21 Şubat 2016 14:21

'Mavi'nin taraftarları

Paylaş

Mehmet DAYAN
Berfin KESKİN
Adana

Adana Demirspor taraftar grupları gerek Türkiye gerekse dünyada muhalif kimliği ile bilinen nadir taraftar gruplarındandır. Bunlardan biri ise 2015’te kurulan Devrimci Adana Demirsporlular (DEV-ADS) Biz de DEV-ADS ile spordan politikaya kadar geniş bir sohbet gerçekleştirdik.
Her taraftar grubunu bir araya getiren ortak bir payda vardır. Siz nasıl bir araya geldiniz?
İnternet üzerinden yapılan çağrılarla bir buluşma sağlandı. Birkaç kişi dışında kimse birbirini tanımıyor ama herkes bu oluşumun tribünlerde yer alması gerektiğini hissediyordu. Adana Demirspor taraftarları muhalif duruşuyla bilinir. Belediye başkanı olan Hüseyin Sözlü’nün belediyenin asli görevi olan spor fonunun vermekten daha fazlasını yapmaya çalıştığını hissettik. Bu iyi niyetli bir çalışma değildi. Sezon içerisinde tribünlerde farklı simalar görüyor, faşist  bir yapılanmanın başladığını, Demirsporluluk duruş ve ilkeleriyle bağdaşmayan insanların varlığına tanık oluyorduk. Bizi bir araya getiren anti-faşist olmamızdı.     
DEV-ADS nasıl bir taraftar grubudur?
Her şeyden önce mücadeleci Demirsporluların bulunduğu bir taraftar grubudur. Fakat altını  çizmek gerekir ki salt futbolla ilgilenen, futbol dışına çıkmayan bir grup değiliz. Tüm haksızlıklara ve adaletsizliklere tribünlerde pankart ve marşlarımızla; sokakta haykırışlarımızla karşı çıkıyoruz. Her zaman bu bilinçle hareket ediyoruz. Yaşam alanlarımızı daha iyi yerler haline getirmeye çalışıyoruz. Bunların birincisi tribünler bizim için. Her türlü uyuşturucuya, cinsiyetçi küfre, ırkçılığa karşıyız! ‘Mavi Mücadele’ fanzini ile de insanları bilinçlendirmeye, öğretmeye ve tabi ki  öğrenmeye devam ediyoruz.
 

‘BÜYÜMEZ ÖLÜ ÇOCUKLAR’
 

Son aylarda Kürt illerinde yapılan  operasyonlara ilişkin de bir pankartınız vardı...
Her geçen gün çocuklarımızı, gençlerimizi ve yaşlılarımızı kaybediyoruz. Bu bir savaş değildir,  devlet Kürt halkını sindirmek için katliam yapmayı sürdürüyor.  Geçtiğimiz haftalarda İzmir deplasmanı yapmadan önce ‘Büyümez Ölü Çocuklar’ pankartı hazırlamıştık. Çocukların katledilmesine artık yüreğimiz dayanmıyordu ve taraftarların suskunluğu canımızı fazlasıyla sıkıyordu. Sözümüzü söyledik ve önce İzmir daha sonra Adana emniyetini rahatsız etmiş olacağız ki baskılara maruz kaldık. Bu baskılar bizi korkutmadı. Son olarak ‘savaş mı, barış mı?’ diye düşünürsek; kendimizde bir söz hakkı bulmuyoruz. Son sözü direnen halklar söyleyecek ve bizler o gün bu sese ses katacağız.
 

AMEDSPOR’UN VERDİĞİ DERS

2. lig 2. grup takımı olan Amedspor, süper lig takımı olan Bursaspor’u yenerek Türkiye kupasında çeyrek finale yükseldi. Ancak ırkçı bir tutumla karşılaştı. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Amedspor’un böyle bir başarı yakalaması gerçekte tarihi bir olaydır. Çünkü Amedspor’da diğer takımlarda olan olanaklar yok. Amedspor’un mücadele verdiği coğrafyada aylardır sokağa çıkma yasağı var. Bulunduğu coğrafyada halkı katliam ve zulme uğruyor. Futbolda ise gittiği deplasmanlarda taraftarı ve futbolcuları ırkçılığa uğruyor. TFF tarafından da kulübe ve tribüne cezalar yağıyor. Amedspor, Bursaspor galibiyeti ile daha önceki yıllarda oynanan Bursaspor-Diyarbekirspor maçında yapılan ırkçılığın hesabını sormuştur. Eşitsiz koşullarda karşılaştığı Bursaspor’a bir ders vermiştir. Direnen Amedspor’un yanındayız. Yaşasın anti-faşist tribün dayanışması!


MAVİ GÜLÜŞLÜ KADIN: ŞEBNEM YURTMAN


Ankara katliamında hayatını kaybeden Şebnem Yurtman anısına pankart ve marş hazırladınız. Bunu yapmaya nasıl karar verdiniz?
10 Ekim sabahını Ankara’da karşılamıştık. Adana Demir’in mavi laciverti ile ‘anti faşizm’ diyorduk... Bir ses yükseldi, ardından çığlıklar... Yüzlerce yoldaşımız katledilmişti. Her biri canımızdı. Onlardan birisi mavi gülüşü ile tanıyacağımız, hiç sarılmadan, hiç konuşmadan seveceğimiz Şebnem Yurtman’dı. Şebnem’in son sosyal medya paylaşımı bizim etkinliğimiz olan lösemili çocuklar ziyareti idi. Bir şeyler yapmamız lazımdı onun için. Karar vermiştik, yaşatacak ve unutmayacaktık! Kuzey’de Şebnem Yurtman pankartı dalgalanacaktı. 4 Kasım’ı 5 Kasım’a bağlayan gece de mavi gülüşlü kadın için mavi ile donatıyorduk pankartımızı ve bir de bestemiz(*) dillerimizdeydi. Dev-ADS’li yoldaşlarımız birer fırça darbesiyle isyanını mavi ile çiziyordu. Her fırçada hüznümüz, her fırçada yasımız kelimelere dökülüyordu. Şebnem Yurtman’ın bir yeğeni oldu; kendisi göremedi ama onun verdiği isim ile yeğeni yaşayacak; Derin Mavi...


RENKLERİ KUŞANMAYA ÇAĞRI


Dergimizden diğer taraftar gruplarına bir çağrı yapacak olsanız ne derdiniz?
Taraftar gruplarının gerçek birer güç olduğuna inanıyor ve hep birlikte çok daha güçlü olduğumuzu, birçok şeyleri başarabileceğimizi düşünüyoruz. ‘Tribünler Barış İstiyor’ bildirisinde bizlerde imzacı olduk ama bu talebi sokaklara ve tribünlere pek az sayıda grup dışında kimseler taşıyamadı. Tribünlerin mücadelesini ortak paydada toplamak için daha çok çaba sarf etmeliyiz. Baskıların ve faşist saldırıların yoğun olduğu bugünlerde bunların kolay olmadığının farkındayız ve ısrarla örgütlenmeye, bir adım daha ileriye gitmeye devam diyoruz! Anti-Faşist dayanışma altında tüm taraftar gruplarını renklerini kuşanarak kavgaya çağırıyoruz!

(*) O karanlık gecelere, kızıl şafak söker mi?
 Öfkemiz göğü deler mi?
Maratonun ortasında mavi gülüşün var ya,
 Öyle unutulup gider mi?
(DEV-ADS’nin Şebnem Yurtman için bestelediği marş)

 

ÖNCEKİ HABER

Kütle çekim dalgaları keşfi

SONRAKİ HABER

Yunanistan adalarında mülteci kampları tamamen doldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa