21 Mart 2012 12:51

Newroz piroz be

Genç Hayat yeni mizanpajıyla ve görünümüyle karşılıyor Newroz’u. Güzel ve anlamlı bir tesadüf bu. Çünkü Newroz, baharı simgeler, mücadeleyi, barışı, direnişi simgeler. Newroz baharın canlanışının, doğanın yenilenişinin adıdır. Newroz’dan güç alarak ve selamlayarak başlayalım istedik dergimiz

Newroz piroz be
Paylaş

Genç Hayat yeni mizanpajıyla ve görünümüyle karşılıyor Newroz’u. Güzel ve anlamlı bir tesadüf bu. Çünkü Newroz, baharı simgeler, mücadeleyi, barışı, direnişi simgeler. Newroz baharın canlanışının, doğanın yenilenişinin adıdır. Newroz’dan güç alarak ve selamlayarak başlayalım istedik dergimize...

21 Mart Türkiye’de halklarımızın eşitlik ve özgürlük mücadelesiyle özdeşleşmiştir. Ancak Mart ayı tarihimizde katliamlarla anılan bir ay haline getirilmiştir. Gazi Mahallesi Katliamı, Beyazıt Katliamı, Halepçe, Kızıldere... Egemenler gözlerini halkların sofrasına, haklarına, özlemlerine dikmiştir. Onların birliğini, mücadele azmini, taleplerini katliamlarla örtmeye çalışmıştır. Newroz tüm bu katliamlara, kıyıma, antidemokratik uygulamalara karşı Türkiye halklarının sesi, eşit ve adil bir yaşam taleplerinin dışa vurumu olmuştur. Bazı günler anlamını mücadele içinde kazanacaktır. Newroz böyle bir gündür. Baharın bayramıdır elbet ama en çok da yok sayılan Kürt halkının inkar ve asimilasyon karşısında verdiği mücadeleyle simgeselleşmiştir. Newroz yok sayılan, siyasi kıyıma uğrayan, imha edilen bir halkın, kimliğinin, kültürünün, dilinin tanınarak, insanca bir yaşam hakkının ifadesidir.

Biz dergimizi hazırlarken, bahardan korkan iktidar Newroz alanlarını çoktan yasaklamıştı. Ve mart ayını; “Sivas davasını” zaman aşımına uğratarak, koruyarak katilleri bir kez daha kana boyamıştı. Elbette kendi katillerini koruyacak iktidar. Kendini kendi eliyle teslim etmeyecek bizlere. Dindarlar, kindarlar yetiştirecek... Yeni Maraşlar olsun diye, Adıyaman’da evler işaretlenecek. Kütahya’da iktidarın kin ve nefret söylemlerinden cesaret alarak Kürt inşaat işçilerinin çadırları yakılacak, Kırklareli’de ve İstanbul Üniversitesinde ağzına köpük köpük faşizm dolmuş “Kindar”lar, aydın, demokrat öğrencilere saldıracak...

Her milletten Türkiye gençliği bu saldırılara; ırkçı, gerici politikalara karşı, barışın ve kardeşliğin sesi olarak örgütlenmeli, cevap vermelidir. Bugün Newroz alanlarında haykırdığımız talepleri, liselerde, atölyelerde, üniversitelerde binlerce gençle tartışmalıyız. Düşünmeyen, sessiz kalan, biat eden AKP’nin gençlik modelinin karşısına, üreten, tartışan, politika yapan, devrimci gençler olarak çıkacağız.

Şifrelerinizi, bizi yaşamdan koparan sınav sistemlerinizi, dindar/kindar müfredatlarını kabul etmiyoruz. Sessiz kalmayı, zaman aşımlarına boyun eğmeyi, katliamları unutmayı kabul etmiyoruz. Bizde zaman aşımı yok, Sermaye ve bugünkü temsilcisi AKP’nin işlediği her suçun bir hükmü vardır bizce. Çaldığınız yaşamların, insanlık suçlarının, antidemokratik uygulamaların, ekonomi büyüyor safsatalarınızın arasında çadırlarda yanarak ölen işçi arkadaşlarımızın hesabını soracağız !

Tüm Türkiye de Emek Gençliğinin 6. konferansında “İş ve eğitim hakkı; barış ve özgürlük için” birleşen binlerce gencin mücadelesini selamlıyor ve tüm okurlarımızı, savaş politikalarına, antidemokratik uygulamalara, emperyalizme ve sermaye gericiliğine karşı, geleceğimizi, insanca bir yaşam hakkımızı savunmaya, mücadele etmeye çağırıyoruz.

ÖNCEKİ HABER

Yeni CHP o kadar da yeni değil

SONRAKİ HABER

'Önce eşit olalım, kardeş olmak kolay'

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa