5 Aralık 2015 10:38

Biz ümidi hiç kesmedik

Sen gittikten sonra ilk defa sensiz işçi eylemine gitmiştim. Arabaya bindim, baktım yanımdaki yerin boş ve o anda neler hissettiğimi anlatmam çok zor. “Yoldaşımın yarım bıraktığı yerden devam etmeliyim” dedim. ..

Biz ümidi hiç kesmedik

Sevgili Yoldaşım Hatice’ye;

Sen gittikten sonra ilk defa sensiz işçi eylemine gitmiştim. Arabaya bindim, baktım yanımdaki yerin boş ve o anda neler hissettiğimi anlatmam çok zor. “Yoldaşımın yarım bıraktığı yerden devam etmeliyim” dedim. Ancak o zaman Haticem sevinecek, yerinde rahat uyuyacak... Ve Gülendam, Fatoş, Zehra yoldaşlarımla yola devam ettik.
Biliyor musun yoldaş, metrobüse zam yaptılar. Bütün emekçiler, devrimciler, Avcılar’dan mitinge gidiyorlardı. Kimse zammı kabul etmedi. Anakent belediyesi de otobüslerin durmadan geçmesini emretti! O anda Gülendam yoldaşla rayların üzerine yattık. Otobüsleri durdurduk. Bütün emekçiler bindiler. Belki de bu iktidara oy verenlerdi en önde koşup otobüse binmeye çalışanlar. Sonuçta halkımızdır dedim, bir gün elbette neyin ne olduğunu anlayacaklar. 
Biliyor musun yoldaşım, 10 Ekim’de barış isteyen güzel insanlara saldırdılar. 102 canımızı kaybettik. Senden sonra Gezi Olayları oldu. İnsanlar bir oldu, sağ sol yoktu, bütün halk vardı. Orada da çocuklarımızı öldürdüler. 
Kaybettiğimiz canlar çok, ama biz kazandık.
Bir de 7 haziran seçimleri var Haticem, bir olduk, barajı alt ettik. Hatırlarsın, biz 12 Eylül’de, 90’ların kirli savaşında da çok kayıp verdik. Ama hiç bir zaman ümidimizi kaybetmedik, etmeyeceğiz de. Ümidi kaybetmemenin ne kadar önemli olduğunu gördük o seçimlerde barajı yıkınca. 
Haticem hatırlıyor musun hastanede çalışırken biz, taşeron şirket 5 gün olan çalışma günümüzü 6 güne çıkarmak istemişti. Ve biz ikimiz, taşeronda çalışan bütün arkadaşları toplayarak kabul etmeyeceğiz demiştik. Bizi patrona ispiyonlamışlardı. Ve sabah işe gittiğimizde şirketin bizi çağırdığını öğrendik. Büroları öyle bir sapa yerdeydi ki, bizi öldürseler kimsenin ruhu duymazdı. Ama yiğit yoldaşım, biz hiç korkmamıştık, çünkü beraberdik, tuttuğumuz yolun doğru yol olduğunu biliyorduk. Şirket elemanlarına “10 yıldır sendika yöneticiliği yapıyorum, buradaki işçilerin hakkını savunmak bana düşüyor, yasal hakkımızı kullanmak en doğal hakkımızdır” dedin, “sendika avukatımızı aradık, şimdi geliyor” dedin de adamlar bizim kolay pabuç bırakmayacağımızı anlayıp kılımıza bile dokunamadılar. 
Bunlar sadece anı değil. Bunlar, bugün mücadele ederken gücümüzü aldığımız deneyimler. Senin bıraktığın yerden mücadelemize devam ediyoruz, edeceğiz Haticem. Sen hep bizimlesin yoldaşım, direncin mücadele azmin hep yolumuzu aydınlatıyor. Rahat uyu Haticem, bütün yıldızlar seninle olsun.

Yoldaşın Sultan/İstanbul

Evrensel'i Takip Et