PTT’de özelleştirme operasyonu

AKP Hükümeti, Kamu İktisadi Teşebbüsü olan PTT’yi şirkete çevirmeye çalışıyor. Bu uygulamayı içeren Posta ve Telgraf Teşkilatı (PTT) AŞ Hakkındaki Kanun Tasarısı Taslağı ile son yıllarda kârlılık oranı giderek artan kurumun özelleştirilmesinin önü açılacak. Güvencesi olan çalışanlar da ya sözleşmeli yapılacak ya da başka kurumlara gönderilecek.
Taslağa göre anonim şirket haline gelen PTT AŞ’nin sermayesinin tamamı Hazine Müsteşarlığı’na ait olacak. Böylece mülkiyet hakkı, kâr payı hakkı ve kamunun pay sahipliğinden kaynaklanan hakları Hazine Müsteşarlığı’nda kalacak. Ancak PTT AŞ’deki pay sahipliğine dayanan oy, yönetim, temsil, denetim gibi hak ve yetkiler Ulaştırma Bakanlığı’na devredilecek. PTT AŞ’nin kuruluşunda, Türk Ticaret Kanunu’nda sözü edilen 5 kurucunun bulunması şartı aranmayacak. Bankacılık, sigortacılık, her türlü tahsilat, ödeme, bilet ve ürün satışı da dahil olmak üzere finansal sektördeki, adres bankacılığı ile her türlü taşımacılık hizmetlerini de içerecek şekilde posta ve lojistik alanındaki faaliyetleri ayrıntılı olarak ana sözleşmede yer alacak. PTT AŞ faaliyetlerine ilişkin ücretlerin tam ve peşin olarak alınması esas olacak, ancak yönetim kurulu gerekli gördüğü takdirde farklı ödeme esaslarını belirleyebilecek.
Malvarlığı da şirkete geçecek
PTT Genel Müdürlüğü’ne ait taşınır ve taşınmazlar, her türlü araç, gereç, malzeme, yazılım e-donanımlar, her türlü sözleşmeler ve kredi anlaşmaları, her türlü fikri ve haklar ile sair hak, alacak ve borçlar, leh ve aleyhe açılmış ve açılacak olan davalar ve icra takipleri ile personel, ana sözleşmenin imzalanmasının ardından PTT AŞ’ye devredilecek. PTT AŞ’nin ilk genel kurulu oluşuncaya kadar, Ulaştırma Bakanlığı, bu kurulun görevlerini yapacak, Yönetim Kurulu ve Denetim Kurulu üyeleri ulaştırma bakanı tarafından atanacak.
“Sermayesinin tamamı devlete ait olup, tekel niteliğindeki mal ve hizmetleri kamu yararı gözeterek üretmek ve pazarlamak üzere kurulan” PTT artık, PTT AŞ olarak, Türk Ticaret Kanunu’na tabi olacak. Özel şirketler gibi çalışacak olan PTT AŞ’nin sunacağı hizmetler de artık “kamu hizmeti” niteliğinde olmayıp, “kâr-zarar” mantığına göre çalışacak. Bu da, posta ve telgraf hizmetlerinin özelleştirilmesinin yolunu açacak. Bu değişim, PTT’nin mevcut yapısının tümüyle tasfiye edilip, postane, PTTBank, PTTkargo gibi işyerlerinin “taşeronlaştırma” yoluyla özelleştirilmesinin önünü açacak.
Güvencesizlik bekliyor
PTT’nin AŞ olarak şirketleşmesi, halen burada 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’na göre memur statüsünde çalışanları da “güvencesiz” bir istihdama doğru götürecek. Değişimin ardından memur kadrosunda çalışanlara sözleşmeli çalışma dayatılacak. PTT personeli İş Yasası’na göre istihdam edilecek, mevcut kadrolar ölüm, emeklilik ya da başka kurumlara geçme gibi çeşitli nedenlerle boşalırsa iptal edilecek. Bu durumda da artık PTT’de hiç “memur” kalmayacak. (Ankara/EVRENSEL)

---

‘Evet demeyeceğiz’

Memur Sen’e bağlı Birlik Haber-Sen Genel Başkanı Ali Erdoğan, taslağı bu haliyle kabul etmelerinin mümkün olmadığını söyledi. Gazetemize taslağı değerlendiren Erdoğan, bu haliyle taslağın, PTT’nin özelleştirilmesinin ilk adımı olacağını söyledi. PTT çalışanlarının “işini, iş güvencesini ve haklarını yitirme tehdidiyle karşı karşıya olduklarını” da belirten Erdoğan, “Taslakta, PTT işyerlerindeki mevcut çalışanlara ne olacağı belirsiz. PTT AŞ ile sözleşme imzalayacak özel ya da gerçek kişilerin, mevcut kamu personeli ile çalışması mümkün olmadığından, PTT bünyesindeki işyerlerinde çalışanlar büyük ihtimalle ana gövdeye kaydırılacak ya da havuzda toplanarak başka kamu kurumlarına transfer edilecek” dedi.
“İş Yasası kapsamını tercih etmeyenlerin mevcut statülerinin korunacağı” yönündeki değerlendirmeyi “gerçekçi” görmeyen Erdoğan, “Bu hüküm, mevcut PTT çalışanlarının yasaya olan tepkisini frenlemek amacıyla konulmuş bir aldatmacadır” dedi. “Çalışanlar, statü değişimine zorlanacak, statü değiştirmeyenler emekli edilmeye çalışacaktır” diyen Erdoğan, çalışanlar olarak taslağın bu halini kabul etmeyeceklerini söyledi. Erdoğan, taslak hazırlanırken görüşlerinin alınmadığının da altını çizerek, bu haliyle Meclis’e gelmesi durumunda her türlü mücadeleyi yürüteceklerini dile getirdi.
Sultan Özer