26 Ocak 2016 12:18

Kılıçdaroğlu: Ben bu diktatör bozuntusunun yüreğinin olmadığını biliyorum

Paylaş

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, "Sen benim rakibim olamazsın diyor. Allah korusun. Doğru ben senin rakibin olamam. Kimse senin eline su bile dökemez. Ama sen tıka basa yersin. 'Onun karın ağrısını biliyorum diyor' ama açıklamadı. Ey diktatör bozuntusu benim karnım ağrımıyor. Benim yüreğim ağrıyor. Ülkemin bir bölgesi Suriyelileşti. Yerle bir oldu. Yüz binlerce insan evini terk etti. Ben bu diktatör bozuntusunun yüreğinin olmadığını biliyorum. Yüreği işkembesine indiği için bunda yürek yok. Bir insanın yüreği işkembesine indiyse ondan bu memlekete fayda gelmez. 17- 25 Aralık'ta yediklerinin midesinde sorun yarattığını gayet net biliyorum. Doğru ben senin rakibin olamam. Çünkü sende işkembe bende yürek var. Şunu kabul edelim. Bir ülkenin cumhurbaşkanı böyle eleştirilmemeli. Ama hakediyorsa eleştirmek zorundayım. Mazlumun hakkını, hukuku korumak için eleştirmek zorundayım" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün kaymakamlarla olan toplantısını eleştiren Kılıçdaroğlu, "Toplantıya biraz geç başladık. Nedeni bizi kimse dinlemesin diye bu kez de kaymakamlarla bir toplantı yapmış bizim grup toplantısı saatimize denk getirmiş. İnsanda biraz ahlak, erdem olur. Cevabını vereceğim arkadaşlar hiç endişe etmeyin. Hiç endişe etmeyin" dedi.

'SEN ETTİĞİN YEMİNE SADIK KALMAZSAN VATANDAŞ KANUNA SADIK KALMAZ'

Suç oranlarının ve cezaevindeki tutuklu sayısının arttığını belirten Kılıçdaroğlu, "Ben bunları bildiğim halde susarsam, konuşmazsam ben bu ülkenin namusunu ve şerefini nasıl koruyacağım? Oturdunuz yemin ettiniz. Ben değil sen ettin. Sen cumhurun başısın örnek olmak zorundasın. Yaşam tarzı, insan sevginle, konuşmanla örnek olacaksın. Sen örnek oldun da biz sana saygısızlık mı yaptık. Tam tersine. Birinin sana ahlakı, namusu, şerefi hatırlatması lazım. Bu görevi biz yapmazsak kim yapacak? Gazeteciler korkudan yazamıyor. Vatandaş söyleyemiyor. Sen ettiğin yemine sadık kalmazsan vatandaş kanuna sadık kalmaz. Çünkü sen anayasayı çiğniyorsun. Ben kanuna uymam. Vatandaş niye uyuyor o zaman. Toplum yoz çürüme ile karşı karşıya. Türkiye'nin geldiği nokta budur" diye konuştu.

'ADALET VE KALKINMA PARTİSİ'NE OY VEREN SAMİMİ DİNDARLARA SESLENMEK İSTERİM'

Kılıçdaroğlu, "Adalet ve Kalkınma Partisi'ne oy veren samimi dindarlara seslenmek isterim. Benim söylediklerimin tamamı doğru. Devletin bilgisi dahilindedir. Siyasetin temeli ahlak ise, ahlaksızlık yapanlara ceza vereceksin" dedi.

'ÇOK ŞÜKÜR KARNIMDAN YANA BİR AĞRIM YOK BİR SORUNUM DA YOK'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendisi hakkında 'Aslında bu zatın asıl karın ağrısını ortaya dökerim ama bu konuları konuşmaktan hicap duyarım' sözlerine ilişkin Kılıçdaroğlu, "Çok şükür karnımdan yana bir ağrım yok. Bir sorunum da yok benim. Onun karın ağrısına birazdan geleceğim" dedi.

'EY DİKTATÖR BOZUNTUSU BENİM KARNIM AĞRIMIYOR. BENİM YÜREĞİM AĞRIYOR'

Kılıçdaroğlu, "O kadar çok yalan söylüyor ki hayret edersiniz. 'SSK'yı batırdı diyor' açık bulamazsın kardeşim. Senin müfettişlerin de rapor verdi yok öyle bir şey. Ben değil sen kul hakkı yersin biz Allah'tan korkarız. Sen benim rakibim olamazsın diyor. Allah korusun. Doğru ben senin rakibin olamam. Kimse senin eline su bile dökemez. Ama sen tıka basa yersin. 'Onun karın ağrısını biliyorum' diyor ama açıklamadı. Biraz daha konuşursak belki açıklar. Ey diktatör bozuntusu benim karnım ağrımıyor. Benim yüreğim ağrıyor. Yüreğim. Ülkemin bir bölgesi Suriyelileşti. Yerle bir oldu. Yüz binlerce insan evini terk etti. Komşularımızla ilişkilerimiz bozuldu, sınırlarımız kevgire döndü. Hukukun yok edilmesi yüreğimi ağrıtıyor. Cepheleşmiş bir Türkiye'ye tanık olmak benim yüreğimi ağrıtıyor. Ben bu diktatör bozuntusunun yüreğinin olmadığını biliyorum. Yüreği işkembesine indiği için bunda yürek yok. Bir insanın yüreği işkembesine indiyse ondan bu memlekete fayda gelmez. 17- 25 Aralık'ta yediklerinin midesinde sorun yarattığını gayet net biliyorum. Doğru ben senin rakibin olamam. Çünkü sende işkembe bende yürek var. Şunu kabul edelim. Bir ülkenin cumhurbaşkanı böyle eleştirilmemeli. Ama hakediyorsa eleştirmek zorundayım. Mazlumun hakkını, hukuku korumak için eleştirmek zorundayım" diye konuştu.

'TÜRKMENLERİ DE MASAYA OTURTABİLİRLERSE SURİYE SORUNUNUN ÇÖZÜMÜNDE KESİNTİSİZ DESTEK OLURUZ'

Dış politika üzerinden hükümeti eleştiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Temel sorunlarımızdan birisi dış politikamız. Dış politikada Türkiye şu anda sırtını bir duvara dayayacak durumda değil. Ciddi sorunlarla karşı karşıya. Defalarca doğru yolu göstermemize karşın, biz bildiğimizi okuruz dediler. Bu kadar ağır bir yenilgiyi biz içimize sindiremiyoruz. Cenevre'de görüşmeler devam ediyor. Bizim önerilerimiz Cenevre'de görüşülüyor. Çatışmasızlık ve demokrasinin gelmesi. Bizim baştan bu yana söylediğimiz şey. Türkmenleri de masaya oturtabilirlerse Suriye sorununun çözümünde kesintisiz destek oluruz" dedi.

'DAVUTOĞLU SAKIN BİR DAHA AĞZINA KIRMIZI ÇİZGİLER LAFINI ALMA'

Kılıçdaroğlu, "Sayın Davutoğlu'na şunu söylemek istiyorum, sakın bir daha ağzına kırmızı çizgiler lafını alma. Sen kırmızı çizgi diyorsun, ertesi gün tam tersi oluyor. PYD Fırat'ın batısına geçemez dedin geçti. PYD masaya oturmayacak diye davet ettiler, şimdi direniyorsun. Hak veriyorum. Nedir bu tablo?" ifadelerini kullandı.

'SİZ SALİH MÜSLİM'İ HANGİ GEREKÇEYLE TÜRKİYE'YE DAVET ETTİNİZ? ŞİMDİ TERÖRİST DİYORSUNUZ'

Kılıçdaroğlu, "Siz Salih Müslim'i hangi gerekçeyle Türkiye'ye davet ettiniz? Şimdi terörist diyorsunuz. Senin lafın, politikan havada kalmıyor mu? İtibarı kaybolan bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Biz ülkemizi, bölgemizi seviyoruz. Bütün insanlarla barış içinde yaşamak istiyoruz. Türkmenleri masaya oturtmazsanız bunun hesabını bu millete vereceksiniz" dedi.

'YURTDIŞINDA CHP'Yİ ŞİKAYET ETTİĞİNDE ELİNE NE GEÇECEK?'

Kılıçdaroğlu, "Öyle garip tablolar var ki. Bir ülkenin başbakanı yurtdışına gidiyor ve ana muhalefet partisini şikayet ediyor. Gidip yurtdışında CHP'yi şikayet ettiğinde eline ne geçecek? Üstelik doğru söylemeyerek. Merkel ile basın toplantısı düzenliyor, muhalefet partisi Suriyeli göçmenleri göndereceğiz diye propaganda yaptı diyor. Yalan söylemek bir ülkenin başbakanına yakışmaz. Biz Suriye'de barışı sağlayacağız ve sonra Suriyelileri kendi ülkelerine göndereceğiz. Kaldı ki ben yurtdışına gittiğimde Türkiye'yi mülteci konusunda suçlayamazsınız, elinden geleni yaptı dedim. Sorun ilk ortaya çıktığında sesiniz çıkmadı dedim. Benim söylediklerimi söyleyemiyor orada kalkıp CHP'yi suçluyor. Türkiye'nin 3 milyar avroya toplama kampına dönmesini kabul etmiyoruz. Türkiye kendi iradesini satmamalı" açıklamasında bulundu.

'TÜRKİYE ŞU ANDA CİDDİ BİR ÇÜRÜMÜŞLÜK İÇİNDE, AHLAKİ ÇÖKÜNTÜ İÇİNDE'

Kılıçdaroğlu, "Sayın Erdoğan ile aramızda bir tartışma var. Her işte bir hayır vardır derler, bu işte de bir hayır var. Türkiye'nin içinde bulunduğu çürümüşlüğü anlatmak için bir fırsatımız oldu. Türkiye şu anda ciddi bir çürümüşlük içinde, ahlaki çöküntü içinde" dedi. (DHA)

ÖNCEKİ HABER

Sağlıkçılar ve sağlık öğrencileri yaşam hakkı için nöbet tuttu

SONRAKİ HABER

Rojava heyeti Cenevre'ye davet edildi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa