Petrolde özelleştirme hazırlığına tepki
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın geçtiğimiz günlerde açıkladığı petrol kanununda yapılacak değişikliğe Petrol-İş Sendikasından tepki geldi.Bakanlar Kurulunda imzaya açılan yeni kanun tasarısı ile mevcut Petrol Kanununun 40’a yakın maddesinde değişiklik öngörülüyor. Yeni Petrol Kanunu Tasarısı
Bakanlar Kurulunda imzaya açılan yeni kanun tasarısı ile mevcut Petrol Kanununun 40’a yakın maddesinde değişiklik öngörülüyor. Yeni Petrol Kanunu Tasarısı ile petrol arama ruhsatlarının verilmesinde yeni bir sistem getirileceği belirtilmekte, petrol sektöründe yerli ve yabancı sermayenin önünün açılması ve yatırımların artmasının hedeflendiği iddia edilmektedir.
KAMUOYUNDAN GİZLENİYOR
Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, yaptığı açıklamada, “Geçtiğimiz yüzyıldan beri stratejik bir nitelik kazanan ve ekonomik gelişmenin de tetikleyicisi olan petrol sektörünü yeniden şekillendirecek böyle bir kanun tasarısının, kamuoyu ile paylaşılmadan Bakanlar Kuruluna getirilmesi dikkat çekicidir. Günümüzde ekonomik ve siyasi krizlerin nedeni, uluslararası siyasetin de önemli bir aracı haline gelen petrol ile ilgili düzenlemelerin, kapalı kapılar ardında, kamuoyundan gizlenerek gerçekleştirilmesi kabul edilemez” dedi. “Basına yansıyan açıklamalar, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nı (TPAO) zayıflatacak, yabancı petrol tekellerine yeni çıkarlar sağlayacak ve sektörde direksiyonu özel sermayeye verecek düzenlemeler içerdiğini göstermektedir” diyen Öztaşkın, 2007 yılında yine AKP hükümetinin hazırlamış olduğu petrol kanununun da bu kaygıyı arttırdığını dile getirdi.
KIRMIZI ÇİZGİLER
Petrol-İş Sendikasının, petrol sektöründe yapılacak düzenlemelerde kırmızı çizgilerini Öztaşkın şöyle ifade etti:
“Petrol kaynaklarımızın aranması, geliştirilmesi ve üretilmesinin ulusal çıkarlara uygun olması ölçütü korunmalıdır. Ülkemizde üretilen ham petrolün ülke güvenliği ve yurtiçi tüketim için gerekli bölümünün ayrılması koşulu kaldırılmamalıdır.
Devletin petrol üretiminden aldığı pay düşürülmemelidir. Sektörde yabancı devlet ve şirketlerin etkisini arttıracak düzenlemelerden kaçınılmalıdır. Devlet şirketimiz TPAO’ya petrol ile ilgili izin, arama ve işletme ruhsatlarında tanınan öncelikler kaldırılamaz.
TPAO’nun teşkilat kanununda değişiklik yapılmasını ve halka arz yoluyla özelleştirilmesini de gündemine almış olan AKP Hükümeti, Bakanlar Kurulu’nda imzaya açtığı yeni Petrol Kanunu Tasarısı’nda sektörde devlet kontrolünün yitirilmesine neden olacak her türlü düzenlemeden uzak durmalıdır. (İstanbul/EVRENSEL)
2007 YILINDAKİ YASADA NELER VARDI?
AKP hükümeti, daha önce de, 6326 Sayılı Petrol Kanunu’nun yerine 5574 Sayılı Türk Petrol Kanunu’nu gündeme getirmişti. Kamuoyunun, demokratik kitle örgütlerinin, sendikaların tepkilerine rağmen 17 Ocak 2007 tarihinde TBMM’de kabul edilen Türk Petrol Kanunu, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto edilmişti. AKP hükümetinin 2007 yılında yasalaştırmaya çalıştığı Türk Petrol Kanunu ile ilgili bilgi veren Öztaşkın şunları söyledi:
“Ülkemizde üretilen ham petrolün, en az yüzde 60’ının ulusal güvenlik ve ülke ihtiyacı olarak ayrılması şartı kaldırılmıştı. Yabancı petrol tekellerine ülkemizde üretilen ham petrolün tamamını ihraç edebilme olanağı sağlanmak istenmişti. Devletin üretilen ham petrolden aldığı yüzde 12.5 pay, kademelendirilerek yüzde 2’ye kadar düşürülmüştü, ilave ve teşviklerle bu payın sıfırlanması öngörülmüştü.
“Mevcut kanundaki, yabancı devletlerin doğrudan ya da dolaylı olarak yönetiminde etkili oldukları petrol şirketlerinin petrol faaliyetlerinde bulunamayacakları, taşınır veya taşınmaz mal edinemeyecekleri, tesis kuramayacakları hükmü kaldırılmıştı. “Petrol ile ilgili, izin, arama ve işletme ruhsatnamesi alma hakkı devlet adına Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’na (TPAO) aittir” hükmü iptal edilmek istenmiş, TPAO zayıflatılmak istenmişti.”
ARJANTİN’DE KAMULAŞTIRILDI
Son olarak, özelleştirmelerin yıkıcı sonuçlarından en fazla zarar gören ülkelerden birisi olan Arjantin’de Devlet Başkanı Cristina Fernández de Kirchner, İspanyol Repsol tarafından satın alınan eski milli petrol şirketi YPF’nin yeniden kamulaştırılacağını açıklamıştı. İspanya hükümetinin tepkisine rağmen, Arjantin hükümeti YPF’yi kamulaştırdı. Hükümet YPF’nin yönetimini devralarak, şirketin CEO’su Sebastian Eskenazi’yi görevinden aldı ve yerine Planlama Bakanı Julio De Vido’yu getirdi.