Fabrikayı işçiler çalıştırır
Yedi kapılı Teb şehrini kuran kim?
Kitaplar yalnız kralların adını yazar.
Yoksa kayaları taşıyan krallar mı?
…
Yediyıl Savaşı’nı 2. Frederik kazanmış?
Yok muydu ondan başka kazanan?
Kitapların her sayfasında bir zafer yazılı.
Ama pişiren kim zafer aşını?
Her adımda fırt demiş fırlamış bir büyük adam.
ama ödeyen kimler harcanan paraları?
İşte bir sürü olay sana
Ve bir sürü soru.
Okumuş bir işçi böyle soruyordu Bertolt Brecht’in şiirinde. Tarih kitaplarında kalmış bir durum değil tabii ki ‘işçiyi,emekçiyi görmeme, adını anmama’ durumu. Gazetelerin ekonomi sayfaları, televizyonların ekonomi programları, envai çeşit sanayi -ekonomi-iş dünyası dergisi… Hepsi de asıl üretenden değil de patronlardan bahseder. Hangi dev şirket, diğeriyle ortaklık kurmuş? Pazar payı ne olmuş, üretim rekorlarını nasıl kırmış? Hepsi patronların bireysel başarıları, zekaları ve girişimcilikleriyle açıklanır. Magazin sayfalarındaysa aileleriyle beraber şık kıyafetler, lüks restoranlardaki görüntüleri. Ölümleri bile şaşaalı olur! İşçilerin ölümünü ancak kitleler halinde olduğunda gören medya, bir patron öldüğünde karalara boyanır.
İyi de, yok mudur bunun alternatifi?
İşte elinizdeki dergi Eskişehir’deki işçiler açısından bunu yapmanın derdinde. Dergimizin sayfalarında Eti’den Arçelik’e, Kafaoğlu’dan Sarar’a organize sanayi bölgesindeki birçok fabrikadan işçilerin sözlerini sizlere taşıyoruz. Oradan Eskişehir işçilerinin yoğun çalıştığı Hisarlar’a uzanıyoruz. Bölgenin önemli metal fabrikalarından Demisaş’ın işçilerine söz veriyoruz. Emek mahallesinde yaşamı, işçiler için tatilin anlamını ve olmazsa olmaz işçilerin Eskişehirspor’unu konuşuyoruz.
Ve Eskişehirli işçilerin sorunları, çözüm önerileri ve hayatlarının birçok yönüyle ortaya koymaya çalışıyoruz. Okumuş bir işçinin sorusuna bu toprakların bir şairiyle, Hasan Hüseyin Korkmazgil’le cevap veriyoruz:
Fabrikayı işçiler çalıştırır
İşçileri bir milyoner
Ben diyorum ki size
Fabrikayı işçiler çalıştırır.