Saçım başımda kalsın
Kışa girerken evin her yerinden saçlarınızı mı topluyorsunuz siz de benim gibi! Bütün saçınız fırçada kalıverecek diye saçınızı bile taramıyorsunuz di mi, hadi doğru söyleyin...

Dr. Demet DİNER
Kışa girerken evin her yerinden saçlarınızı mı topluyorsunuz siz de benim gibi! Bütün saçınız fırçada kalıverecek diye saçınızı bile taramıyorsunuz di mi, hadi doğru söyleyin... Banyo giderlerinde, halı kenarlarında, fayanslarda oluk oluk saç görünce saçtan daha çok temizliği dert edinenlerdenseniz orada bi durun sevgili kadınlar. Dert etmeniz gereken daha önemli bir şey var: Sağlığınız!
Cansız saçlar, saç tellerinin incelmesi ve saç dökülmesi her üç kadından birinin hayat boyunca muzdarip olduğu temel bir sorun. Kadınlarda genetik nedenler dışında saç dökülmesine neden olan faktörler de çok: Hormon dengesizlikleri, doğum sonrası süreç, yüksek ateş ve ağır enfeksiyonlar, tiroid hastalığı, demir eksikliği, dengesiz beslenme ve stres, bazı hastalık tedavileri sırasında kullanılan ilaçlar, büyük cerrahi girişimler ve kronik hastalıklar, saç koparma hastalığı (trikotilomani), saçkıran bunlardan bazıları.
Bir de saçımıza bakım yapacağız diye yaptığımız yanlışlar var ki, bu ayrı bir yazı konusu. Sözüm söz, bunu da yazacağım size. Ne dersiniz, gelecek ayın konusu da bu olsun mu?
SAÇINIZI DA SAĞLIĞINIZI DA KAYBETMEYİN
· Kadınlarda saç dökülmesinin nedenleri arasında en öne çıkan sorun demir eksikliği yani kansızlık. Adet düzensizleşmesi ve fazla kan kaybı, üstüne bir de demir ağırlıklı beslenemiyorsanız saçlar tehlikede demektir. Halsizlik, baş dönmesi, yorgunluk hissi gibi belirtilerin yanı sıra saç kökleri de yeteri miktarda kanla beslenemediği için saçlarınız dökülür. Eğer bu belirtiler varsa geciktirmeden bir hastaneye gidip kan sayımı yaptırmanızda fayda var.
· Bir de kontrolsüz diyet, televizyonda her uzmanın diyenin lafına kanıp vücut tipinize hiç de uygun olmayan kilo verme programları uygulamak da saçınıza mal olabilir. Mazaallah sadece saçınızı değil, sağlığınızı da kaybetmeniz söz konusu olabilir.
· Kadınlarda görülen saç dökülmesinin nedenlerinden biri de hormonal değişimler. Özellikle gebelik döneminde geçici dökülmeler görülür. Doğum sonrası düzene giren hormonlarla birlikte sorun genelde kendiliğinden aşılır.
Eğer saçlarınız belirli bölgelerde seyreliyorsa dikkat! Özellikle tepede, tıpkı erkeklerde olduğu gibi saçlarınız seyrelmişse, bu hormonal bir bozukluğun işareti olabilir. Bununla beraber adetiniz düzensizleşmiş, kıllanma artışı olmuşsa hormonal bozukluktan şüphelenilebilir.
MEVSİM DEĞİŞİR, SAÇLAR DÖKÜLÜR... PEKİ NEDEN?
Saçların da büyüme dönemleri vardır. Her saçın kökünden çıktığı andan itibaren büyüme başlar. Bu büyüme süresi yılları bulur. Ancak birkaç yıl sonra bu evre durur ve dinlenme evresine geçerler. Saçlar dinlenme evresinde büyümezler. Bu evre yaklaşık 2-3 ay kadardır. Bu dinlenme evresini tamamlayan saç kökleri artık dökülmeye başlar. Saçlar dinlenme evresinden sonraki her 3 ayda bir dökülür ve bu dönem genellikle mevsim geçişlerine denk gelir. Mevsimsel dökülme genellikle bir haftadan fazla sürmez, günde belli aralıklarla değil, elinizi saçınıza her attığınızda dökülür. Yeni gelen saçlar çok daha sağlıklıdır. Günde 100 tel saçın dökülmesi de normal olarak kabul edilir. Hatta bahar aylarında dökülme oranı 100-200 tel arasıdır. Ancak günler geçiyor, dökülen saçlarınızın yerine yenisi gelmiyor, aksine dökülmeler devam ediyorsa bir sorun var demektir. Aşırı miktarda saç dökülmesinin görüldüğü durumlarda öncelikle bir dermatoloji uzmanına başvurun.
SAÇKIRANA ÇÖZÜM: KAFAYA TAKMA!
Eğer kafanızda madeni para büyüklüğünde bir alanda, akşam saçlı yatıp, sabah saçsız kalkma diye tanımlanacak biçimde aniden dökülme olmuşsa, dikkat! Halk arasında saçkıran olarak bilinen bu durumun nedeni tam olarak tespit edilemese de biliyoruz ki kadınların hayatından eksik olmayan aşırı stres, moral çöküntüsü ve ani üzüntü kendini böyle de gösteriveriyor. Ama korkmayın, saçkıran kafanızda ilelebet kalmaz. Nedenler ortadan kalkınca saçlar da çıkar. Yalnız 1 yılı bulabilir. Kafanıza sirke, sarımsak vs sürmenizin bilimsel bir dayanağı yok. Ama biliyoruz ki sarımsağın aslında kan akışını hızlandıran etkisi var. Kafanıza ha bire dert ekmektense sarımsak ekmek iyidir deyip geçelim.
Ailesinde saçkıran sorunu olan insanlar ilk başlarda “Acaba bulaşıcı mıdır” diye endişeye kapılır. Korkmayın, saçkıran bulaşıcı değildir. Sadece kişinin bağışıklık sistemi ile alakalı olup, eşine bile bulaşmaz.
Bir de halk arasında “berber kaşıntısı” olarak adlandırılan kıl kökü iltihabı vardır. O da saçları döker. Bu rahatsızlık çok şiddetli boyutlarda olduğunda kalıcı olarak dökülmeye yol açabilir, saçlar bir daha çıkmayabilir. Kıl kökü iltihabı tedavisi antibiyotikle yapılır. Ona da doktor karar verir.
ŞAMPUAN SAÇ DÖKÜLMESİNİ ÖNLER Mİ?
Piyasada binbir çeşit şampuan var, “saç dökülmesine kesin çözüm” diye pahalı pahalı satılan. Genetik saç dökülmesi saç kökü ile alakalı olduğundan şampuanın markası, içeriği ne olursa olsun saç dökülmesini önleyici etkisi yok. İki dakikalık yıkama işlemi ile saç köklerinde mucizevi ne olacağını bekliyoruz ki? Sabun, şampuan vs ürünlerin medikal olmamaları nedeniyle sadece temizleyici vazifesi gördüğünü unutup üç kuruş parayı da oraya harcamamakta fayda var. Şampuanın saçsızlığa değil, saçı düzenlemeye faydası var. Bazı şampuanlar çevresel faktörlerin hasarını engelleyebilir. Kozmetik anlamda saça daha kaliteli görüntü verir. Saçlı deride, kepek dahil, birçok tahrişi engeller ama saç köküne ulaşmaz ve saç dökülmesini engellemez.
Bazı hastalarım da soruyor, “Saçımı kazıtsam faydası olur mu?” diye. Eğer hayatınızda bir değişiklik istiyorsanız, görüntünüzdeki bu radikal değişiklik size iyi gelecekse neden olmasın diyorum. Ama ustura ile saçları kazıttığınızda bu, saç derisinde biriken mantara kısmen etki eden bir hareket olur, kepek sorununuz varsa süper çözümdür, sonra oluk oluk saç çıkmasını beklemeyin.
Evrensel'i Takip Et