13. Gençlik Yaz Kampı genç kadınlar için güzel bir fırsat!
Temmuzu geride bıraktık sıra ağustosta. 1, 2, 3, 4, 5... Geçiyor günler biz dört duvar arasına evlerimize, iş yerlerimize tıkılıp kalmışken. Dışardaki hayat biz göremeden geçip gidiyor
Gül DEMİRCİ
Avcılar-İstanbul Üniversitesi
Temmuzu geride bıraktık sıra ağustosta. 1, 2, 3, 4, 5... Geçiyor günler biz dört duvar arasına evlerimize, iş yerlerimize tıkılıp kalmışken. Dışardaki hayat biz göremeden geçip gidiyor. Yazın son ayına da girdik işte. Hala evlerimizdeyiz. Bazılarımız iki sokak öteye bile gidemedi belki de bu sene. Maddi sıkıntılar, abilerimizin babalarımızın baskıları derken bu yaz da böyle geçiyor.
Televizyonu açalım desek birbirinden saçma diziler, televizyon programları daha da sıkıyor ruhumuzu. İnternet desek, daha ilk 'tık' hüzün dolduruyor içimizi. Bir yanda savaşlar, ölen, katledilen insanlar; bir yanda deniz-kum-güneş keyfi yapan arkadaşlarımızın 'like'lanmayı bekleyen boy boy fotoğrafları.
Peki biz ne yapalım? Biz evlerine, iş yerlerine tıkılmış genç kadınlar...
Gülmemizi bile yasaklayanları izleyip daha da mı çekilelim köşemize? Yoksa omuz omuza verip daha da mı gülelim yüzlerine yüzlerine!
Benim bir fikrim var. Sizlerle, kız kardeşlerimle paylaşmak istediğim...
Kendi özgür dünyamızı kurmak için bizim de bir fırsatımız var. Ne mi? 13. Gençlik Yaz Kampı! 1998'den beri yapılan 15-25 yaş arası işçi, işsiz, liseli ve üniversiteli gençlerin kamp alanlarını doldurduğu bir çadır kampı.
Biz de yerimizi bulalım bu kampta genç kadınlar olarak. Gitmemek için büyük engellerimiz yok belki ama gitmek için güzel sebepleri olan bir kamp bu. Yalnızca bir hafta kaldı. Kendi özgür dünyamızı kurmak için gidelim biz de.
Birbirinden verimli atölyelerden birine kayıt yaptırarak birlikte düşünelim, öğrenelim ve üretelim. Öğrenmeye doyamayacağımız panellerde hep ön koltuklara oturalım. Aydın, yazar ve sanatçılarla yapılan söyleşilere katılalım.
Sıcaktan bunaldık mı bırakalım kendimizi Ege Denizi'nin serin sularına... Akşam oldu mu kampın coşkusunu daha da yükselten konserlere katılalım, şarkılar türküler söyleyelim hep bir ağızdan. Kardeşliğin resmini çizelim el ele verip çektiğimiz halaylarla.
8 gün boyunca hep düşlediğimiz özlem duyduğumuz hayatı yaşayalım Sotes Tatil Köyü'nde. Haydi biz de tutalım 7 Ağustos’ta İzmir yollarını.
Genç kadınlar olarak her saatimizi dolu dolu geçirebilmek için daha güzel bir fırsat geçer mi elimize?
Haydi kadınlar gidelim hayalimize!