Seçim ötesi barış, seçim sonrası barış

Barışa yürüdükleri yolda hunharca katledilen barışın insanları, gençleri, çocukları... Barışın çocuklarının, barışın insanlarının fotoğraflarına bakın. Bu insanların yüzlerinde kötülüğün bir zerresi var mıdır? Yüzlerinde barışın güler yüzlülüğü vardır. Onları tanımasanız da içinizde onlara karşı hayranlık uyanmadı mı? İçiniz cız etmedi mi? 
Savaşın kazananı, barışın kaybedeni olmaz. Bu uğurda Suruç’ta, Kobanê’de ve Ankara’da kaybettiğimiz canlarımız sadece bedenlerini kaybetmiş oldular. Kazandıkları ise benim için barıştı. Çünkü onlar barışın insanları, barışın çocuklarıydılar. 7 Haziran seçimlerinde halkın belirlediği oylarla seçilen partiler halkın iradesinin sonucu idi. Halk seçimini yapmış, gerekli uyarılarda bulunmuş, partileri yükseltmiş ve cezalandırmıştı. Misket oyununda yenilen çocuk gibi olan iktidar, bu seçimi saymamış kinci bir seçim için toplumu yeniden 1 Kasım seçimlerine maruz bırakmıştı. 7 Haziran seçimlerinden sonra iktidarın her türlü özgürlükleri kısıtlamadaki faşizan baskıları toplumun her tabakasında basın medya eğitim sendikacılar öğrenciler kadınlar düşüncelerinden dolayı baskı ve tutuklamalara sindirilmeye çalışıldı. 
Doğu ve güneydoğuya yönelik baskı politikaları günlerce insanların en tabii ihtiyaçlarını karşılamaları engellendi. Onlarca insan yargısız infaz edildi. Masum ve mazlum insanlar bedel ödediler. Seçim sonuçları açıklandığında AKP iktidar oldu, jet hızıyla seçim sonuçları bireylerde anket şirketlerinde bile şaşkınlık yarattı. AKP’yi iktidara taşıyan neydi? Evet korkuydu. AKP devletin tüm imkanlarını kullanarak adaletsiz bir seçim yürütmenin kazanımındaydı ve bu kazanımda kardeş parti MHP’nin rolü büyüktü. 
Din ve milliyetçiliği kullanarak seçimde bu kesimin oylarını aldı. Diğer yandan seçimdeki adaletsizlikler sosyal medyada ve pek çok yerde görüldü. Geceden oy kullanan iller, evlerinde sandık kuranların görüntüleri ve Göztepe’de okulda Suriyelilere kullandırılan oylar... İnsanların iradesi bu muydu? HDP’yi yargılamadan önce nedenlerini sorgulamak gerekir. HDP açısından bu, yenilgi değildir çünkü seçim öncesi yaşanılan insanlara yönelik saldırılar sonucu halkın can güvenliğini tehlikeye atmamak için mitingler yapılmadı. Silahların gölgesinde yapılan bir seçim dünyada eşi benzeri olmayan bir adaletsizliğin sonucuyla ezilen halklar baskılara rağmen onurlarını korumuşlardır. 
Her patlamadan sonra oylarımız arttı diyenler, kazanmalarından sonra “şehit cenazesi gelmeyecek” açıklaması yaptılar. Toplumu kutuplaştırma, kardeş kavgalarına meydan vermemek için halklar bir arada olmalıyız! Bizler Alevi, Sunni, Ermeni, Çerkez tüm halklar olarak herkesi severek kucaklayan bir kesimin bireyleriyiz. Ülkemizi, halkımızı ve tüm evrensel düşünce ve duyguları besleyen biziz, bizleriz, kadınız, erkeğiz, yaşlıyız, genciz, umuduz, barışız, özgürlüğüz, kardeşiz... 
Biz kadınlar, bireysel olarak barışın çocuklarına olan sözümüzü tutarak barış mücadelesine devam edeceğiz. Barışı anlatan en güzel sözlerle yolumuza devam... Dostluklar kurulsun, insanlar gülsün, yok olsun savaşlar, insan ölmesin.  Barış güvercinini tüm halkımıza ve dünyaya uçurtmak için haydi birlik zamanı...
Elif KAYGUSUZ / Küçükçekmece - İSTANBUL