HDK'den savaşa karşı eylem çağrısı
Halkların Demokratik Kongresi (HDK), geçici AKP hükümetinin savaş konseptine karşı herkesi, bulundukları alanlarda ses vermeye ve çeşitli eylemselliklerle tavır koymaya çağırdı.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Yönetim Kurulu tarafından yazılı açıklama yapıldı. "Geçici AKP hükümeti, 7 Haziran'da ortaya çıkan seçim sonuçlarını hazmedemeyerek, sivil darbe yönetiminin ilk adımını Suruç'ta 33 yoldaşımızı katlederek atmıştır" denilen açıklamada, şunlara dikkat çekildi: "Geçici AKP Hükümeti'nin bu siyasi soykırım operasyonlarına ve Kürdistan'da yürütmeye çalıştığı kirli savaşa karşı, Silopi, Şırnak, Sur, Şemdinli, Varto ve Lice başta olmak üzere, kendi özsavunma pratiklerini oluşturmaya çalışan halkların iradesine bir güvenlik politikası çerçevesinde yaklaşan AKP, bölgede kaynağı olduğu şiddeti tırmandırmaktan geri durmamış, infazlarla ve Ekin Wan şahsında kadın bedeni üzerindeki tahakkümcü tavrıyla, 'barış sorununa' nasıl yaklaştığını gözler önüne sermiştir. IŞİD operasyonları adı altında, bir yandan Kandil'deki medya savunma alanlarını bombalayıp, Zergele köyünde tarihine yeni bir katliamı yazan Erdoğan ve AKP Hükümeti, bir yandan da 1500'ün üzerinde HDK-HDP ve DTK-DBP üyesini gözaltına alarak, her gün artan sayılarla 400'den fazla arkadaşımızı tutuklanmıştır. Son olarak ise, Kürdistan'da özyönetim pratikleri bahane edilerek, Silvan, Sur ve Lice Belediye eşbaşkan, seçilmiş ve HDP-DBP yöneticilerine operasyon düzenlenmiştir. Dün gece ise, bütün bu politikaların bir kez daha Gever'de uygulandığını ve 3 yurttaşın daha devletin kolluk güçlerince infaz edildiğini gördük."
SAVAŞ POLİTİKASINA KARŞI TAVIR ALMA ÇAĞIRISI
Bütün bu koşullar içerisinde kurulacak olan seçim hükümetinin bu sıkıyönetim mantığından vazgeçmeye, geçici AKP hükümeti tarafından bilinçli bir politikanın ürünü olarak yaratılan ve katmerlendirilen şiddete son vermeye davet edildiği açıklamada, şu çağrıda bulunuldu: "Yeni bir seçim sürecine girerken, barış sürecinin esas garantörü olan, halklarımızı, devrim ve demokrasi güçlerini, topyekun olarak Türkiye'de bulunan bütün halklara, işçi sınıfına, ezilenlere, kadınlara karşı işletilen bu kirli savaş politikalarını durdurmak için bulundukları alanlarda ses vermeye ve çeşitli eylemselliklerle tavır koymaya çağırıyoruz." (DİHA)