Sağım solum, önüm arkam Cizre
Hacı BİŞKİN
Antep
Üniversite eğitimimin sonuna geldim. Cizre’ye gitmek istiyorum, yaşadığım memleketimin toprağını özledim ama girişler yasak! Nereye gideceğiz bilmiyorum; Mardin’e mi yoksa Nusaybin’e mi? Gitsem de Cizre’ye atılan bomba sesleri gelecek kulağıma. Parçalanan ailemi nerede toparlayabileceğim diye düşünüyorum. Arkama bakıyorum, önüme bakıyorum, sağıma soluma bakıyorum; her yer Cizre’ye gidiyor, fakat ben gidemiyorum.
Bu kadar olup bitenden sonra yaşadığım, büyüdüğüm toprakları eski halinde görebilecek miyim? Her gün ölü haberleri geliyor kulağıma. Yok olup giden hayallerimiz geliyor gözümün önüne. Bu hayallerimizi kim getirecek o zaman? Savaşlarda kullanılan ağır silahlarla evlerimizin vurulup yok olduğunu görüyoruz. Birer birer yıldızlar kayıp gidiyor hayatımızdan. Geçenlerde bir arkadaşımın öldürüldüğünü gördüm sosyal medyada. Ama sadece sosyal medyada. Murat Egül’dü. Kimdi bu genç? Hemen terörist süsü verdiler. Halbuki kimse babasının dengbej, kendisinin de en az babası kadar dengbej olduğunu bilmiyordu. Ne oldu da arkadaşım terörist oldu? Sesi çok güzeldi, hep barış şarkıları söylerdi bana. İstanbul’a gidip çalışacağını, annesine, babasına bakacağını söylemişti. Kim bakacak şimdi annesine, babasına? Peki ne olacak, ne yapacağız biz? Eski biz olabilecek miyiz? Eski sıcacık yuvamıza geri dönebilecek miyiz? Barış şarkıları söyleyen Murat’ı tekrar görebilecek miyim Cizre’de?