Öğrencilerin davası sonuçlandı: 'Tayyip'e çay yok' demek hakaret değil
Metehan UD
İzmir
'Herkese benden çay, Tayyip'e yok' pankartı astıkları gerekçesiyle haklarında cumhurbaşkanına hakaret davası açılan 3 üniversite öğrencisi hakkında karar çıktı. Hakim, hakaret unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraat kararı verdi.
Ege Üniversitesindeki çay zamlarını protesto etmek amacıyla İlyas Salman ve Şener Şen’in başrollerini paylaştığı Çiçek Abbas filminden esinlenerek, üniversite bahçesine “Herkese benden çay, Tayyip’e yok” yazılı pankart astıkları iddia edilerek “Cumhurbaşkanına hakaretten” dava açılan 3 üniversite öğrencisinin üçüncü duruşmasında mahkeme karar verdi.
İzmir Adliyesi 30. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya, üniversite öğrencilerinin avukatları katıldı. Hakim Mustafa Ali Çakır, ortada herhangi bir karar olmaksızın, yargılamanının aleniliği ilkesini çiğneyerek, basını duruşmaya sokmadı. Hakim Çakır'ın bu kararına avukatlar da tepki gösterdi.
'SUÇ UNSURU OLMAYACAK KADAR AÇIK'
Duruşmada ilk olarak avukatlar müvekkilerinin beraatlerini istedi. Avukatlar Şule Arslan Hızal, dosyada tek delil olarak gösterilen polis tutanaklarında hiç bir eşgal bildirilmediğini, görüntü kaydı ve fotoğraf olmadığını belirtti. Herhangi bir yakalama emri ya da başka bir işlem yapılmadığını da ekleyen Hızal "İçeriği suç unsuru oluşturmayacak kadar açıktır. Ülkede korku imparatorluğu oluşturulmaya çalışılmaktadır. Neyse ki Anayasa, yasalar, uluslararası sözleşmeler hala yürürlükte. O nedenle ifade özgürlüğü denen kıymetli kavram üzerinde durmak gerek" dedi.
'Hırsız', 'Katil', 'Diktatör' sözleri ile ilgili açılan davalardan dolayı beraat kararlarını da mahkemeye sunan Hızal şunları da söyledi "Avrupa Konseyi Parlementer Meclisi (AKPM) talebi üzerine hazırlanan Venedik Komisyonu uzmanları tarafından raporda 'Katil', 'Hırsız' ve 'Diktatör' gibi terimlerin toplumsal tartışma kapsamında ele alınması gerektiği ifade ediliyor" dedi.
'ERDOĞAN 4 BİN TL'LİK BEYAZ ÇAY İÇİYOR'
Cumhurbaşkanı'na hakaret davaları arasında en ilgincinin bu dava olduğunu da vurgulayan Hızal "Bir grup öğrenci Tayyip'e çay vermek istememiş. Vermek zorundalar mı? Üstelik basına yansıdığı kadarıyla Tayyip Erdoğan bol bol 'beyaz Rize çayı' içiyormuş. Beyaz çayın kilosu da 4 bin TL imiş. Görünen o ki öğrencilerin yaptığı çayı Recep Tayyip Erdoğan'ın içmesi zaten mümkün değil. O halde neyin davasını görüyoruz. Hakaret bunun neresinde" dedi.
'AİHM'İN BENZER KARARLARI VAR'
Avukatlardan Emre Durukan da dosya yer alan tutunakların tek başına yeterli delil olmadığını ifade ederek "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin ifade özgürlüğünün inciti, şok edici, rahatsız edici ifadeleri de kapsadığı yönünde bir çok kararı bulunmaktadır. Yine AİHM bir çok kararında siyasi kimliğe sahip kişilerin diğer kişilere göre daha çok ve daha sert eleştirilere maruz kalmasının kaçınılmaz olduğu ve siyasi kimliğe sahip kişilerin bu durumda daha toleranslı olması gerektiği yönünde kararları bulunmaktadır" dedi.
'SUÇ UNSURLARI OLUŞMAMIŞ'
Avukatların savunmalarından sonra ara veren mahkeme kararını açıkladı. Kararda "Dosya incelendi. Araştırılacak başka husus kalmadığı anlaşıldı. Sanıkların üzerlerine atılı Cumhurbaşkanına alelanen hakaret suçunun unsurları yönünden oluşmadığı anlaşıldığından CMK. 223/2-1-a madde uyarınca beratine karar verildi" ifadeleri yer aldı.
DAVANIN MASRAFLARI MALİYE'DEN
Öte yandan davanın masrafları da maliye hazinesinden çıktı. Mahkeme kararında avukatlık ücretlerinin maliye hazinesinden alınaraka sanıklara verilmesine karar verdi. Avukatlar da kararı duruşma sonrası çay içerek kutladı.
BALONA “HIRSIZ KATİL ERDOĞAN” YAZAN ÖĞRENCİYE HAPİS
Öte yandan başka bir Cumhurbaşkanı'na hakaret davasında üniversite öğrencisine hapis cezası çıktı. Ege Üniversitesi Deri Mühendisliği ikinci sınıf öğrencisi Emine Akbaba da, bir yıl önce Soma Maden Faciasını ve 17-25 Aralık'ı protoste etmek için kampüste elinde 'Hırsız katil Erdoğan' yazan balon taşıdığı ve başına taktığı 'Adalet' istiyoruz bareti ile giridği için hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret “ suçundan açılan davada 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı. Hakim, sanığın sabıkasız oluşundan dolayı cezasıını 5 yıl süre ile hükmün açıklanamasını geri bıraktı.