Bilim Mühendislik ve İktidar
Bilim veya ilim, fiziki ve doğal evrenin yapısının ve davranışlarının deney ve gözlemler aracılığıyla sistematik bir şekilde incelenmesini de kapsayan entelektüel ve pratik çalışmalar bütünü, ilim; neden, merak ve amaç besleyen bir olgu olarak günümüze kadar birçok alt dala bölünmüş, insanların daha iyi
TARİHTE BİLİM ANLAYIŞI
Büyük çapta tarımın doğurduğu önemli sonuç; savaşın bir politik araç olarak kabul edilmesidir. Şehirlerin zenginliği tarım yaptıkları alanla sınırlıydı. Daha zenginleşmek isteyen şehirler hem alanlarını genişletmek, hem de bu alanlarda çalıştırılacak insan sağlamak üzere savaşmak zorundaydılar. Şehirlerin saldırılardan korunması için kale duvarı, sur gibi askeri araçlara gereksinimine gerek vardı. Böylelikle M.Ö 1000 yıllarında Asur da askeri mühendislik doğmuştur. Savaş, bilim ve mühendislik arasındaki ilişki günümüzde de devam etmektedir. Mühendislik ve bilim arasındaki araştırmalar genellikle askeri amaçlara yönelik olmaktadır. Buna örnek olarak Romalıların yapmış olduğu yolları, köprüleri ve su kemerlerini, limanları ve kanalları, göstermek mümkündür. Bu yapılar daha çok orduların, imparatorluğun çeşitli köşelerinin ve garnizonların hizmetlerinin kolay sağlanması amacıyla yapılmıştır. Ancak günlük hayatta sivillerde bunlardan yararlanmışlardır. Selçuklular döneminde ordular için kışlalar, ulaşım için yol, köprüler, hastane, cami, medrese gibi yapıların yapıldığı görülmektedir. Askeri amaçlara dayalı yapılan bu yapılarda mühendislik hizmeti de mimarlar tarafından karşılanmıştır.
TÜRKİYE’NİN BİLİM ANLAYIŞI
Günümüzde devletin yaptığı mühendislik çalışmalarının ise maddi çıkarlar doğrultusunda olduğu da ortadadır. 3. köprünün konumsal olarak yeri iki milyon ağacın yok olacağı bölgedir ama burada olması maliyeti düşürmektedir. VAN depreminde yıkılan binalara bakıldığında bu da apaçık ortadadır… Ayrıca TÜBİTAK’ta bile düzenlemeye giden hükümet TÜBA’ya da elini atmış oldu. TÜBİTAK’ın Bilim Kurulunun 13 olan üye sayısı yeni düzenlemeyle 17’ye çıkarıldı. Bilim kurulunun yeni üyeleri seçme hakkı 3’e düşürüldü, buna karşın YÖK eskisi gibi 1 değil 3 üye seçebilecek. Buna ek olarak 4 üyeyi Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı atayacak. 2’şer üye ise TÜBA ve TOBB tarafından belirlenecek. TÜBA’nın üye sayısı ise 140’dan 300’e çıkartılıyor. 300 üyenin 3’te 1’ini Bakanlar Kurulu yani iktidar, 3’te 1’ini yine Bakanlar Kurulu yani iktidar, 3’te 1’ini yine siyasi iktidarın uzantısı olan YÖK, geri kalan 3’te 1’lik kesimi ise TÜBA seçecek. Böylece bilimi ilerleten gençlik değil de, Başbakanın yaptığı açıklamaya göre DİNDAR GENÇLİK yetiştirmeyle meşgul olacaklardır. Bütün bunların yanında insan ve hayvanların sağlıklı gıda ile beslenmesinden sorumlu olan Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker; “Türkiye’de gıda güvenilirliği hakkında korkulacak bir durum olmadığını” GDO’lu mısırın yemlerde kullanılmasına ilişkin; “Zarar verirse hayvana verir buradan besine asla geçmez” diyebiliyor.
