Hakan Güneş: Türkiye verilen şansta başarılı olamadı
QSD’nin Rakka ve Menbic operasyonları ve Türkiye’nin tutumunu Yrd. Doç. Dr. Hakan Güneş değerlendirdi.
Yasin KOBULAN
Sadiye ESER
Suriye’de Demokratik Suriye Güçlerinin (QSD) bir yandan IŞİD’in merkezi Rakka’ya yönelik operasyonu devam ederken, diğer yandan Menbic’e doğru ilerleyiş sürüyor. QSD’nin Rakka ve Menbic operasyonları ve Türkiye’nin tutumunu İstanbul Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hakan Güneş değerlendirdi.
Suriye politikalarının son 5 yılda bir çok evreden geçtiğini dile getiren Güneş, Eylül 2015’te Rusya’nın Suriye’ye girmesiyle birlikte durumun başka bir evreye girdiğini söyledi. ABD’nin Suriye’de daha tutarlı ve süreklilik arz eden bir politika izlediğini dile getiren Güneş, “Rusya’yı Suriye’ye davet etmediği ancak Rusya ile anlaştığı ortada. IŞİD’in devre dışı bırakılması, küçültülmesi ve mümkünse yok edilmesi konusunda kararlılar. Neden kararlılar? Çünkü bölgede çok büyük bir güvensizlik arz ediyorlar, bir de diğer İslamcı örgütlerden farklı olarak hatta kısmen de el-Kaide’nin Suriye kolundan farklı olarak Suriye ve Irak dışında da batı hedeflerine yöneliyorlar. Bu tehdit nedeniyle kararlılar” dedi.
ABD’nin Türkiye ile ilişkilerini zora sokacak bir boyuta vardırmadan PYD ve Suriye Demokratik Güçleri’nin desteklenmesi politikasına giderek ağırlık verdiğini vurgulayan Güneş, şunları aktardı: “Ama unutmayalım bir şans daha verildi Türkiye’ye İŞID ile mücadele için. Bu da nisan başında gerçekleşti. Tel Rifat’ta rejimin geldiği aşamayı hatırlayalım. Mart sonunda kuzeyden bir koridor açılması planı uygulanmaya çalışıldı. Fakat Türkiye’nin desteklediği güçler, Türkiye’nin lojistik desteğine rağmen başarılı olamadılar yahut başarılı olmak istemediler. Büyük olasılıkla başarılı olamadılar. Çünkü İslamcıların, cihatçıların daha radikal cihatçılarla savaşması kolay olmuyor. Başka sahalarda da bu böyle gerçekleşti.”
Suriye’de IŞİD’e karşı etkili bir muhalefet ve etkili bir güç oluşturmanın yolunun PYD’nin merkezinde bulunduğu Suriye Demokratik Güçlerinden geçtiğini kaydeden Güneş, “Sahadaki gücüyle ilgili bir durum bu. Türkiye’nin itirazları da bu süre zarfında çeşitli şekillerde tatmin edilmeye çalışıldı. PYD’ye yapılan askeri desteğin belirli sınırlar içerisinde olduğu ve Türkiye içersinde PYD ile irtibatlı Kürt hareketinin askeri kanadının Türkiye içerisinde bu silahları kullanmayacağı, zaten bu türden silahların verilmeyeceği yönünde teminatlar düzenli olarak Türk tarafından iletiliyor. Doğrusunu isterseniz buna da uygun davranılıyor. Yani PYD ve Suriye Demokratik Güçlerine mühimmat veriliyor ama stratejik ve kilit silahlar verilmiyor” diye belirtti.
‘IŞİD RAKKA SINIRLARINA HAPSEDİLECEK’
Güneş, Rakka ve Menbic operasyonunda Suriye Demokratik Güçleri öncülüğünde gerçekleşmesinin bu konudaki tek gerçekçi alternatifin bu güçler olmasından kaynaklandığını söyledi. Koalisyon tarafından verilen desteğin Suriye’deki diğer güçler tarafından kullanılmadığını kaydeden Güneş, şunları aktardı: “Başka planları ve başka çıkarları gözettiler. PYD ise bu konuda net bir tutum sahibi. Ve artık gelinen aşamada tartışmalı bir konu ama 30 bin civarında bir silahlı güçten bahsediliyor. Bu da çok ciddi bir rakam. Arap güçler ve daha ılımlı güçler katılmaya başladı. Bu gelişmeler olduğundan bu yaz sonunda Rakka sınırlarına dayanacak gibi. IŞİD’i daraltacak, belki bitirmesi çok iddialı olur, Rakka sınırlarına hapsedecek.”
‘MENBİC OPERASYONU TÜRKİYE’YE BİR UYARI’
Güneş, Türkiye’nin özellikle Azez-Cerablus hattında olmak üzere Suriye politikasını, “Hep arada durup, şans peşinde gitmeye çalıştı” sözleri ile yorumladı. Türkiye’ye Azez-Cerablus hattında koridor açılmasının önünün sürekli açık tutulduğunu söyleyen Güneş, “Öyle görülüyor ki Rakka’ya üç koldan yapılan operasyonun yanı sıra hareketlenmiş olan Menbic operasyonu artık kuzeyde koridor oluşturma ihtimalini zorlaştırıyor. Bunu aslında 2 -3 hafta içerisinde göreceğiz. Bu bir mesaj taşıyor bence. Türkiye’ye ‘Bu koridoru oluşturmak için adam gibi çalış’ deniliyor. Menbic operasyonu Türkiye’ye bir mesaj veriyor, ‘Eğer kuzeyde bir koridor istiyorsan ve bu koridoru Kürt güçlerinin doldurmasını istemiyorsan gerçekten savaş’ diye, son uyarı bana kalırsa. Bir diğer anlamı da Türkiye son şansı da kullanmak istemediği taktirde, burası zaman içerisinde Suriye Demokrasi Güçleri tarafından doldurulacak” diye konuştu.
‘BU HÜKÜMETLE DIŞ POLİTİKADA DEĞİŞİKLİK ZOR’
Türkiye’nin dış politika değişikliğine gitmesini bir “zaruret” olarak nitelendiren Güneş, “Türkiye’yi desteleyecekleri konusu geçmişten daha şüpheli ve daha zor. Çok kredi tüketti. Ama bu hükümetle çok zor, imkansız demiyorum” değerlendirmesinde bulundu. (İstanbul/DİHA)