan çalıştayın amıcı neydi? Bir yanda paralı eğitimin savunulduğu bir salon, bir tarafta da krizin etkilerine ve eğitimin ücretsiz olması gerektiğine dikkat çeken öğrenciler olduğu düşünüldüğünde, öğrencilerin içeri neden alınmadığı açıklık kazanıyor. Öğrencilere söz hakkı verilmeyen YÖK çalıştayı, çalıştaydan çok yükseköğretimin paralı hale getirilmesinin tartışıldığı bir toplantı haline dönüştü. Bunun göstergelerinden biri de programdaki ‘vakıf üniversiteleri birliği’ ve ‘yüksek öğretimin finansmanı’ gibi başlıkları.

---

BU SENE HARÇ ALMAYIN
Tepkiler üzerine ilk oturumunun sonunda öğrenci Emre Öztürk’e söz verildi. Öztürk şöyle konuştu: “Bu çalıştayda harçlar da değerlendirilsin isteriz. Türkiye ekonomisi yüzde 13 küçülürken yüzde 8 ila 500 arasında zam yapılamaz. Türkiye’de 10 milyon işsiz var. Bu işsizlerin, emekçilerin, işçilerin çocukları yüzde 8 ile 500 oranında yapılan zamlı harçları ödeyemez. Bu yıl öğrencilerden harç almayın. Rektörlerimizin ve hocalarımızın bu konuda YÖK’e baskı yapmasını istiyoruz. Çözüm istiyoruz.”