30 Eylül 2015 13:29

Troyka anlaşması ve Yunanistan gençliği

SYRIZA’ nın üçüncü Troyka anlaşmasını imzalamasına en büyük tepkinin gençlikten geldiğini de ayrıca belirtmek gerekir. SYRIZA’nın gençlik örgütü anlaşmaya karşı çıkmış ve seçim sürecinde çok sayıda genç SYRIZA’dan ayrıldıklarını açıklamıştı.

Troyka anlaşması ve Yunanistan gençliği

Seyit ALDOĞAN
Yunanistan

SYRIZA yeniden hükümet oldu ama ne kadar dayanacak? SYRIZA, AB ve İMF ile uzlaşarak Troykacı bir çizgiyi benimsemesine rağmen nasıl hükümet oldu? Madem tüm partiler oy kaybetti o zaman oylar kime gitti? Faşist Altın Şafak’ın üçüncü parti olarak meclise girmesi nasıl oldu? Bundan sonra ne olabilir? ‘Sol’ partiler neden güçlü bir çıkış yapamadı ? Yunanistan seçim sonuçlarına göz atanlar ister istemez bu ve benzer pek çok soruyla karşılaşıyor.
Bu seçimlerin karakteristik özelliklerinden biri seçim sonuçlarının önceden nereye varacağının tahmin edilmesiydi. SYRIZA’nın kulağının çekilmesi ve sermaye merkezlerince ‘ehlileştirilmesinden’ sonra seçim sonrası kurulacak tüm hükümetler Troyka hükümeti olacaktı. Sonuçta öyle de oldu. Bir önceki SYRIZA hükümeti bazı isim değişiklikleri dışında olduğu yerden devam ediyor.
900 SAYFALIK TROYKA SÖZLEŞMESİNİN ÖZETİ
Yeni Demokrasi, SYRIZA, PASOK, ANEL, Potami, bu seçimlerde yüzde 3 barajını açarak meclise girdi. Halk, Troyka politikalarının hangi parti ve başbakanla sürdürüleceğine karar vermek için sandıklara gitti. Bu seçimler bir önceki seçimlerle yani 6 ay öncesi ile kıyaslandığında 800.000 kişinin oy kullanmaya gitmediği ortaya çıkıyor. Seçime katılım oranının gençler içinde çok düşük olduğunun altını da ayrıca çizmek gerekiyor. Bu ne anlama geliyor? Kriz politikalarının uygulanmasına başlandığı 2010 yılından bu yana yıkılan ve kurulan altıncı hükümettir Çipras’ın son kurduğu koalisyon. Ancak bu hükümetin de fazla uzun ömürlü olmayacağı bir tahmin değil gerçektir. Erken seçim olasılığı kısa zamanda ortaya çıkmayabilir ama yeni hükümet arayışlarının gündeme geleceği ve uzun ömürlü hükümetlerin kurulmasının mümkün olmayacağı da ortadadır. Üçüncü Troyka anlaşmasının kaç hükümet eskiteceği, halk hareketi ve toplumsal muhalefetin boyutları tarafından belirlenecektir. Çünkü diğer hükümetlerin yıkılmasına neden olan sorunlar ortadan kalkmamış tersine daha da yoğunlaşmıştır. SYRIZA hükümetinin imzaladığı son Troyka anlaşması tam anlamıyla son hak kırıntılarının da ortadan kaldırılması anlamına geliyor. 900 sayfalık Troyka anlaşmasının el atmadığı bir şey yok. Gösteri ve toplanma hakkından, sendikal özgürlüklere kadar kazanılmış demokratik hak ve özgürlüklere bile el atmakta ve kısıtlamalar öngörmektedir.
BÜTÇEDE EĞİTİME YER YOK
Eğitim alanında ise tam bir yıkım söz konusu. Çok sayıda okul kapatıldı ve eğitime ayrılan bütçe yok denecek kadar az. Çok sayıdaki okulda öğretmen açığı bulunmakta ve öğrenci azlığı bahane edilerek bir çok bölgede ilk ve orta okullar kapatılıyor. Okulu bitiren öğrenciler direk olarak işsizler ordusunun bir parçası oluyor. Daha önce kurs fiyatları KDV’ siz iken şimdi KDV oranı yüzde 23 olarak belirlendi. Okul araç ve gereçleri de aynı kategoriye alınarak işçi emekçi ailelerine yeni yükler bindirildi. Seçimlere katılım oranının gençlik içinde düşük olması ve faşist Altın Şafak Partisi’nin işsizler içinde en yüksek oyu almasının nedenlerinden biri de tam olarak budur.
TROYKA’YA EN BÜYÜK TEPKİ GENÇLİKTEN
SYRIZA’ nın üçüncü Troyka anlaşmasını imzalamasına en büyük tepkinin gençlikten geldiğini de ayrıca belirtmek gerekir. SYRIZA’nın gençlik örgütü anlaşmaya karşı çıkmış ve seçim sürecinde çok sayıda genç SYRIZA’dan ayrıldıklarını açıklamıştı.
SYRIZA gençlik örgütleri Troyka karşıtı her eylem içinde yer almaktadır. Kısacası SYRIZA hükümeti başta olmak üzere hiçbir Troyka hükümetinin gençliğe vaat ettiği ve vereceği bir şey yoktur. İş ve eğitim talebi dünden daha fazla gençlik kitlelerinin temel talebi durumunda.
BİZİM TEK BİR BORCUMUZ VAR...
Yoksul emekçi ailelerin çocuklarına eğitim kapıları kapatılıyor ve gelecekleri karanlığa mahkum ediliyor. Kapitalist sistem ve sermaye politikaları gençliğe mutlu ve insanca bir yaşam değil yüz yıl öncesinin sömürü ve baskılarını dayatıyor. Karartılan bir gelecek, gasp edilen haklar, kelepçe vurulan rüyalar gençliğin kaderi olamaz. Kapitalizmin krizini daha doğmamış çocukların üzerine yıkan, gençliğe gelecek yerine borç ve sömürüler yükleyerek geleceklerini ipotek altına alan bir sisteme karşı çıkmak ve onu ortadan kaldırmak... Varsa bir borç o da bu sistemi ortadan kaldırma borcudur...


SERMAYENİN HEDEFİNDE GENÇLİK VAR
 

İşçi ve emekçiler başta olmak üzere ezilen tüm sınıf ve toplumsal tabakaların karşı karşıya kaldığı baskı ve sömürü politikalarının en çok etkilediği kesimlerin başında kuşkusuz gençlik geliyor. İşçi gençlik saldırıların tümünün hedefi halinde. Yapılan tüm araştırmalar yoksulluğun son iki yılda ikiye katlandığını gösteriyor. 2009 yılında çalışan nüfus içindeki yoksulluk yüzde6.7 iken 2014 rakamları yüzde40 gibi bir orana işaret ediyor. Bu oran yarım gün çalışan ve esnek çalışanlar içinde ise yüzde60 lara dayanmış durumda. Bir çok iş kolunda önceki yıllarda sözleşme imzalayarak çalışan işçilerin sayısı toplam çalışanların yüzde65 ine denk geliyordu, 2014 yılındaki oranlar ise sadece yüzde14. Yani çalışanların ezici çoğunluğu sözleşmesiz olarak, hiçbir güvence olmadan çalışıyor. İnşaat, temizlik, büro elemanları ve diğer hizmet sektörlerinde bu oranın daha yüksek olduğu biliniyor.
Bu sektörlerin en önemli özelliklerinden biri ise genellikle genç işçilerin çalışıyor olması.
18 -35 yaş grubu arasındaki işsizlik oranının yüzde60 lara vardığı bu oranın bölgelere göre yüzde70 leri bulduğu resmi rakamların verdiği bir bilgi. Yeni işe giren bir genç 490 olan net asgari ücret yerine 430 avro alıyor.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var.

Bugün günlük milyonlarca lira değerinde elektrik üretimi yapan termik santralin yıllık 120 milyon dolar, 2060 yılına kadar 4.2 milyar dolar kâr elde edebileceği kaydedildi.

TPAO, BOTAŞ, ETİ Maden, EÜAŞ hedefte

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et