Karaman'da tek gündem istismar ve Ensar: İstismara bakışı iktidara yakınlık belirliyor
Muhabirimiz Burak Şefkat, Ensar Vakfı bünyesindeki çocuk istismarı skandalının yaşandığı Karaman’da yurttaşlarla görüştü.
Burak ŞEFKAT
Karaman
Karaman’da Ensar Vakfına ait yurtlarda kalan çocuklara cinsel istismar skandalının ortaya çıkmasının ardından Karaman’ın gündemi de bu olayla sarsılmış durumda. Karaman’da iktidar politikalarını eleştiren yurttaşlar cinsel istismarda bulunan öğretmenin ve vakfın cezalandırılmasını isterken, kendini iktidara yakın olarak tanımlayan yurttaşlar ise konunun Ensar Vakfını yıpratmak için bu kadar gündemde tutulduğunu iddia ediyor. Kentte bu olaya dair yaklaşımı vatandaşların politik fikirleri belirliyor.
Karaman’da Ensar Vakfı ve Karaman Anadolu İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği (KAİMDER) yurtlarında kalan çocuklara Öğretmen Muharrem B.’nin cinsel istismarda bulunması olayının ortaya çıkması Türkiye gündemini sarstı. Olayın ardından Karaman’a doğru otobüsle yola çıktık. Karaman’a yaklaştıkça otobüs hareketlendi. Otobüste, neredeyse her yolcu Ensar Vakfına bağlı evlerde yaşanan cinsel istismar skandalını konuşmaya başladı. Konuşmalarda, “Vakfa zarar vermek için yaşananların bir kurgu olduğunu” düşünenler yoğunluktaydı. Bir kısım yolcu ise “Zaten geçmişte de böyle şeyler oluyordu” diyordu. Sayıları üç beş kişiyi geçmeyen bir yolcu grubu ise bu fikirlere öfkeyle yaklaşıp, cinsel istismar skandalına ve Ensar Vakfına tepki gösteriyordu.
Otobüste yaşanan tartışmaların ardından “Acaba kent ahalisi bu konuda ne düşünüyor?” diye iç geçirmeye başlamıştık ki; yolculuğumuz sona erdi. Artık Karaman’daydık. Önce klasik bir kent turu yaptık. Karamanlı öğretmen arkadaşımızın rehberliğinde kent halkıyla konuşma fırsatı yakaladık.
VAKFI SAVUNANLAR FOTOĞRAF ÇEKTİRMİYOR
Gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde vakfı ve iktidarın politikalarını eleştirenler açık bir şekilde gazetemize demeç verirken, “Cinsel istismar olayında öğretmen cezalandırılmalı ama vakfın ne suçu var?” şeklinde özetlenecek olan yaklaşıma sahip olanlar ise fotoğraf vermekten ve konuşmaktan mümkün olduğunca uzak durmaya çalıştı. Buradaki ayrımı ise; iktidara yakınlık ve uzaklık şeklinde ifade etmek mümkün.
‘KARAMANLIYIM DEMEKTEN UTANIYORUM’
Karamanlı Kevser Dinler, cinsel istismar olayına sert tepki gösterenlerden. Karaman’daki bu evlerden haberdar olmadığını belirten Dinler, “Yaşananlar iğrenç olaylar. Kabullenilebilir bir yanı yok. Bu olaydan sonra Karaman’da oturmaktan, Karamanlıyım demekten utanıyorum” şeklinde konuştu.
‘KARAMAN’A ZARAR VERİYOR BU HABERLER’
Ayşe Halat isimli yurttaş, konunun bu kadar gündemde tutulmasından rahatsızlığını dile getirdi: “Öncelikle bu işin neden bu kadar üstüne gidiliyor? Bu tarz olaylar her yerde oluyor. Karaman’a zarar veriyor artık yapılan haberler. Vakfın ne suçu var ki! Bu vakıf yıllardır burada hizmet veriyor, bir kişinin suçu herkese yıkılmamalı.”
Karaman’da cinsel istismar skandalına ciddi bir tepki verilmediğini söyleyen Selma Ak da, “Karaman halkının büyük bir bölümü iktidara çok yakın. Durum ne olursa olsun iktidar korkusundan sokağa çıkamıyorlar. Ayrıca bu tecavüz olayının, bu vakfın kurulduğundan beri yaşandığını düşünüyorum” dedi.
Fadime Tunç da yaşananların Ensar Vakfı ile ilgisinin bulunmadığını ifade ederek, Aile ve Sosyal Politika Bakanı Sema Ramazanoğlu’nun söylediklerine atıf yapıyor: “Bakan Sema Ramazanoğlu bütün her şeyi anlattı, yani o cani hak ettiği kadar cezayı alacak ama bu durumun ne Karaman’la ne de vakıfla ilgisi bulunmuyor. Bunu böyle yazın sakın çarpıtmayın.”
Karaman’da 10 erkek öğrenciye cinsel istismarda bulunmaktan 600 yıla yakın hapsi istenen Öğretmen Muharrem B’nin iddianamesinde olayın 3 yıl sürdüğü ortaya çıkmıştı.
‘YETKİLİLERİN BİLMEMESİ İMKANSIZ’
Karaman Polis Emeklileri Derneği Başkanı Halil Yalçın: Konudan idareci ve yetkililerin mutlaka haberi vardır. Ben emekli polis memuru ve bu işlerde görev almış biri olarak söylüyorum. Yaşanan bu iğrenç olayın tek başına işlenmesi mümkün değil. Müşterek bir ilişki olmazsa bu olay çoktan açığa çıkardı. İdari sorumluların, Milli Eğitim Müdürünün derhal ifadesinin alınması gerekiyor. Bir değil, iki değil onlarca çocuktan bahsediyoruz. Birileri bu durumdan normalde mutlaka şüphelenirdi. Tabii bir de Bakan Sema Ramazanoğlu’nun bir defadan bir şey olmaz demesi durumu var. Çok açık bir şekilde söylüyorum, bir kere de istifa etsin. Ne de olsa bir kereden bir şey olmaz.
BES Temsilcisi Ahmet Baştuğ: Kentimizde çok yaygın bir şekilde ‘Vakfın bir suçu yok’ düşüncesi hakim. İşyerlerimizde sessizlik var. Herkes susmuş durumda. İktidara yakın olan çalışanların ağzını bıçak açmıyor, açsa da bakanın söylediklerinden farklı bir şey söylemiyor. Duygularımızı kaybetmiş durumdayız. Bu olayda en fazla siyasi rant devşiren AKP’nin kendisidir. Bizler suçu olan herkesin yargılanmasını talep ederken, iktidar sadece tek bir kişiyi yargılamakta kararlı. Çünkü vakıfla aralarında siyasi bir bağ var.
Eğit Der üyesi Karaman Erdoğan: Bir erkek ve öğretmen emeklisi olarak yaşananlardan utanıyorum. Bizi insanlığımızdan utandırdılar. Bakan açıklama yapmış, vakfın suçu yok diye. Ya arkadaş sen savcı mısın, hakim misin, nereden biliyorsun suçları olmadıklarını?
CHP Gençlik Kolları Başkanı Yusuf Baştuğ: Bakan Sema Ramazanoğlu’ya sesleniyorum. ‘İktidarın Ensar Vakfıyla olan ilişkisi nedir? Bu evler denetlenmiyor. Vakfın iktidar ve Cumhurbaşkanıyla yakın ilişkisi var ve bu durum açık bir yargılamanın önünde engel teşkil ediyor.