13 Ocak 2016 19:20

Eylem NAZLIER
Şehrivan TORAK
Özge SARI
İstanbul

İstanbul surlarının dibinde yer alan, geçmişi 1500 yıl öncesine dayanan ve kentsel tarımın en eski örneklerinden olan tarihi Yedikule Bostanları’na İstanbul Büyükşehir Belediyesi onlarca çevik kuvvet polisi eşliğinde iş makineleriyle daldı, barakaları yerle bir etti, bostancılara ve yaşam alanı savunucularına biber gazıyla saldırdı, darbetti. 1500 tarihin üzerine iş makineleriyle dalan zabıta ekipleri, mesai saati bittiği için kalan 3 barakayı bugün yıkacaklarını söyleyerek, alandan ayrıldı.

Geçmişinde Osmanlı saraylarına sebze yetiştiren ve kentsel tarımın en eski örneklerinden Yedikule Bostanları’ndan İBB vazgeçmiyor. Her yıl Marul Bayramı’nın ve son 2 yıldır Toprak Ana Günü’nün de kutlandığı Yedikule Bostanları, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunuyor. 2013’te Fatih Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi, “Yedikule Bostanları Yenileme Projesi” kapsamında bölgedeki bostanların yıkılacağını duyurmuş, kamuoyunun yoğun baskısı neticesinde plan tadilatı kararı Büyükşehir Belediye Meclisi’ne iade edilmişti. Fakat yaklaşık iki hafta önce, “görüntü kirliliği” gerekçe gösterilerek belediye görevlileri bostancılara barakalarının yıkılacağını, mart ayına kadar ürünlerini toplayıp çıkmaları gerektiğini söyledi. Bostanların boşaltılmaması durumunda ise, iş makineleriyle yıkıma gelecekleri söylendi. Üreticiler, Yedikule Bostancılar Derneği ve yaşam savunucuları da yıkıma karşı çıkmak için bostan başında nöbete başladı.

TÜM BARAKALAR YIKILDI

Sabah saatlerinde de İBB’ye bağlı yaklaşık 50 kişilik zabıta ekibi, Mevlanakapı ve Silivrikapı arasındaki bostanlara gelerek bostancıların barakalarını yıkmaya başladı, 2 ailenin barakasını da yıktı. Ancak tepki sonrasında bölgeyi terk etmek zorunda kaldı. Öğleden sonra ise onlarca çevik kuvvet polisiyle Yedikule Bostanlarına giren Belediye yıkım ekipleri, bostandaki tüm barakaları yerle bir etti. Yıkıma karşı direnen bostancılara zabıtalar saldırırken, biber gazı da sıktı. Dozerler barakaları yıkarken yaşam savunucuları ve kitle örgütü üyeleri saldırıları engellemeye çalıştı, fakat başarılı olamadı.

‘PARK DEĞİL, ORGANİK ÜRETİM SÜRMELİ’

UNESCO'nun dünya mirası listesinde yer alan ve Yedikule'den Ayvansaray'a kadar uzanan kara surları koruma bandında yer alan bostanların korunması amacıyla kurulan Tarihi Yedikule Bostanları Koruma Girişimi de bostanlara gelerek açıklama yaptı. Bostanların Bizans'tan Osmanlı'ya Osmanlı'dan günümüze kadar ulaşan bir tarihi değer olduğunu belirten dernek yöneticisi Ali Taptık, “Burada park değil, üretimin sürdüğü bir düzenleme yapılmalı. Hep beraber 1500 yıllık bu değere sahip çıkmalıyız” diye konuştu. Bostancıların tarımsal faaliyetlerine devam edebilmesi için barakalarına ihtiyaçları olduğunun altını çizen bir diğer dernek yönetici Aslıhan Demirtaş ise, “Bostanın varolması için bostancıların varolması, bostancıların varolması için ise aletlerini koyabilecekleri, yağmur yağdığında sığınabilecekleri barakalarının olması gerekiyor. Barakalar olmazsa burada tarım faaliyeti yapılamaz” dedi

‘HER ŞEYİMİZ DARMADAĞIN’

Barakaları yıkılan bostancılar duruma tepkili.
Coşkun Karaca: Herhangi bir tebligat bize verilmeden bu işlem gerçekleştirildi. Düzenli olarak kira ücretimizi ödedik. Bu sabah yıkım ekipleri hiçbir yazılı karar göstermeden barakalarımızı yıkmaya başladı. 15 yıldır buradayım.Şu anda her şeyimiz darmadağın.
Cihan Kaplan: Şu an üzerinde bulunduğumuz bu yer, UNESCO listesinde bir yer. Buranın da miras değeri var. Onun için bizi buradan göndermeye çalışıyorlar. Yedikule bostancıları olarak biz bu yıkıma dur diyoruz. Bize bir olanak sunsunlar. Biz de ne gerekiyorsa, onu yapalım. Uzlaşma bekliyoruz. Barınabileceğimiz yerleri yıkarlarsa biz perişan oluruz.

Evrensel'i Takip Et