AVUSTURYA VELİAHDI ÖLDÜRÜLDÜ: HAYDEEE SAVAŞA!
ROTA

İlköğretim ve lise tarih kitaplarında Avusturya prensinin öldürülmesi 1. Dünya Savaşı’nın başlama nedeni olarak yazar. Ama neredeyse herkes bu savaşın emperyalist bir savaş olduğunu, başka ülkelerin enerji kaynakları ve topraklarını paylaşmak ve bu ülkeleri sömürmek amaçlı başlatıldığını bilir. Osmanlı’nın da paylaşılmasını içeren bu emperyalist saldırganlık, halkları bu savaşa yedeklemek için zenginlik ve refah sözü vermiş ama halklara ölümden, sakatlıktan, yoksulluktan, halkların haklarının savaş gerekçe yapılarak gasp edilmesinden başka bir şey getirmemiştir.Yine tarihi bir dönemeçteyiz. Egemen sınıflar Ortadoğu’da enerji kaynaklarını istiyor, ticaret yollarının hakimiyeti için mücadele ediyor, Ortadoğu’yu bir sömürü cennetine çevirerek Afrika’ya açılmak istiyor. Tıpkı yüzyıl önce olduğu gibi! Batı emperyalizmi bölgeyi yağmalamak için Türkiye’nin üslerini kullanırken, Türkiye hükümeti de halklara savaş açan, gerici çetelerle işbirliği yapıyor Suriye’de!Halkların kendi kaderlerini tayin etmelerine, kendilerini nasıl yöneteceklerine kendilerinin karar vermelerine izin vermiyorlar! Diledikleri gibi sömürmek, boyun eğdirmek, kendilerine yakın güçlerin iktidar koltuğunda oturmalarını istiyorlar!
PEKİ ARKADAŞLAR
TÜRKİYE’DE DURUM FARKLI MI?
7 Haziran’dan bu yana halk muhalefeti provokasyonlar, tutuklamalar, katliamlarla sindirilmeye çalışılmıyor mu? Gazeteciler tutuklanmadı mı? Üniversitelerde en demokratik talepler, polis copuyla, soruşturmalarla ezilmeye çalışılmıyor mu? Tweet atmak tutuklanma gerekçesi sayılmıyor mu? Kürt halkına yönelik tırmandırılan savaş politikaları altında, Türk gençliğinin de sesi kısıl mıyor mu? Bu savaş ortamında karartılan hepimizin geleceği değil mi?
Peki soralım Türkiye’de sermaye hükümeti AKP’nin Kürt halkına yönelik yürüttüğü savaş politikalarında Türk ve Kürt gençliğinin çıkarına olan ne vardır? “Bu ülkeyi böldürmeyeceğiz” diyerek, iki halkın eşit haklarla yaşamasını engelleyen, bölgeye sürekli operasyonlar gerçekleştiren ve fiili olarak iki halkı bölen devletin kendi politikası değil midir?
AMA HENDEK KAZIYORLAR!
“Ama eline silah alıyorlar”, “hendek kazıyorlar” mı diyorsun? Doğru kazıyorlar!
Ama 21.yy’da bir ulusun, anadili dahil ulus olmaktan kaynaklı hiçbir hakkı tanınmıyor ve her türlü hak talebine devlet şiddetiyle yanıt veriliyor. Sorunu ortaya çıkaran koşullar yerli yerinde duruyor, dahası ev ev basılarak gençlerin öldürülmesine varan, sokağa çıkma yasaklarıyla, operasyonların bütün bir halkı sindirmeye dönük bir savaş olarak yeniden yükseltilmesiyle, barışın ve kardeşleşmenin yolu da tıkanıyor. Sorunun nedenleri ortadan kalkmadan ‘amalı, lakinli’ cümleler sadece sorunu derinleştiriyor, devlet şiddetini meşrulaştırıyor.
Bir fabrika’da işçilerin hakları için fabrikayı işgal etmesi suç sayılabilir mi? Formasyon hakkı için öğrencilerin yürüyüş yapması soruşturma nedeni gösterilebilinir mi? Haziran halk direnişinde sokaklara çıkmamız polis tarafından saldırı gerekçesi yapılmadı mı? Haziran’da sokağa çıkan milyonlar, yaşam tarzımıza müdahaleye yeter demiyor muydu? Onlarda sokağa çıkmasınlar diyerek bu sorunu çözebilir miyiz? Zaten AKP’nin istediği de kendine biat etmiş, yağma ve sömürü düzenine ses çıkarmayan milyonlar değil mi?
KARARTILAN SENİN GELECEĞİN!
Bizler her milliyetten gençler olarak, karartılanın kendi geleceğimiz olduğunun farkındayız! AKP, gençliği milliyetçi politikalarla savaşa yedeklemeye çalışıyor!
Bizler operasyonların derhal durdurulmasını, sokağa çıkma yasaklarının kaldırılmasını istiyoruz. Kardeşliğin ve barışın bu topraklarda ancak eşit haklarla, halkların yok sayılarak değil, statülerinin tanınarak, anadilde eğitim hakkı tanınarak olabileceğini biliyoruz!
Bugün yaşananlar ne bir veliahdın öldürülmesi, ne bir uçağın düşürülmesi, ne de bir hendeğin kazılmasıyla ilgilidir! Bölgenin yağmalanması ve egemenler için ehlileştirilmesine dönüktür yapılanlar! Her yerde gençliği bu savaşa ortak olmamaya birlikte çağıralım! Söyleşiler, forumlar, etkinlikler ve eylemlerle savaş politikalarına geçit vermeyeceğimizi gösterelim!
Evrensel'i Takip Et