30 Eylül 2015 12:35

Tarafımız belli: barış!

3 yıldır süren çatışmasızlık ortamını kendi iktidar hırsları uğruna feda ettiler. Onlarca genci, çocuğu geleceksizliğesürüklemekten çekinmediler.

Paylaş

Hazan İLİK
Şiar ARGIN
Yıldız Teknik Üniversitesi

Geçtiğimiz günlerde Türkiye Öğrenci Konseyi artan çatışmalı ortamı değerlendiren bir açıklama yaptı. Tüm öğrenci konseylerinin en alttan başlayarak bir araya gelmesiyle oluşan bu kurumun varoluş amacı öğrenci temsiliyeti olmalı elbette.”Terörü lanetleme” niteliğindeki bu açıklamayı biz de öğrencilerle değerlendirelim dedik. Atakan ve Fatih ile aynı üniversitede okuyoruz, ikisi de makine fakültesindeler. Atakan’ın yanına gidip bu konu hakkındaki fikrini soruyoruz. “Benim adıma yapılmış bir açıklama olarak görmüyorum. Böyle bir savaş ortamını başlatanın asıl kim olduğunu söylemeyen, işlevsiz bir açıklama. Barış ortamı yerine savaşı ve milliyetçiliği tetikliyor.” Şeklinde cevap veriyor. Yani bu kurumun onu temsil etmediğini dile getiriyor. Bu konu hakkında onun fikirlerini öğrenmek isteyip soruyoruz.“Gerçek suçlu elbette ki AKP, öte yandan ben bireysel infaz eylemlerini de desteklemiyorum. Bu tür eylemlerin diğer üniversite öğrencilerinde de tepki uyandırdığını düşünüyorum.” diyor. Son olarak da AKP’nin kendi çıkarları uğruna başlatığı bu oyun artık öğrenciler arasında tutmadığını, ülkede yaşayan tüm insanların hayatını, geleceğini hiçe sayan bu savaş politikalarına karşı çevresindeki tüm üniversite gençliğini barıştan taraf olmaya çağırıyor. Yanından ayrılıp fikrini sormak üzere diğer arkadaşımız Fatih’in yanına gidiyoruz. O da Atakan gibi  TÖK’ün gerçekten öğrencilerin görüşlerini yansıttığını düşünmüyor. “Daha çok AKP’nin görüşlerini yansıtıyor. Zaten ben böyle bir konsey olduğunu bile bu ropörtajı yaparken sizden öğreniyorum. Daha adını bile bilmediğimiz bir kurum nasıl öğrencileri temsil ediyor olabilir? Biz gençler gelecek kaygısıyla TÖK’ün aksine çatışmaların bitmesini istiyoruz. Çünkü bu ortam zaten halihazırda varolan gelecek kaygısını daha da arttırıyor.” diyor Fatih ve çatışma ortamı hakkındaki düşüncelerini de “Kendilerini 7 Haziran’dan beri hala hükümet yerine koyanların sadece söylemlerinden bile savaşı kimin başlattığı apaçık ortada. 3 yıldır süren çatışmasızlık ortamını kendi iktidar hırsları uğruna feda ettiler. Onlarca genci, çocuğu geleceksizliğe sürüklemekten çekinmediler. TÖK terörü lanetliyoruz diyor ama bana kalırsa asıl terör Cizre’de 10 gün süren sokağa çıkma yasağı ve bu sırada insanların katledilmesidir.” sözleriyle aktarıyor. Bu ortamın gençlerin hayatlarınıda oldukça etkilediğini söyleyen Fatih; ”Kendi üniversitemiz çevik kuvvet ve sivil polislerle dolu. Okula girerken çantalarımız aranıyor, potansiyel suçlu olarak görülüyoruz. Bu durumun değişmesi için öncelikle AKP yetkilileri söylemlerini değiştirmeli, iki taraf da ateşkes ilan etmeli ve çözüm masasına oturulmalı. Biz gençler bu ülkenin geleceğiysek bu tür kutuplaştırıcı söylemleri değil barışın sesini yükseltmeyi tercih etmeliyiz.” diyerek bitiriyor sözlerini.

ÖNCEKİ HABER

Hacettepe'de '1 Kasım' arası

SONRAKİ HABER

Gençlik mücadelesi ve 'ben yaptım oldu' anlayışı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa