15 Eylül 2008 00:00

Arşivler halkın malı

Kuruluşundan 44 yıl sonra TRT, Kalan Müzik’le çok önemli bir anlaşmaya imza attı.

Paylaş

Kuruluşundan 44 yıl sonra TRT, Kalan Müzik’le çok önemli bir anlaşmaya imza attı. Bu anlaşmaya göre artık, TRT’nin tüm görsel ve ses kayıtları Kalan Müzik’in desteğiyle gün ışığına çıkacak. Kalan Müzik’in daha önce de başarılı arşivcilik çalışmalarına imza attığı düşünüldüğünde, yapılan anlaşma sevindirici ve heyecan verici gelişmeler doğuracak gibi görünüyor.
On binlerce ses kaydının ve görsel malzemenin ilk kez gün ışığına çıkacak olması, repertuvarlara yeni türkülerin şarkıların kazandırılması, TRT sanatçılarına uygulanan, CD yapmalarını engelleyen yasağın kaldırılmış olması, özellikle belgesel filmcilik konusunda faydalanılabilecek materyallerin ortaya çıkması, bu gelişmelerden sadece birkaçı diyebiliriz. Bu anlaşmayla, arşivde bulunan; Türk müziğinden halk ozanlarına, aşıklara, müzikallere, tangolara, ses ve saz ustalarına kadar geniş yelpazedeki müzik tarihimiz ortaya çıkacak. Kim bilir, belki Türkiye müziği tarihi, bunları gördükten, dinledikten sonra yeniden yazılacak.
Kalan Müzik, Kültür Bakanlığının, bir seferinde yayınladığı Kürtçe bir albümde yer alan sözlerden dolayı lisansını iptal etmeye kalkıştığı bir yapım şirketi. Bugünlerde ise TRT ile yaptıkları arşiv anlaşmasıyla gündemde. Kalan Müzik’in sahibi Hasan Saltık’la TRT’yle yapmış oldukları anlaşmayı konuştuk.

Bu projenin oluş sürecini bizimle paylaşır mısınız?
Bizim TRT’nin arşivini almak gibi bir fikrimiz yoktu. Bu teklif TRT’den bize geldi. TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’le, TRT arşivlerini nasıl değerlendiririz diye birkaç toplantı yaptık. Arşivlerle ilgili ne gibi projeleri yaratıp geliştirebiliriz, neler yapabiliriz, bunları tartıştık. Bu toplantılar sonucunda müzikle ilgili CD’ler hazırlamak, eldeki görüntülerle ilgili DVD’ler yapmak gibi ortak kararlar aldık. Örneğin; Anadolu halk ozanlarından, klasik Türk müziğinden örnekler, herhangi bir belgesel çalışması gibi, TRT’yle bu arşiv üzerinden her türlü ortak çalışmayı yürütebileceğiz.

Bu çalışmaları yürütecek bir ekip kurdunuz mu?
Evet, böyle bir ekibimiz var. Kalan Müzik’in çalışanları ve TRT’nin bu konuyla ilgili kurduğu ortak bir ekip çalışmaya başladı. Şimdi arşivler taranıyor, kataloglar yapılıyor. Tabii bu çalışma yapılınca TRT’nin kataloglama ve listeleme çalışmalarına da büyük yardımlarımız dokunuyor. Çünkü bazı şeyler oldukça dağınık. Hâlâ arşivin içinde kime ait olduğu bilinmeyen görüntüler ve ses kayıtları var. Onlar tek tek inceleniyor. Çok ilginç görüntülere rastlayabiliyorsunuz. İleride bunları hep beraber göreceğiz. Örneğin bir müzik bandının içinde umulmadık politik görüntülere rastlayabiliyorsunuz.
Kurulan ekipte halk müziği ve klasik Türk müziğini iyi takip etmiş, bu konularda birikimli isimler var. Cengiz Özkan, Kubilay Dökmetaş, Vahit Anadolu gibi isimler örneğin. Görüntü arşivinde Derya kızımız var ki alanında uzman bir arkadaşımız. Etnomüzikologlarımız var. Taş plak ve eski kayıt uzmanı Cemal Ünlü var. Kadromuz, alanlarında uzman kişilerden oluşuyor.

TRT’yle birlikte arşiv üzerindeki ortak çalışmalarınız, TRT sanatçılarının da önemli bir sorununun çözülmesini sağladı. Artık TRT sanatçıları da CD’ler çıkarabilecek ve kendilerini TRT dışında da ifade edebilecekler.
Evet, böyle bir çalışmanın TRT sanatçılarına çok büyük bir getirisi olacak. İyi projeler getirirlerse, albümleri, klipleri yapılıp yayınlanacak. Özel televizyonlara çıkabilecekler. Bana göre hem TRT sanatçıları için hem TRT kurumu için hem de Türkiye için çok hayırlı bir iş. Yalnız şöyle bir durum söz konusu maalesef; yeni kadro alınmadığı için yaşça birazcık ileriler. Bu kadro 500 kişiyi buluyor neredeyse. Şu an müzik sektöründeki rekabete baktığımızda bana göre içlerinde albüm yapabileceklerin sayısı 20 civarıdır. Ama dediğim gibi çok özel projelerle gelirlerse Kalan Müzik olarak kapımız her zaman açık. Tabii bizim de teklif götüreceğimiz TRT sanatçıları var. Hemen aklıma gelen isimler; Cengiz Özkan, Derya Türkan, Melahat Gürses.

Arşivin durumu hakkında bilgi verir misiniz? Materyallerde bozulmalar, oksitlenmeler var mı? ‘TRT, arşivini iyi koruyabilmiş’ diyebilir miyiz?
Geçmişte kulağımıza gelen şeyler vardı. Diskotekte yer yok diye çöpe atılan kayıtlar, görüntü üzerine tekrar görüntü çekilerek kullanılmaz hale getirilen görsel kayıtların olduğunu duymuştuk. Açıkçası bunlar şu an bizi pek fazla ilgilendirmiyor. Ama işte, askeri darbe döneminde çekilen görüntüler ne oldu? Genelkurmay arşivine mi gitti?.. Bunları biz de merak ediyoruz. Gerçi biz işin müzik alanıyla ilgileniyoruz. Bizim şu anda gördüğümüz elde olan bantların bir kısmının dijital aktarımlarının yapılmış olduğudur. Ama daha aktarılmayan çok bant var. Bazılarında ses gitmiş, bazılarınınki mükemmel düzeyde. Yani çok iyi muhafaza edilenler de var, edilmeyenler de. Tabii artık önemli olan elde bulunanları kurtarmak. Biliyorsunuz, bantlar belli bir tarihten sonra oksitlenmeye başlıyor. Geç kalmamışızdır umarım.

Bu arşivde azınlıkların müzikleri, kültürleri hakkında da kayıtlar var mı?
Evet, bunu ilk defa söylüyorum. Milli Birlik Komitesinin yaptığı Kürt derlemeleri var. Bununla ilgili çalışmalarımız da olacak. Bunu daha önce hiçbir yerde açıklamamıştım. Bunun çok anlamlı olacağını düşünüyorum. Devlet arşivlerinden bir Kürt halk müziği albümü yapmak oldukça önemli bir faaliyet olsa gerek.

Arşivle ilgili ilk çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?
İlk ürünler sadece müzik alanında çıkacak olan çalışmalar. İlk çalışma Aşık Veysel’le ilgili olacak. Ünlü ozanın radyo bantlarıyla, çok iyi görüntülerinden oluşan bir DVD hazırlıyoruz. Çünkü arşivde, Aşık Veysel’in çok ilginç ve özel görüntüleri çıktı. Can Dündar’la bir ön görüşme yaptık. Kesin değil ama Aşık Veysel çalışmasını Can Dündar’la yapabiliriz. Anadolu halk ozanları belgeseli, bir Zeki Müren belgeseli, çeşitli TRT sanatçılarının belgeselleri gibi birçok çalışma var kafamızda.

TRT arşivleri üzerinde çalışmak gerçekten çok büyük sorumluluklar isteyen ve bir o kadar da zor ve titiz bir çalışmayı gerektiren bir iş. Bu çalışmalar sizi kaygılandırıyor mu?
Yalçın Küçük bir dönemler “sosyalistler çay ocağı bile işletemezler”demişti. Kalan Müzik, sadece Türkiye’nin değil dünyanın da önemli şirketlerinden biri olarak kabul ediliyor. Bizim uluslararası aldığımız birçok ödül var. Eğer işini doğru düzgün yapıyorsan gerisi mutlaka geliyor. TRT’nin bize böyle bir anlaşma teklif etmesinde şaşılacak hiçbir şey yok. Çünkü bu konuda en iyi işleri biz yapıyoruz. Ve umarım bizim TRT’yle yapmış olduğumuz bu anlaşma, diğer devlet kurumlarına da örnek olur ve onlar da artık arşivlerini bir şekilde açarlar. Arşivleri kimsenin saklamaya hakkı yok, zira bunlar halkın malı. Sonuçta biz de halktan aldıklarımızı halka sunmuş olacağız. (İstanbul/EVRENSEL)


‘Zengin bir belgesel birikimi de var’
“Arşivde Türkiye’nin belli bir döneminin politik yapısına tanıklık edebilecek, o dönemi yansıtacak görüntüler de vardır mutlaka...
Bizi şu an itibariyle ilgilendiren, öncelikle müzik alanıyla ilgili olan materyaller. Ama müzikle ilgili belli çalışmaları yaptıktan sonra bir film prodüksiyon şirketi kurup dönemin politik-siyasi hayatını yansıtacak görüntülerden, kayıtlardan faydalanılabilir. Tabii yine uzman bir kadronun danışmanlığında... Geçmişte politik anlamda belgesel çekimleri, biliyorsunuz belli isimler yapabiliyordu sadece ve bunlar da TRT kökenlilerdi. Şunu söyleyebilirim sadece; şu ana kadar bu isimlerin çektiği belgesellerdeki görüntüler (ki bunlar da TRT’den alınmıştır) aysbergin sadece görünen kısmı. Gelen listelemelere, kataloglamalara baktığımda Osmanlı döneminden cumhuriyet dönemine, tek partili dönemden askeri darbelere kadar, devasa bir arşiv olduğunu görüyorum. Onlarca, yüzlerce konuda belgeseller yapılabilir.”

Nihat İlbeyoğlu
ÖNCEKİ HABER

Eğitim bölge illerinde daha da sancılı başladı

SONRAKİ HABER

Türk filmlerine 15 milyon YTL destek

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa