Mülteci çocuk geride saçlarını bıraktı
Hüsnü EVREN
İzmir’in Dikili ilçesi Bademli ve Salihleraltı sahillerinde, Yunanistan’ın Midilli Adası’na geçmeye çalışan mülteciler nedeniyle tarihinin en büyük insanlık dramlarından biri yaşanıyor.
Ailesiyle birlikte Midilli’ye geçen 10 yaşındaki Afgan kızından geride kalan, botun batması halinde suda ıslanarak ağırlık yapacağı düşünülerek kesilen pembe lastik tokalarla bağlı örgülü saçlar kaldı.
Muğla’nın Bodrum, İzmir’in Çeşme ve Çanakkale’nin Küçükkuyu sahillerinde jandarma ve sahil güvenliğin tedbirleri artırması nedeniyle mülteciler son zamanlarda umuda yolculuk için yoğun olarak Dikili sahillerini tercih etmeye başladı. Dikili’nin Bademli ve Salihleraltı sahillerinden günde ortalama 500 mülteci, lastik botlarla Midilli Adası’na geçerken bir o kadar mülteci de sazlık alanlarda saklanarak sıranın kendilerine gelmesini bekliyor. Hijyenik olmayan ortamda, soğuk havada, zor koşullar altında bekleyen mültecilerin bulunduğu sahiller şambrel, can simitleri, can yelekleri ve mültecilerden geriye kalan eşyalarla dolu.
EN BÜYÜK MAĞDUR ÇOCUKLAR
Yaşanan bu dramın en büyük mağduru ise çoğu zaman ellerindeki poşet içindeki kuru ekmekle karınlarını doyurmaya çalışan, yakılan ateşte minik ellerini ısıtmaya çalışan çocuklar oluyor. Bu çocuklar arasında bulanan ve önceki gün Salihleraltı Sahili’nden 79 kişiye birlikte bir lastik bota binerek Midilli’ye gitmek üzere denize açılan 10 yaşındaki Afgan kızının sahildeki kumlar üzerinde bıraktığı, pembe lastik tokayla at kuyruğu yapılmış, kesilmiş saçları yürekleri burktu. Afgan kızının, bindiği botun alabora olması halinde suda ıslanıp, ağırlık yapacağı düşünülerek kesilen saçları, görenlerin gözlerinin dolmasına neden oldu.
AİLESİNDEN AYRI KALDI
Aynı sahilde yaşanan dramın bir başka mağduru ise 9 yaşındaki Suriyeli kız çocuğuydu. Sahilde bir elinde annesinin çantası diğer elinde ise kardeşinin içi süt dolu biberonu ile bir lastik bota dayanmış şaşkınlık içinde bekleyen bu kız çocuğu, ülkesinden ayrı kaldığı gibi şimdi de ailesinden ayrı kaldı. Çünkü, kendilerini umuda götüren iki lastik botun birinde anne ve babasıyla kardeşi vardı. Kendisi ise amcasıyla diğer lastik bottaydı. Tam denize açılacakları sırada jandarma geldi. Bu sırada ailesinin içinde bulunduğu bot hareket ederek Midilli’ye geçti. Kendi bindikleri bot ise hareket edemeden jandarma tarafından durduruldu. Küçük kız şimdi kendisi gibi ailelerinden ve yakınlarından uzak kalmış diğer göçmenler gibi, tekrar birbirlerine kavuşacakları günü bekliyor. (İzmir/DHA)