Memleketi bir de genç işçilerden dinleyin

Adnan KARATAŞ
Deniz ÖNDEŞ
Adana

Geçtiğimiz yıl Temmuz ayından itibaren Türkiye, çok da alışık olmadığımız bir hal almaya devam ediyor. Kürt illerinde başlayan çatışmalı süreç giderek daha da artmaya ve son 5 ayda 3 kez başkentte olmak üzere batıda da bombaların patladığı bir hal almaya başladı. Yine bu zamanlar içerisinde görüyoruz ki, işçiler için çalışma koşulları daha da ağırlaşmaya başlıyor ve kıdem tazminatının kaldırılması, kiralık işçilik yasa tasarıları meclise geliyor. Tüm bu yaşananlarla birlikte memlekette yaşayan herkes “Türkiye nereye gidiyor?” sorusunu daha da çok sormaya başladı.  Bizler de bu gidişatı Adana Metal Sanayi Sitesi’nde çalışan genç işçilerle konuştuk. Konuştuğumuz genç işçiler bir an önce savaş politikalarının bitmesini istediklerinin altını çizdi.

KOLTUK SEVDASI MI SAVAŞLARIN SEBEBİ?
İlk olarak Samet Aydoğdu ile konuşuyoruz. Samet 19 yaşında. Günde 8-10 saat arası çalışıp aylık 1400 TL gelirinin olduğunu söylüyor. Bölgede yaşanan savaştan dolayı şikayetçi. Savaşın ülke genelini etkilediğini, ülkeyi en az 10 yıl geri iteceğini ve savaşın işsizliğe yol açacağını söylüyor. Kurtuluş Savaşı’nda Türklerle Kürtlerin beraber savaşırken eşit olduğunu şimdi neden ayrıştırıldığını soruyor. Bütün bu savaşların nedeninin koltuk sevdası olduğunu ve Cumhurbaşkanı’nın anayasanın önünde yemin etmesine rağmen anayasayı tanımamasının diktatörlüğün göstergesi olduğunu söylüyor. Savaştan dolayı her gün bir yerde bomba patlıyor. Patlayan bombalardan dolayı tedirgin olduğunu söyleyen Samet; “Neden bizim fikrimiz sorulmuyor biz bu ülkenin vatandaşı değil miyiz?” diyor.
TEK BİR ÇÖZÜM VAR
Metal Sanayi Sitesi’nde işçi olan İnan Tuncer 23 yaşında. Günde 8-10 saat arası çalıştığını aylık 1500 TL gelirinin olduğunu söylüyor. İnan geçenlerde Cizre ve Silopi’ye gitmiş. Her yerde arama olduğunu dakika başı sokaklardan panzer, toma ve tankların geçildiğini, yolda gezerken her yerde PÖH ve JÖH’lerin olduğunu söylüyor. Güvenlik güçlerinin yaşlarının 20-22 arası olduğu dikkatini çekmiş; “İnsanlık dışı uygulamalara tanık oldum, medyaya yansıtılanlarla hiçbirinin alakası olmadığını ve Suriye’ den hiçbir farkı olmadığını gördüm orada.” Diyor. Bu savaşın durması için bir an önce çözüm masasının kurulması ve Erdoğan’ın istifa etmesi gerektiğini söyleyen İnan; “Türkiye’de yoğun bir yoksulluk var. İşsizlik katlanarak artıyor. Yaşanan yoksullukların sebebi Erdoğan’dır. Bu sorunların tek çözümü barış ve kardeşlikten geçiyor.” Diyerek sözlerini tamamlıyor.
GENÇ BİR İŞÇİ OLARAK...
Metal Sanayi Sitesi’nde işçi olan bir başka arkadaşımız 20 yaşındami Serhat Timur. Yaşadığı evde 7 kişi varmış ve sadece abisiyle Serhat çalışıyormuş. Son döneme ilişkin düşüncelerini; “Hükümet Kürtleri korkuttuğunu sanıyordu ama karşısında direnişi görünce halkın iktidardan korkmadığını gördü. Savaşın bitmesi için çözüm sürecinin başlamasını istiyorum. Genç bir işçi olarak alanlarda ve meydanlarda barış talebimizi yükseltmeliyiz. Patlayan bombalar Türkiye’de herkesin canını yakıyor, bu savaş bitmezse herkesin canı yanmaya devam edecek. Her şeye rağmen barış artık gelmeli.” Şeklinde aktarıyor.
MESLEK LİSELİ STAJYER ÖĞRENCİLER İŞSİZLİKTEN KORKUYOR!
Metal sanayi sitesinde gezintimiz sona ererken konuştuğumuz stajyen öğrencilerden bahsetmeden geçmek olmaz. Musa Horoz ve Ali Duman okul başladığından beri staj yapıyorlarmış burada. Aylık gelirleri 500-600 TL arasındaymış. Meslek liseli gençler savaşın işsizliği doğurduğunu mezun olduktan sonra iş bulamayacaklarının endişesini taşıyorlar.  Meslek liseli arkadaşlarımız savaş politikalarının son bulmasını, silahların susmasını, hayatın normale dönmesini istiyorlar.