Özgecan Aslan Kitaplığı’nda bir kitap da senden olsun
Bu yılın başlarındaydı, şubattı… Dayanışma, bir araya gelme, sesimizi çoğaltma ihtiyacını ve bunun için bir kadın derneği kurma fikrini konuştuğumuzda…

Filiz TALİ
Panayır Kadın Dayanışma Derneği Başkanı
Bu yılın başlarındaydı, şubattı… Dayanışma, bir araya gelme, sesimizi çoğaltma ihtiyacını ve bunun için bir kadın derneği kurma fikrini konuştuğumuzda… Bu tartışmaya her gün yeni kadınlar katılmaya başlamıştı; giderek çoğalıyorduk. Hayatımızın her alanında, her anında karşılaştığımız şiddet canımızı en çok yakan konulardan biriydi. Daha biz “Buna karşı bir şeyler yapmalıyız” diye konuşurken hepimizi isyan ettiren bir kadın cinayetinin daha haberini almıştık. Evet, Özgecan Aslan cinayetinden söz ediyorum.
Kadınlar olarak buna sessiz kalamazdık, ortak bir şeyler yapmak gerekiyordu. Bursa’nın Panayır Mahallesi’nde, dernek çalışmasını yürüten kadınlar olarak, tüm kadınlara bu cinayeti protesto etme çağrısı yaptık. Bu mahallemizde yaptığımız ilk eylemdi. Akşam toplanma yerine gitmiştik, bir yandan da acaba kimse gelecek mi, kalabalık olacak mı diye endişeleniyorduk. Kara ve soğuğa rağmen bir anda evlerinden çıkıp gelen 300 kadın toplanmıştı. Mahallede sloganlarla yürüdük, bu da mahallemiz için bir ilkti.
SUSMADIK, SUSMAYACAĞIZ!
Bu eylem derneğimizin kurulmasını hızlandırdı. Artık bir araya gelen yüzlerce kadın olmuştuk, bu güçle her şeyi yapabiliriz diye düşündük. Özgecan Aslan cinayeti biz kadınları hızla bir araya getirmişti. Çok kısa sürede derneğimizin kuruluşunu tamamlayarak faaliyete geçirdik.
Ama kadın cinayetleri durmak bilmiyor. Müzisyen Değer Deniz, İstanbul’da evinde uyurken sabaha karşı eve tırmanarak giren bir erkek tarafından tecavüze uğradı ve öldürüldü. Dilek Doğan evlerini aramak isteyen polise ayağınıza galoş giyin dediği için vurularak katledildi. Bolu’da üniversite öğrencisi Dilay Gül kendisine arkadaşlık teklif eden kişinin teklifini kabul etmediği için bıçaklanarak öldürüldü. On bir yıl önce boşanmış olduğu eski eşini kızının gözleri önünde bıçaklayarak katleden eski koca kameralara pişkince sırıtarak “Namus davası” dedi. Her ay onlarca kız kardeşimiz öldürülmeye devam ediyor. Devletin yargısı yasası, kadını sadece bir cinsel obje olarak gören, bu gerici zihniyette olanların kadına bakış açısı hep aynı. Bir futbol takımının başkanı çıkıyor, “Kadın gibi yüz yıl yaşayacağıma adam gibi bir gün yaşarım” diyor.
Biz kadınlar erkek adalet sisteminize, kadın katliamlarına, tecavüz ve şiddete, iyi hal indirimlerinize karşı susmadık, susmayacağız. Artık düne göre daha güçlü, daha örgütlüyüz. Erkeklerin bize layık gördüğü değil, kadının bütün haklarıyla kabul edileceği gerçek adalet sağlanana kadar, kadın katliamları son bulana kadar mücadelemiz devam edecek.
UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ!
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü yaklaşırken, Panayır Kadın Dayanışma Derneği olarak bugüne kadar kadın cinayetlerinde kaybettiğimiz kız kardeşlerimiz anısına derneğimizde bir Özgecan Aslan Kitaplığı kurma kararı aldık. Amacımız “Kadın katliamları son bulsun” şiarıyla başlattığımız bu çalışma ile bir yandan daha fazla kadına ulaşmak, bir yandan da kitapların aydınlığını kadınlarla buluşturmak ve belki de en önemlisi Özgecan’ın adıyla simgelenen tüm kız kardeşlerimizin anısını yaşatmak.
Özgecan Aslan Kitaplığımızı duyurmak için “Kadınlar Yaşamdan Yana Barışta Israrcıyız” başlıklı bir broşür çıkarttık. Kadın katliamları ve savaş son bulsun Özgecan Aslan Kitaplığı’na senin de bir katkın olsun içerikli broşürlerimizi mahallede dağıttığımızda yoğun ilgi görüyor. Kitaplığımız için yürüttüğümüz bu çalışma, açılışını yapacağımız Özgecan Aslan’ın katledildiği gün olan 11 Şubat’a kadar bir dizi etkinlik ve eylemlerle devam edecek.
Buradan dergimiz aracılığı ile tüm kadınlara bir çağrımız var; derneğimizde yaşatacağımız Özgecan Aslan Kitaplığı’na bir kitapla sizin de katkınız olsun.
Evrensel'i Takip Et