Liselilerin isyanına Eskişehir'den de 4 lise katıldı
Türkiye’nin köklü liselerinin eğitimde gericileşme ve baskıcı politikalara karşı başlattığı eylemlere Eskişehir’den 4 lise destek verdi.

İLGİLİ HABERLER

Erdoğan: Liseleri, üniversiteleri tahrik ediyorlar

Bildiri yayımlayan liseyi TEM bastı
Eskişehir’deki Kılıçoğlu Anadolu Lisesi, Seyitgazi Sağlık Meslek Lisesi, ETİ Soyal Bilimler Lisesi ve Salih Zeki Anadolu Lisesinin öğrencileri ayrı ayrı bildiri yayımladı.
Öğrencilerin yayımladıkları bildirilerde şu ifadeler kullanıldı: “Okullarımızda günbegün dayatılan gerici, antibilimsel, eğitime karşı laikliği, bilimi, dayanışmacı eğitimi savunmanın zorlaştığı, zorlaştırıldığı bu dönemde bu isyan bizler için çok büyük bir umuttur. Velileri, öğrencileri, vicdanıyla hareket eden herkesi biz liselilerin açtığı yolda destek vermeye çağırıyoruz.”
‘İSYANIMIZ BİR LİSELİ FİKRİDİR’
Liseliler bildiride, liselerde yaşanan sorunların iktidar kaynaklı olduğunu ve bu nedenle liselerin de ortak olduğunu ifade ederek, “Cinsiyet ayrımından yandaş idare baskılarına; piyasacı, niteliksiz, içi boşaltılmış köhne eğitim sisteminden; gerici, zorba sisteme kadar tüm sorunlarımız ortak. Gezi’nin bize verdiği umutla isyanımız bir liseli fikridir” dedi.
SERUMLARI BİR SANİYE OLSUN BIRAKABİLMEK
Seyitgazi Sağlık Meslek Lisesi Öğrencileri de yaşadıkları sorunları da şu şekilde sıraladı: Okulda büyük bir rekabete sokulan, 9. sınıf olduğu için sayın öğretmenlerimiz tarafından ezilen, bölümlerin kaldırılması üzerine onların deyimiyle ‘Boşu boşuna bu okula gelen’ sosyal etkinliklerden uzaklaştırılan, yapılan tek tük etkinlikte sırf görüşü yüzünden bazı sanatçıların şarkılarını söyleyemeyen, okullardaki gerici eğitimi, laiklik karşıtı düşünceleri olur da yüksek makamdaki kişilerin kulağına gider diye kendi arasında bile olsa tartışamayan, hasta bakıcı olursunuz en fazla diyerek dalga geçilen, hemcinsi olmayan bir arkadaşıyla yan yana göründüğünde çeşitli hakaretlere uğrayıp ceza alan, temel derslerden uzak olduğu için üniversite sınavında barajı zor geçen, en güzel zamanlarını memur olmak için bir sınava çalışmakla geçiren fakat yüksek makamda dayısı olmadığı için atanamayan insanlarız. Bizler zorla mescide sokularak namaz kılmak ve kılmadığımızda o dersten kalmak, ebelik sınıfını seçen erkek öğrenciler olarak alay konusu olmak, karşı cinsten bir arkadaşımızla merdivenlerden inerken öğretmenlerimizin bakışlarına maruz kalmak, sağlık meslek lisesi okuduğumuz için edebiyattan tiyatrodan uzak bırakılmak istemiyoruz. Ellerimizdeki serumları bir saniye olsun bırakabilmek, şiir okuyan, tiyatro yapan insanlar olmak istiyoruz, Kadın arkadaşlarımızın da sedye taşıyabileceğinin bilindiği, erkek arkadaşların hemşire hanım diye çağırılmadığı bir okul istiyoruz.”
NÂZIM'IN DİZELERİYLE SESLENDİLER
Eskişehir Eti Sosyal Bilimler Lisesi öğrencileri tarafından yayınlanan bildiride ise şu ifadeler kullanıldı: "Biz Eskişehir Eti Sosyal Bilimler Lisesi öğrencileri olarak ülkemizin genelinde yayılan gerici karşıtı mücadeleyi bir adım ileri taşımayı istiyoruz.Okulumuz genel olarak bu ülkeye hukukçu, politikacı yetiştirmek vizyonuyla kurulmuş bir okul.Ne yazık ki okulumuzdaki öğrenciler her türlü hukuksuz söylemlere, baskılara ve mobbinge maruz kalıyor.Her türlü şiddete boyun eğmek zorunda bırakılıyor.Kendi siyasi görüşleri ve düşünceleri dışındaki tüm fikirlere kapalı müdür ve öğretmenler tarafından dindar, kindar, bilimden bihaber, dogmatik fikirlerle beyni doldurulmuş bir nesil yetiştirmek isteniyor.Karanlığa karşı aydınlık isteyen arkadaşlarımız her türlü cezalara maruz kalıyor.Yeri geliyor uzaklaştırma cezası alıyor, eğitimden uzaklaştırmayla karşı karşıya kalıyor.Bu da yetmiyor sürekli belirli öğretmenler ve müdür yardımcıları tarafından rencide ediliyorlar.Her hareketleri takip ediliyor.Okulumuzda etek giydi küpe taktı diye öğrenciler dışlanıyor, çoğu zaman ağıza alınmayacak benzetmelerle karşı karşıya bırakılıyor.Okulumuzda kıyafet konusunda serbest kıyafet uygulaması uygulanmakta.Buna rağmen bu serbestlikten daha çok türban takan arkadaşlarımız yararlanıyor.Bizim en ufak takımız, şapkamız bile öğretmenlerimizi, müdürümüzü ve müdür yardımcılarımızı rahatsız ediyor.Oysaki onların bize vermesi gereken eğitimdir.Kendi dini ve siyasi görüşlerine bağlı olarak kıyafetlerimize olan bir baskı değil!Okulumuzdaki bu tip uygulamaların ülkemizin en temel ilkelerinden olan laiklik ve çağdaşlığa aykırı olduğunu düşünüyoruz.İşte bu sebeplerden yaptıkları her türlü baskı ve şiddet bizleri yıldıramayacak.Güzel günler için, özgür günler için, herkesin fikrini serbestçe ifade edebildiği bir ortam için her türlü uğraşlarımız devam edecektir.Bu kanlı karanlık düzeni ters yüz edeceğiz diyor, okulumuzun vizyonu doğrultusunda laik, bilimsel ve çağdaş; Atatürk'ün bize kurduğu ülkeye bıraktığı doğrultuda bir eğitim istiyoruz. Biz gökyüzünün renkleriyiz,eksilmeyiz,ayrılmayız.Bizi birbirimizden ayırmak isteyenlere boyun eğmeyeceğiz.Her karanlığa bir kandil olmak isteyen sosyal bilimciler olarak,bize derslerde ve okulda uygulanan baskıyı kınıyoruz.Ama biz sadece kınamakla yetinmeyip,baş kaldırıyoruz.Bu zulüm saltanatına son vereceğiz.Okullardaki aydınlığı geleceği biz başlatacağız.Gelin,siz de bize bir omuz verin!
Onlar ümidin düşmanıdır, sevgilim
Akar suyun,
Meyve çağında ağacın,
Serpilip gerilen ağacın düşmanı.
Çünkü ölüm vurdu damgasını alınlarına:
-çürüyen diş, dökülen et-,
Bir daha geri dönmemek üzre yıkılıp gideceklerdir.
Nâzım Hikmet" (HABER MERKEZİ)
Evrensel'i Takip Et