2002’de püskürttük, yine yapabiliriz
Hülya ULAŞOĞLU
SES İzmir Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi İşyeri Temsilcisi
Çıkarılan yasaların, uygulamaların emekçiye ne getirip götürdüğünden haberdar olmamız, itiraz edebilmek için konuyu az çok bilmemiz, tartışmamız, gelecekle ilgili düşüncelerimiz olması gerekir. Maalesef ülkemizde yaşadığımız savaş ortamı, medyanın doğru bilgilendirme yapmaması, toplum olarak okuma alışkanlığımız olmaması doğal olarak umursamamayı, bilmediği sorun kendisiyle ilgili de olsa duyarsızlığı beraberinde getiriyor.
Sermayenin örgütleri ve sermaye hükümeti kazanılmış hakları almak için ayağa kalkmışsa, bireysel olarak düşünüp insanları sorgulamaktansa emekçi örgütlerinin ve biz işyerinin sorumluluğunu alan ve sorunları en yakın yaşayan duyarlı insanların toparlanması gerekir. Beraberinde işyerlerini ve sendikaları ayaklandırıp öncelikle bilgilendirme yapmaları, çalışanları uyarıp işyerlerini ayağa kaldırması gerekir. 2002’de Kamu Personel Reformuna nasıl bir tepki örgütlediysek, yeni baştan örgütlememiz gerek. Yoksa çalışanlara “657’deki değişikliklerle ilgili bilgin var mı? Ne düşünüyorsun?” diye sorup tartışıldığında, “Evet, AKP iş güvenliğini de yok edecekmiş. Bugünleri çok ararız” deyip suskunluğu tercih ediyor ya da yandaş medyadan duyduğu kadar biliyor. Ciddi bir korku ve suskunluk var.
İnsanı insan yapan biraz da ortak yaşam, örgütlülüktür. Korkularımızı yenmek, yalnızlığımızı yenmekten geçer. Bir an önce işyerlerimizde biri iki, ikiyi beş yapmalı, ayağa kalkmalı, sendikalarımızı da ayağa kaldırmalıyız.
