Lisede şiir ziyafeti

Bu isimler Selçuk Kız Teknik ve Meslek Lisesi öğrencileri. Dergimizde yer almalarını sağlayan şey ise 13 Mart Salı günü, okulun konferans salonunda gerçekleştirdikleri şiir dinletisi. Konusu 8 Mart dünya emekçi kadınlar günü olan dinletinin ismi ise Ekmek ve Gül.

Dinletide toplam 19 farklı şiir okundu. Öğrenciler etkinliğin yapıldığı salonun içinde ve girişinde, gazetelerde çıkan kadın haberleri ve fotoğraflarından oluşan bir sergi de hazırlamışlardı. Okunan şiirlerin seçiminden, sahnenin ve serginin oluşturulmasına kadar her şeyi, edebiyat öğretmenlerinin rehberliğinde öğrenciler yaptılar. Hazırlıkları 1 ay kadar süren etkinlik, okunan şiirlerle paralel seçilen Ünzile, Güldünya ve Fabrika Kızı şarkılarının söylenmesiyle noktalandı. Öğrencilerin okunan şiirler içinde en beğendikleri şiirler ise Attila İlhan'ın Aysel Git Başımdan ve Sennur Sezer'in Kadının Akşam Duası şiirleri oldu.

Biz de tadı damağımızda kalan dinletinin ardından, herkesi tek tek kutladıktan sonra arkadaşlara etkinliğe dair sorular sorduk. Gelin hep birlikte sorduğumuz sorulara nasıl yanıtlar aldığımıza bakalım.

DÖNEM ÖDEVİNİ RENKLİ HALE GETİRDİK

Hilal Pınarbaşı “Bize 8 Mart dönem ödevi olarak verildi. Biz de dönem ödevini daha renkli bir hale getirmek için böyle bir etkinlik yaptık. Çoğumuzun dönem ödeviydi ama birkaç arkadaş da gönüllü olarak katıldı etkinliğimize.” Diye anlattı. Merve Ercan ise her şeyden önce birçok insanın önünde şiir okumaktan dolayı korktuklarını ancak 1 ay boyunca stajın ardından okulda çalıştıklarını ve başardıklarını ifade ederek “Şiirlerle ev hanımı, işçi, öldürülmüş kadın vb. gibi her kesimden kadınları yansıtmaya çalıştık” dedi.

Etkinliğe gönüllü olarak katılanlardan biri olan Şule Cebecioğlu sorumuzu, “Kadınlarla ilgili bir

Şiirler okuyucularına, gitarıyla Ayşe kemanıyla da Şule destek oluyor. Ayşe Dinletir, piyano mezunu. Timpani orkestrasında büyük davullarla birlikte ve beyoğlu belediyesi gençlik orkestrasında kadrolu olarak çalışıyor. Şule ise 6 ay kadar özel eğitim almış ve 2 yıldır amatör olarak çalıyor.

ŞİİRLERE TÜM KADINLAR KONU EDİLİYOR

Okudukları şiiri neye göre seçtiklerini sorduğumuzda ise ilk yanıtı Ahmet Uysal'ın “Kadınlarımız ve Şiir" şiiri ile James Oppenheim'ın “Ekmek ve Gül” şiirini okuyan Hilal'den alıyoruz.

Onlardır yaratan belgilerimizi
alanlarda ve fabrikalarda
yalnız onlar adına yazılmalıdır
aşkın da şiiri yazılacaksa.

“Kadınlarımız ve Şiir” şiirinin bu dörtlüğünün kendisini çok etkilediğini ve kendisine yakın bulduğunu ifade eden Hilal, “Ekmek ve Gül” şiirini ise öğretmeninin önerisi üzerine okuduğunu ve çok beğendiğini söyledi.

Attila İlhan'ın “Sana Ne Yaptılar” şiirini okuyan Ayşenur Güzelce “Beğendiğim birçok şiir vardı fakat ben bunu seçtim. Hayalimde canlandırdığım bir kadın var ve ben bu kadını tanıyorum. Şiirde tarif edilen kadın bu.” dedi.

Bejan Batur'un “Her Kadın Kendi Ağacını Tanır” şiirini okuyan Büşra Yeşilkurt ise okuduğumuz şiirleri biz öğrencilerin seçmesi önemli diyor ve ekliyor “Şiir, kadının iç dünyasını, içinde kopan fırtınaları, yalnızlığını yansıtıyor, bu nedenle seçtim.”

Kırılası ayağım çiğnedikçe
ve değnek vuruldukça halılara
onların içi titrer bilirim
onlardan birinin elleri sızlar.

Fahri Erdinç'in “Halıcı Kızlar” şiirinin son kıtasını oluşturan bu sözlerin kendisini etkilediğini söyleyen Şule, şiirin kendisine farklı geldiğini ve şiiri okurken kadınların halı yaparken çektiği ilmek ilmek acıyı yaşadığını vurguladı.

Kadınlarla ilgili yazılmış en bilinen şiirlerden biri olan Nazım Hikmet'in “Kadınlarımız” şiirini okuyan Merve Bildik, şiirin Kurtuluş Savaşı sırasında kadınların durumuna değindiğini ve şiiri çok severek okuduğunu söyledi. Son sözü, dinletinin ilk şiirini de okuyan Merve Bildik’in adaşı alıyor. Necip Fazıl Kısakürek’in “Kadın” ve Oktay Rıfat'ın “Güdelikçi” şiirlerini okuyan Merve, iki şiirini de tesadüf eseri seçtiğini itiraf ediyor. “Gündelikçi şiirinde anlatılan kadın etrafımda çok yoğun, o yüzden okudum.” son sözleri oluyor.