Kayseri’de Boydak’lardan atılan işçi: Sendika dediğin işçiyi savunacak
Erkan Dursun Boydaklar’da 12 yıl çalıştıktan sonra işten atılan bir işçi. Çalıştığı sürede sağlığını da kaybeden Dursun’la çalışma koşullarını ve yeni yıldan beklentisini konuştuk. Yaşadıkları sıkıntıdan çocuklarının da etkilendiğini söyleyen Dursun, bu duruma sessiz kalan sendikacılara tepkili.

Ahmet AKARSU
Kayseri
2015’i bitirirken yeni yıl telaşı sarmış herkesi. Çoğunluğun bir beklentisi var. Kimileri yeni yıldan huzur, mutluluk, kimileri barış kimileri, iş istiyor. Yeni yıla girmeden hemen önce işten çıkarılmış bir işçinin 2015 yılı ve öncesi nasıl geçmiş, yeni yılı nasıl olacak diye Erkan
Dursun’un evine konuk oluyoruz. Çay içerken, sohbete başlıyoruz.
Erkan Dursun, uzun boylu iri yapılı bir işçi. 35 yaşında. 8 yıllık evli. İki kızı var. Kızlarından büyük olan ilkokul birinci sınıfa gidiyor. 12 yıla yakın Boydaklar’da günde ortalama 12 saat mesai harcamış. Sevkıyat, sandalye ve aksesuar bölümlerinde çalışmış. Son olarak da aksesuar bölümündeymiş.
Erkan Dursun’un fabrikayla tanışıklığı 2004’de başlıyor. Sevkıyat bölümünde çalışırken, 2006 bel ağrısından hastaneye gidiyor. Ağrının kalıcı bir hasar bırakacağını 2010’da tekrar gittiği hastanede beline platin takacağız denildiğinde öğreniyor. Beline takılan üç platin ile hayata devam ediyor.
‘İŞE YARAMIYOR DİYE...’
Erkan Dursun, 12 yıldır çalıştığı Boydaklar’dan, yeni yıla iki hafta kala işten çıkarıldı. Sebep olarak da ‘sevkıyata veriyoruz çalışmıyorsun’ ‘işverenin verdiği işi yapamıyorsun’, ‘üst yönetim seninle çalışmak istemiyor’ gibi gerekçeler ileri sürülmüş. “Üst yönetim beni ne bilecek, biliyorlar belimde platin olduğunu, şeker hastası olduğumu, zaten işçi çıkaracaklar ‘işe yaramaz bu’ diyerek çıkarıyorlar. Tazminatımızı aldık ya ona seviniyoruz” diyor. Asgari ücret tartışmalarından sonra zaten işten çıkarmalar olacağını ve Boydak grubunda işçi çıkarımın başladığını da söylüyor Erkan Dursun.
'ÖMRÜMÜ BOYDAKLAR’A VERDİM’
İçi-dışı bir Erkan Dursun’un. Ne hissediyorsa çıkıveriyor ağzından. Başlıyor konuşmaya: “1090 lira ücret alıyordum. Mesailerle birlikte artıyordu tabii. Cumartesin yok, pazarın yok, boyuna çalışıyordum. Son dönemde Boytaş’ta aksesuar bölümünde çalışıyordum. 12 yıla yakındır Boydaklar’a çalıştım, ömrümü Boydaklar’a verdim diyebilirim. Belimi bu işyerinde sakatladım. İşten çıkartılmama rağmen 12 yıllık alışkanlık sabah 6’da yine kalkıyorum. Bu kadar yıl çalışıp, işten çıkarılmak, ağırına gidiyor insanın. Belli bir yaştan sonra kaldıramıyorsun. 12 yıldır belli bir düzenim vardı iyi-kötü.”
‘SENDİKACILARIN HABERİ YOK!’
İşten çıkarılmaya sebep olarak bir grup işçiyle sendikaya (Hak-İş’e bağlı Öz-Ağaç İş) haklarını sormak için iş bırakma süreci ve öncesindeki gitmelerinin ve sendikaya baskı yapmalarının etkisi olabilir diye düşünüyor. Erkan Dursun devam ediyor: “Boydak Holding’in binasından içeri bile giremiyoruz. Düşünün işten çıkarılmışım sendikacıların haberi yok. Aradılar, işten çıkarıldım dedim, sendikacıda utanma yok ki, sendika aidatını kestiler hemen. Patron sendikası işte zam istediğinde hemen susturmaya çalışıyorlardı. Hâlâ öyleler. Sendika dediğin, işçiyi savunacak.”
‘AKP’YE GİTTİK KAPIDAN İÇERİ ALMADILAR’
Fabrikada işten atmaların 100’e yaklaştığını ve daha da artacağını söylüyor Erkan Dursun. “Tazminatınla neler yaptın?” sorumuza şu yanıtı verdi: “Eve girmiştim toplu para geçince elime tapusunu aldım. Banka borcunu ödedim. Ufak-tefek borçları kapattım. Kalanı da eşimin adına bankaya yatırdım. İlerde acil bir ihtiyaç olur diye. Şu an bir iş yaptığım yok. Geçimimi bir iş bulmadan sağlayamam.”
Türkiye’deki işçi çıkarılmasının nasıl etkileyeceğini soruyoruz bu kez. Şunları söylüyor: “Çok ciddi etkileyecektir. Sokaklar işsiz kaynıyor. Bunun sayısı artıyor. Bizim halimiz ortada. Paranın işçide bir değeri yok. Ben aldığım tazminatı bugün gördüm, yarın gitti. İşten çıkarıldıktan sonra arkadaşlarla birlikte AKP Kayseri İl Binası’na gittim. Kapıdan içeri bile almadılar. Kapılar yüzümüze kapandı.”
‘EMEKLİ OLACAĞIZ DİYORDUK AMA..’.
“Arkadaşlarla hep biz burada çalışacağız, burada emekli olacağız diyorduk. İşten çıkarılmak yıprattı bizi, yıktı. Yıldırdılar işçileri, belli bir dönemden sonra yorgunluk çöküyor. Üstünde yükü çok hissediyorsun, sinir-stres. Misal, sayı veriyor sana 5 ürün çıkartıyorsan 10 çıkar diyor. Her şey dakikaya göre işliyor. Çıkarabiliyorsan güzel, çıkaramazsan başka bölüme veriyor seni. İşyerindeki bu baskı, haliyle aileye de yansıyor. Sadece benim değil diğer arkadaşlarımızda da böyleydi. Boydakları biliyordum fakat darbeyi yiyince, Boydakların yüzünü daha iyi gördüğünü” diyor Erkan Dursun.
‘BABAMI İŞTEN ÇIKARDILAR NE YAPACAĞIZ?’
İşten atılmasının çocuklarını da etkilediğini dile getiren Erkan Dursun, şöyle devam ediyor: “Ben duygusal bir insanım, hemen ağlarım. Bir süre ufak-tefek ihtiyaçlarda olsa çocukların isteklerini yapamayacağım gibi duruyor. Her türlü şey akla geliyor. İşten çıkarıldıktan sonra ağladım, büyük kızım geldi yanıma o da ağladı. Büyük kızım dışarıya gitmiş arkadaşlarına babamı işten çıkardılar biz ne yapacağız diyormuş. O çocuğun kafasına yer etmiş. İş bulurum diyorum, kandırmaya çalışıyorum üzülmesin diye çocuğu. İster istemez, başta kendim olmak üzere çocuklarda, eşimde bir burukluk oldu/oluyor. Eşim bana hep destek oluyor. Bulursun iş, üzülme diyor. Ayakta tutan şey de o oluyor.”
‘YENİ YILDAN SADECE İŞ BEKLİYORUM!’
Söz yeni yıla geliyor. “Yeni yıldan neler bekliyorsun” diye sorduğumuz Erkan Dursun, devam ediyor: “”İki haftadır işsizim. Eski yıldan bir hayır görmedik, yeni yıldan ne göreceğiz. Kendini koy benim yerime ne düşünürsün? İki çocuğum var, eşimle ben işsiz giriyorum yılbaşına… Yapacağın bir iş olmayınca bir şey düşünemiyorsun. Yataş’a gittim. Sevkiyata gönderiyor, ben nasıl yapayım. Hiçbir fabrika belimde platin var diye almıyor işe. Oturuyorum akşama kadar iş-güç yok. Zaman da geçmiyor. Hayatımın 12 yılı orda geçti, şimdi işsizim. Sadece iş bekliyorum. Başka hiçbir beklentim yok. O kadar emek harcıyoruz. Zengin olmak gibi bir hayalim yok, zenginlik bizi aşar.”
Evrensel'i Takip Et