Gökkuşağının renkleri hikayelerini yazar
TÜBİTAK, 'Yerlilik ve kültürel uyum' kriterine uymadığı için 'Gökkuşağının Tüm Renkleri' kitabının imha edilmesine hükmetti. Oysa ki kitap din, dil, ırk ve cinsiyet ayrımcılığına karşı kültürel çeşitliliğin güzelliğini anlatıyor çocuklara.
Ebru Nihan CELKAN*
“Gökkuşağında birçok renk vardır ve her bir renk diğerinden farklıdır. Her renk tek başına da eşsiz ve özeldir, ama yan yana geldiklerinde güzel, harika bir manzarayı, yani bir gökkuşağını oluştururlar. Tıpkı gökkuşağındaki renkler gibi insanların her biri de eşsizdir.”
Gökkuşağının Tüm Renkleri**
“Özgürlük Yazarları Günlüğü: Bir Öğretmen ve 150 Öğrenci Yazıyı Kullanarak Nasıl Değişti ve Çevrelerini Değiştirdi” Erin Gruwell adında bir öğretmenin gerçek yaşam tecrübesini öğrencileriyle birlikte kaleme aldığı bir kitap. Kitap “Özgürlük Yazarları” adıyla sinemaya da aktarıldı. “Risk altında ve hiçbir şey öğrenemez” olarak tanımlanan öğrencilerin öğretmeni olarak 1994’te California’da bir lisede göreve başlayan 23 yaşındaki Erin, bir gün sınıfta öğrencilerinden birinin büyük dudaklarıyla dalga geçen bir karikatür bulur ve ırkçılık hakkında öğrencileriyle konuşmaya başlar. Irkçı çetelerin kurbanı ya da mensubu olan farklı etnik kimliğe sahip öğrencilerin hayatı şiddet ve ayrımcılıkla sarmalanmıştır. Savaşta olduklarına inanan öğrenciler için tek mücadele hayatta kalmaya çalışmaktır. Erin müfredatta olmamasına rağmen kendi kaynaklarıyla öğrencilerine Anne Frank’ın Hatıra Defteri ve Zlata’nın Günlüğü kitaplarını alır ve okumalarını sağlar. Ayrıca her birine kendi günlüklerini tutmaları için cesaret verir. Günlükler öğrencilerin etnik kimlik farklılıklarına rağmen benzer “ırkçı, ayrımcı” tehditlere maruz kaldıklarını, kendi hikayeleri üzerinden fark ettikleri bir değişim yaşamalarını sağlar. Bu değişim asla bir araya gelmeyecek, birbiriyle kavgalı farklı etnik gruptan öğrencilerin aslında tek bir odak tarafından tehdit edildiklerini fark etmelerini sağlar. O tek odak ayrımcı dil, nefret söylemi ve tektipleştirme tutkusudur. “Risk içeren ve hiçbir şey öğrenemez” olarak tanımlanan öğrencilerin bir çoğu bu deneyimin gücüyle liseden mezun olmakla kalmaz, üniversiteye devam ederler. Erin Gruwell halen hoşgörü ve güçlenme merkezli eğitim çalışmalarına devam ediyor.
GÖKKUŞAĞI
“Yerlilik ve kültürel uyum”olarak belirlenen iki kritere uymadığı gerekçesiyle farklılıkların bir arada yaşayabileceğini gökkuşağı üzerinden anlatan Gökkuşağının Tüm Renkleri kitabının imha edilmek üzere TÜBİTAK tarafından toplatıldığını geçen hafta öğrendik. Kitabın içeriği incelediğinde genel olarak her bireyin saç, göz, ten rengi gibi fiziksel özelliklerinin, kıyafet, yemek gibi tercihlerinin, bayram gibi özel günlerinin birbirinden farklı olduğunun anlatıldığı, bu farklılıklara sahip her bireyin eşsizliğinin vurgulandığı, herkesin kendi rengini ortaya koyarak gökkuşağı gibi yan yana durduğunda ne kadar mucizevi bir güzellik sergilediğinin anlatıldığını görüyoruz.
Kültürel çeşitliliğin güzelliğini üç yaş ve üzeri çocuklara anlatmak üzere hazırlanmış Gökkuşağının Tüm Renkleri kitabı “Yeni Türkiye” şeklinde ifadesini bulan ancak oldukça eski tip “tek bayrak, tek vatan, tek devlet” mottosuyla hareket eden pespaye ve kokuşmuş ayrımcılığın, sıradan faşist düşünce biçiminin hedefi olmuş görünüyor.
Bu tehlikeli adımın en çarpıcı yanlarından biri TÜBİTAK’ın gökkuşağını “yerli” bulmaması ki bu tam bir absürd komediyle baş başa bırakıyor bizi. Kitapları yasaklayabilirsiniz ama çocukların gökkuşağı gibi mucizevi bir doğa olayını fark etmesini, kendi içlerindeki ve çevrelerindeki gökkuşağını keşfetmelerini engelleyemezsiniz.
HİKAYELERİMİZİ YAZALIM
Görünen o ki; gezegeni paylaşan canlıların çeşitliliğini bu çeşitliliğin göz kamaştıran güzelliğini algılayamayan bir tür zihinsel hastalık olarak gördüğüm faşizm yayılmaya devam edecek. Kitaplar yasaklanacak hatta yasaklanan kitapların yerini mevcudiyetini “tek” üzerine dayandıran kitaplar alacak. Özellikle çocukların ve gençlerin bu habis düşmanlık hastalığından uzaklaşması kendi renklerini ifade etmeleriyle mümkün kılınabilir. Hayatımızı idame ettirdiğimiz her alanda renklerin kendilerini ifade etmelerinin önemini yılmadan vurgulamak ve her rengin kendini ifade edebileceği alanlar açmak elimizde. Bir kalem ve bir kağıt insanı değiştirebilir, bir kalem ve bir kağıt dünyayı değiştirebilir. Her renk hikayesini yazmaya devam etmeli. Çocuklar, gençler nasılsa gökkuşağını görür. Onlara gördüklerini anlatmaları, yazmaları için cesaret verelim. Diğer taraftan bunu yaparken bizler de tekrar kendimizi sorgulamalıyız. Gökkuşağını görebiliyor muyuz? Yoksa bizi sürekli iki kutuplu olmaya iten ayrıştırıcı dile biz de saplanıyor muyuz? Belki biz de çocuklarla beraber yazar ve onların sayesinde gökkuşağının renklerini yeniden keşfedebiliriz.
TUBİTAK tarafından imha edilen çocuk kitabının son sözünde söylediği gibi yasaklara ve “tek” dayatmasına inat;
“Haydi, farklılıklarımızı kutlayalım!
Haydi, eşsiz oluşumuzun değerini bilelim!
Haydi, bir araya gelelim ve gökkuşağını oluşturalım!”
*Oyun Yazarı
**Yazar: Jennifer Moore-Mallinos | Çizer:Marta Fabrega