'Koalisyon Suriye ordusunu vurdu' iddiası
ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerine ait savaş uçakları, Suriye ordusunun Deyrizor’daki askeri kampını vurdu. Suriye Dışişleri Bakanlığı ABD öncülüğündeki koalisyona ait jetlerin askeri kampa saldırdığını açıkladı. Ancak koalisyon güçleri Suriye ordusuna ait üssü vurduklarını kabul etmiyor. Koalisyon Sözcüsü Steve Warren, operasyon düzenledikleri noktanın Deyrizor’un 55 km uzağında olduğunu savundu.
ABD hafta sonu da Suriye ve Irak üzerinden kara operasyonu düzenlemeye hazırlandığı IŞİD’in kontrolündeki Rakka’ya şiddetli hava saldırıları düzenlemiş, saldırılarda en az 32 IŞİD’linin öldüğü açıklanmıştı. Rakka ve Deyrizor arasında 141 kilometre bulunuyor.
ABD’DEN SURİYE ORDUSUNA İLK SALDIRI
AFP’nin haberine göre Esad karşıtı olarak bilinen Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Uluslararası Koalisyon’un Deyrizor’daki bir ordu kampını vurduğunu belirtti. Reuters ajansı da, açıklamanın doğrulanmasının, koalisyon güçlerinin ilk kez Suriye ordusunu vurduğu anlamına geleceğini yazdı.
SURİYE: SALDIRI EYLEMİ
Şam Hükümeti, olayı, ‘saldırı eylemi’ olarak niteledi. Suriye Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada ABD öncülüğündeki koalisyona ait 4 jetin pazar günü Suriye ordusuna ait kampa 9 füze attığını 3 asker öldüğünü 13 askerin yaralandığını söyledi. Olayı ‘alenen saldırganlık’ olarak niteleyen ve BM Sözleşmesi’nin ihlal edildiğini vurgulayan yetkililer, ABD’nin IŞİD’le mücadeledeki samimiyetsizliğini gözler önüne serildiğini belirtti. Ayrıca BM Genel Sekreterliği ve BM Güvenlik Konseyine (BMGK) koalisyonun şikayet edildiği 2 mektup gönderildi.
Suriye hükümetinden bir kaynak, RİA Novosti’ye verdiği demeçte olayı doğrulayarak “Hava saldırısı Deyrizor’da Suriye ordusuna ait ve mühimmatın olduğu kampı vurdu. Elimizdeki bilgilere göre, 4 asker öldü, 16 asker de yaralandı. 2 tank da hasar gördü. ABD öncülüğündeki koalisyonun işi.” açıklaması yaptı.
ABD YALANLADI
Öte yandan ABD, Suriye ordusuna ait kampı vurduğunu yalanladı. Koalisyon Sözcüsü Steve Warren, “Haberleri gördük, ama dün Deyrizor’un söz konusu kısmında hiç operasyon düzenlemedik” dedi. Warren, bölgede vurdukları tek yerin askerlerin öldürüldüğü söylenen noktanın 55 km uzağında olduğunu belirtti.
‘ESAD’LA İŞBİRLİĞİ MÜMKÜN’ DEMİŞLERDİ
ABD Dışişleri Başkanı John Kerry, geçtiğimiz hafta Yunanistan’a yaptığı ziyaret sırasında Suriye’deki gelişmelerle ilgili konuşmuş, “IŞİD’e karşı mücadelede Beşar Esad’la işbirliği yapılabilir” demişti. Suriye ordusuna yönelik saldırının bu açıklamadan sadece birkaç gün sonra gelmesi dikkat çekiyor. (DIŞ HABERLER)
‘PLANLAR EFRÎN-KOBANÊ HATTI ÜZERİNE’
YPG Efrîn Komutanlığı Sözcüsü Fırat Xelil, son dönemlerde IŞİD, Nusra ve Ahrar-u Şam gibi cihatçı örgütlerin Rojava’nın Efrîn Kantonu’na dönük saldırılarını DİHA’ya değerlendirdi. IŞİD, Nusra ve Ahrar’u Şam gibi cihatçı örgütlerin bu hatta ittifak kurduğunu belirten Xelil, Türkiye’nin Şehba bölgesi ve Ezaz’den bu örgütlere destek gönderdiğini iddia etti. Türkiye’nin Kobanê ve Efrîn kantonlarının birleşmemesi için tüm planlarını bu hat üzerinde yaptığına dikkat çeken Xelil, YPG/YPJ’nin tüm saldırılara karşı hazırlıklı olduğunu dile getirdi.
Aldıkları bazı bilgilere göre, bu bölgedeki cihatçı örgütleri destekleyen en büyük gücün Türkiye olduğunu iddia eden Xelîl, Türkiye’nin Ezaz’de Kilis Öncüpınar sınır kapısında cihatçılara ciddi oranda cephane gönderdiğini kaydetti. Xelil, bu durumun yaklaşık 3 aydır devam ettiğini kaydetti. Kanton üzerinde büyük bir ambargonun bulunduğunu ifade eden Xelil, cihatçıların halkı zor durumda bırakarak, saldırmayı planladıklarını ve bu planlarını yavaş yavaş devreye koyduğuna işaret etti.
BORİS: PUTİN VE ESAD İLE BİRLİKTE ÇALIŞMALIYIZ
Londra Belediye Başkanı Boris Johnson, Daily Telegraph gazetesinde yayımlanan yazısında, IŞİD’i yok edebilmek için soğuk savaş zihniyetini bir kenara bırakmaları gerektiğini belirtiyor. Johnson, “Ben savaş için oy kullanmadım, savaşın son bulması için koy kullandım. Suriye’de süregiden bir savaş var, 10 binlerce kişi öldürüldü. IŞİD’li sapıkların terörist savaşını sonsuza kadar sürdürmesini istemiyorum” iddiasında bulundu. Bu durumun kendilerini Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile iş birliği yapmaya zorunlu kıldığını belirten Johson “Putin acımasız ve manipülatif bir zorba. Ama bu ahlaken onunla çalışmanın imkansız olduğu anlamına mı geliyor?” diye sordu.