10 Ekim 2015 06:09

10 Ekim Katliamı: 103 kişi hayatını kaybetti

Ankara'da barış mitingine IŞİD, iki canlı bombayla saldırdı. Saldırıda 103 kişi hayatını kaybetti.

Paylaş

Ankara’daki Emek Barış Demokrasi mitingine katılmak için Tren Garında başlayan yürüyüşte peş peşe iki canlı bomba saldırısı gerçekleştirildi. Saldırıda 103 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce kişi yaralandı. Saldırı sonrası polisin yaralılara yardım etmek isteyenlere biber gazıyla saldırması büyük tepki yarattı.

KESK, DİSK, TMMOB ve TTB'nin “Savaşa inat, barış hemen şimdi”, “Acil barış, acil demokrasi“ şiarıyla düzenlediği Emek, Barış, Demokrasi mitingi öncesinde yapılacak yürüyüş için binlerce emekçi sabah saatlerinde Ankara Tren Garı önünde toplandı. Yürüyüş henüz başlamadan gar önünde, kitlenin en kalabalık olduğu noktada birkaç saniye içinde iki patlama yaşandı.

Patlama saat 10.05'te gerçekleşti. Tren garının önündeki kavşakta yaşanan patlamanın ilki HDP’nin, ikincisi de EMEP ve SGDF’nin de aralarında bulunduğu kortejlerin olduğu yerde gerçekleşti. Caddenin her tarafı kan gölüne dönerken, insanların uzuvları, vücudundan kopan parçalar etrafa saçıldı. Olay yerindeki görüntüler patlamanın bilye ve metal parçalarıyla güçlendirilmiş bir bombayla yaşandığına işaret etti.

103 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

Türk Tabipler Birliği (TTB), Ankara'da yapılması planlanan 'Emek, Barış ve Demokrasi' mitingi öncesinde yaşanan patlamada hayatını kaybedenlerin sayısının 97 olduğunu belirtti. TTB, yaralı sayısının ise 400 civarında olduğunu açıkladı.

Ölü sayısı 25 Haziran 2017'de Mustafa Budak'ın, 22 Aralık 2017'de Ağa Bayar'ın hayatını kaybetmesiyle 103'e çıktı.

HAYATINI KAYBEDENLERİN İSİMLERİ

Abdülkadir Uyan, Metin Kürklü, Gökhan Akman, Orhan Işıktaş, Gülhan Karlı Elmascan, Yılmaz Elmascan, Nevzat Sayan, Bilgen Parlak, Hacı Kıvrak, Rıdvan Akgül, Rıdvan Akgül, Hacı Mehmet Şah Esin, Gökmen Dalmaç, Elif Kanlıoğlu, Hakan Dursun Akalın, Ercan Adsız, Ayşe Deniz, Berna Koç, Fatma Esen, Gülbahar Aydeniz, Eren Akın, Canberk Bakış, Tayfun Benol, Nizamettin Bağcı, Kasım Otur, Başak Sidar Çevik, Nilgün Çevik, Resul Yanar, Mehmet Ali Kılıç, Tekin Arslan, Sezen Vurmaz, Dilaver Karharman,  Onur Tan, Umut Tan, Sarıgül Tüylü, Dilan Sarıkaya, Ali Kitapçı, İsmail Kızılçay, Muhammet Demir, Korkmaz Tedik, Veysel Atılgan, İbrahim Atılgan, Emine Ercan, Kübra Meltem Mollaoğlu, Meryem Bulut, Seyhan Yaylagül, Ebru Mavi, Ali Deniz Uzatmaz, Ziya Saygın, Vahdettin Özgan, Cemal Avşar, Ahmet Katurlu, Selim Örs, Azize Onat, Dicle Deli, Güney Doğan, Binali Korkmaz, Mehmet Zakir Karabulut, Leyla Çiçek, Metin Peşman, Mesut Mak, Adil Gür, Gökhan Gökbönü, Şebnem Yurtman, Osman Turan Bozacı, İdil Güneyi, Abdullah Erol, Mehmet Hayta, Özver Gökhan Arpaçay, Şirin Kılıçalp, Uygar Coşgun, Ahmed Alkhadi, Nurullah Erdoğan, Gözde Arslan, Aycan Kaya, Yunus Delice, Sevgi Öztekin, Mehmet Tevfik Dalgıç, Sevim Şinik, Emin Aydemir, Fatma Karabulut, Ramazan Tunç, Erol Ekici, Feyyat Deniz, Necla Duran, Osman Ervasa, Ramazan Çalışkan, Vedat Erkan, Abdülbari Şenci, Niyazi Büyüksütçü, Gazi Güray, Sabri Elmas, Erhan Avcı, Ümit Seylan, Serdar Ben, Nevzat Özbilgi, Hasan Baykara, Fatma Batur, Bedriye Batur, Ata Önder Atabay, Mustafa Budak, Ağa Bayar.

EMEP: 16 ÜYEMİZİ YİTİRDİK

Emek Partisi saldırı sonucu, 16 üye ve yöneticisinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Saldırıda yitirilen EMEP GYK Üyesi Korkmaz Tedik'in babası Erdoğan Tedik oğlunu teşhis ettikten sonra, "'Anne, baba mitinge muhakkak gelmelisiniz. Barışa gideceğiz' demişti. Katil faşistler oğullarımızı katlettiler. Bu savaş ortamında bunu yapacakları belliydi. Korkmaz'ım gitti. Oğlum mücadeleciydi. Onun gibi mücadeleci birini kaybetmek en acısı" diye konuştu.

EMEP: Faşist terör ve provokasyonlara karşı mücadeleyi yükseltelim

BOMBADAN SONRA POLİS SALDIRDI

Sendika ve meslek örgütlerinin çabasıyla patlama sonrası büyük bir panik yaşanmadı. Anonsların yardımıyla TTB ve SES üyesi sağlık emekçileri ve hekimler yaralılara hızla müdahale etti.  İnsanlar yaralıların taşınması için büyük bir çaba gösterdi. Yaralılar ambulanslara pankartlarla taşındı. Yaralılar çevre hastanelere götürüldü. Çok sayıda kişi hastanelere kan vermeye akın etti. Saldırı sonrası Numune Hastanesi'nin önünde toplananlar "Katil Erdoğan" sloganları attı.

Patlamanın ardından olay yerine ambulanslardan önce çevik kuvvet ekipleri geldi. Yaşanan gerginlikte polisler yaralı ve ölülerin olduğu yerde kitleye gaz bombaları ve tazyikli su ile saldırdılar. Birçok ölü ve yaralının olduğu patlama sonrası polisin trafik polisi araçlarını alana giriş noktalarını tıkayacak şekilde çekmesi tepkilere neden olurken, polisler araçları terk ederek kaçtı. Bir süre alana girmekte zorlanan ambulanslar vatandaşlar tarafından polis araçlarının çekilmesiyle girebildi. Yine alana girerek tur atan çevik kuvvet polisleri de özellikle yaralıların taşınmasını engelleyen provokatif bir tutum takındı. Bu durum da tepkilere neden oldu.

AMBULANSLARA ENGEL

HDP ve CHP milletvekilleri polislerin alandan çıkarılmasını sağlarken, bu kez yine alana girmeye çalışan ambulansların polislerce alana bir süre sokulmadığı görüldü. İnsanlar öfkeyle polis araçlarına ve polislere saldırdı. Yaralılar ambulanslar dışında özel araçlarla da hastaneye taşındı. Akrep tipi zırhlı araçların da patlama yerinde dolaşması kitlenin öfkesine neden oldu. Patlamanın ardından miting tertip komitesi tarafından yapılan anonslarla mitingin iptal edildiği ve olası bir patlama olma riskine karşın insanların alanı terk etmesi istendi. Türk Tabipleri Birliği, SES ve çeşitli sağlık ve insan hakları örgütlerinden olay yerinden bir komite oluşturularak alanda durum tespiti yapılırken, yaralı ve yaşamını yitirenlere acil müdahalede bulunuldu. TTB üyesi adli tıp uzmanı hekimler de polisin kordon altına almadığı alanlarda delil ve naaş parçaları toplayıp polislere ilettiler.

İKİNCİ PROVOKASYON

Saldırı yerinin boşaltılmasının ardından çevrede bekleyen vatandaşlara birkaç kişilik bir grup tarafından sözle sataşıldı. Bu duruma tepki gösterenlerle polis arasında tartışma yaşandı. Polisler sataşan kişilerin asker olduğunu söyleyerek gözaltına almadı. Bunun üzerine arbede çıktı. Polis asker olduğunu iddia ettiği kişileri uzaklaştırırken, iki polis havaya ateş açtı.

ACI ACI ÇALAN TELEFONLAR

Adli Tıp Kurumu'nda cenazelerle ilgilenen TTB üyesi hekimler, “Adli Tıp'ta çalan yüzlerce cep telefonu vardı. Aileleri belki haber alırım diye aramıştı, ama hiçbirine yanıt verilmedi. Çok acı" dedi. Hekimler, telefonların hem cenazelerin üzerinde hem de patlama sırasında kaçarken düşürülen telefonlar olduğunu ifade etti. 

Yaşamını yitirenler arasında bulunan Hacı Kıvrak'ın garda çalıştığı ve mesai çıkışında alandan geçerken yaşamını yitirdiği öğrenildi. (Ankara/EVRENSEL)

PATLAMA ANI:

ÖNCEKİ HABER

Gazeteci Bülent Keneş tutuklandı

SONRAKİ HABER

Sedat Peker'den Erdoğan'a destek mitingi: Oluk oluk kanlarını akıtacağız

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa