Yaşamımızı birlikte yoğuruyoruz
Ağustosun kavurucu sıcağı ve bir haftasonu Evrensel gazetemizle birlikte çıkan metal ekini, mahallemizdeki işçi ve emekçilere ulaştırırken çaldığımız kapıların ardında bir telaşın olduğunu fark ettik.
Nazife ORTAKCI-Nurten ERÖZGÜN
Ağustosun kavurucu sıcağı ve bir haftasonu Evrensel gazetemizle birlikte çıkan metal ekini, mahallemizdeki işçi ve emekçilere ulaştırırken çaldığımız kapıların ardında bir telaşın olduğunu fark ettik. Her sene sonbaharın gelişini bize hissettiren bu telaşın nedeni, kadınların Ankara’nın kara kışına hazırlık ve aile ekonomisine bir nebze de olsa katkı sağlama çabasıydı. Ev emekçisi kadınlar, büyüklü küçüklü konservelik kavanozlarını ayarlamış, ipe dizdikleri patlıcan ve biberleri balkonlarına asıyorlardı. Kapılarının önündeki renk renk sofra bezlerinin üstünde fasulye, bamya ve tarhana kurutuyorlardı. Bu manzara neredeyse her evde karşılaştığımız bir görüntüydü.
Ellerimizde gazetelerle birlikte yolumuza devam ederken bir bahçede erişte kesen kadınlara rastladık. Kimisi hamuru güçlükle yoğuruyor, kimisi eli yüzü un içinde ahenkli el hareketleriyle hamuru top haline getirip yer sofrasında oklavasıyla hamuru açıyor, kimisi de hamuru ince ince kesiyordu. Bazı bahçelerde de aynı amaçla bir araya gelmiş kadınlar hem türkü söylüyor hem de tandır başında ekmeklerini pişiriyorlardı.
‘AYAKTA KALABİLME TELAŞI’
Peki kadınlar neden böyle bir şeye ihtiyaç duyuyorlardı? Doların rekor kırdığı, sebze ve meyve fiyatlarının tavan yaptığı, zenginin daha da zenginleştiği fakirin de yine yoksullaştığı bu dönemde mahallemizdeki ev emekçisi kadınların bu telaşı ayakta kalabilme çabasıydı. Erken seçim tartışmalarıyla birlikte körüklenen ekonomik buhran, özellikle savaş çığırtkanlıklarının arttığı şu günlerde işçi ve emekçileri kıskaca alıyor kazancını pul ediyordu. Sonbaharla birlikte ailenin sırtındaki yükü ağırlaştıracak faturalara, okul masraflarına karşı kadınların hep birlikte üretip ortaya koydukları bir çözümdü. Kadınların ortaya koyduğu bu çözüm de yükü hafifletmeye dairdi.
‘HEM KIŞA HAZIRLANIYOR, HEM DAYANIŞIYORLAR’
“Kadın dediğin evden çıkmaz” diyerek kadınları dört duvara hapsetmeye çalışan zihniyete inat kadınlar bir araya gelip hem kışa hazırlık yapıyor hem de dertlerini birbirleriyle paylaşıyorlardı. Hep birlikte sıcacık ekmek yapan, erişte kesen, sorunlarını birlikte çözen bu kadınlar, bize bir kez daha dayanışmanın güzel bir örneğini gösterdiler. Tıpkı gazetemizle birlikte dağıttığımız metal ekindeki işçilerin haklarını birleşerek kazanması gibi.
Yazımızı karşılaştığımız kadınların da sıkça dile getirdiği gibi “birlikte kuvvet doğar” sözü ile bitirelim dedik. Yaşadığımız kaos ortamına inat kadınlar olarak dayanışma içinde omuz omuza daha güzel günler için birliğimizi her daim koruyacağız.