03 Şubat 2012 05:09

Kürtçe ezgi ve halay suç şüphesini arttırıcı delil!

İstanbul'da 2011 yılında öğrencilere yönelik yapılan operasyonda gözaltına alınan ve 19'u tutuklu olmak üzere 30 öğrencinin yargılandığı davanın iddianamesi hazırlandı.

Paylaş

Mütha ÇETİN

İstanbul’da 17 Mayıs 2011 tarihinde birçok ilçede sabahın erken saatlerinde gerçekleştirilen ev baskınlarında Demokratik Yurtsever Gençlik (DYG) üyesi oldukları belirtilen 30 öğrenci gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan 19 öğrenci mahkeme tarafından “örgüt üyeliği ve propagandası” iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. 19’u tutuklu 30 öğrencinin İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanacağı davanın iddianamesi hazırlandı.

İddianamede, 30 öğrenci toplam 45 eylemden yargılanıyor. Öğrenciler yargılandıkları davada, “örgüt üyeliği”, “örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına faaliyet yürütmek”, “örgüt propagandası yapmak” ve “örgüt faaliyeti için az miktarda mermi bulundurmak” maddelerinden yargılanıyor. Dosyaya delil olarak da öğrencilerin yapmış oldukları telefon görüşmeleri, yapılan yasal basın açıklamaları ve Marmara, İstanbul ve Boğaziçi Üniversitelerinde karşıt görüşlü öğrenciler arasında çıkan olayların da yer aldığı 45 eyleme yer veriliyor. Öğrencilerin üniversite içinde çıkan olaylarda yer aldıklarına kanıt ise, üniversitede olduklarını gösteren fotoğrafları ve videolar. İddianamede dikkat çekici diğer bir nokta ise, 45 eylem arasında bulunan 17 eylemin farklı Asli ve Sulh ceza mahkemelerinde daha önce görülmesi ve “Kovuşturmaya yer olmadığından” görevsizlik ile sonuçlanması. Bunun dışında üniversitede karşıt görüşlü öğrenciler arasında çıkan olaylara karıştığı ve tutuklanan öğrenciler hakkında farklı mahkemelerde yargılaması devam eden aleyhte ifadeler de iddianamede, “Örgüt şüphesini güçlendiren” delil olarak değerlendirmeye alındı.

DEMOKRATİK VE YASAL TEPKİ SUÇ

İddianamede, 45 eylem arasında polis tarafından vurulan Şerzan Kurt ve Aydın Erdem anmaları, Halepçe Katliamı’nın yıl dönümünde İstanbul Üniversitesinde yapılan protesto eylemi, 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle Kadıköy’de düzenlenen miting, 1 Mayıs İşçi Bayramı nedeniyle Taksim’de düzenlenen miting ve DTP ile BDP’nin çeşitli yerlerde düzenlenen yasal basın açıklamalarına katılmak da delil olarak gösterildi.

HALAY SUÇ DELİLİ OLDU!

İddianamede diğer dikkat çeken nokta ise, öğrencilerin kampüs içinde düzenledikleri etkinlikler kapsamında Kürtçe parçalar eşliğinde halay çekmelerinin de “Suç şüphesini artırıcı delil” olarak yer alması. Mevcut eylemler göz önünde bulundurularak oluşturulan dosyada, 30 öğrenci hakkında “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası” suçlamalarıyla toplam 400 yılı aşkın hapis cezası isteniyor. Bazı öğrenciler için “örgüt üyeliği” maddesinden 6 kez yargılanması istenirken, bazı öğrenciler için “Örgüt propagandası yapma” suçlamasıyla 4 kez cezalandırılması isteniyor. 9 aylık tutukluk döneminden sonra 30 öğrenci, 7 Şubat tarihinde Çağlayan Adliyesinde hakim karşısında çıkarılacak. (İstanbul/DİHA)

(Fotoğraf: Arşiv)

ÖNCEKİ HABER

Kar sürüyor Türkiye donuyor

SONRAKİ HABER

Üretim rekoru ve işçi kıyımı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa