Veliler: Çocuklarımız karanlık rüyaların figüranı değildir

Cağaloğlu Anadolu Lisesi öğrencilerinin Nâzım Hikmet’in "Ben yanmasam sen yanmasan biz yapmasak, nasıl  çıkar karanlıklar aydınlığa" dizeleriyle biten çağrısına velilerden destek geldi.

Sabah saatlerinde toplanan veliler okul idaresi tarafından okula alınmadı. Karanlığa karşı beyaz tişört giyen veliler bu beyaz tişörtler gerekçe gösterilerek okula alınmak istenmedi.

İtirazlar ve tepkiler sonuçunda okula alınan veliler okul idaresi tarafından çağrılan sivil polislerle karşı karşıya getirildi.

Gazetemize konuşan okul velileri, "Karne töreni çok erken saate alınarak engellenmek istendik. Okul idaresi tarafinda çağrılan polis eşliğinde çocuklarımızın karnelerini aldık. Sabah saatlerinde törene katılmak için geldiğimizde okulun güvenliği tarafından içeri alınmadık. Okul müdürü Fatih İlçe Emniyet Müdürlüğüne resmi bir yazı göndererek bizim burada çocuklarımıza destek olmamızı engellediler. Çok basit gerekçelerle önlerimize polis çıkararak bizi korkutup, sindirmeye çalışıyorlar. Amacımız karne gününde siyah kurdelelerimiz ve beyaz tişörtlerimizle karanlığa karşı sessizce tepkimizi göstermekti. Ancak okul idaresi ve polis tarafından engellendik" diye konuştu.

Polis engellemesiyle karşılaşan veliler basın açıklaması yapamadı. Dağıtılan basın metninde şu ifadeler yer aldı: "Bildiğiniz gibi günlerdir Türkiye’nin dört bir yanından, liseli çocuklarımızın isyan ve çığlıklarını içeren bildiriler düşüyor gündemimize. Bizler bugün buraya anneler ve babalar olarak geldik.
Türkiye Cumhuriyetinin duyarlı, geleceğine ve çocuklarına sahip çıkan bireyleri olarak, geleceğimizi ortaçağ karanlığına sürüklemek isteyen eğitim politikalarına karşı hep birlikte ses vermek için geldik. Laik, bilimsel, çağdaş, eşitlikçi, demokratik ve özgür bir eğitim.
Her seferinde bir öncekini aratan ve sürekli değişen, gerici eğitim politikalarına itirazımız var. Türkiye’nin imama değil, adalete ve hukukçuya ihtiyacı var. Liselerimizdeki imam hatipleşmeye itirazımız var. Proje okul uygulaması, liyakati olmayan idareci ve öğretmenlerin, kapasitesi çok yüksek öğrenciler karşısında yetersizliği sonucunu doğurmuştur. Yetkin öğretmenlerimiz tek tek okullarından uzaklaştırılmaktadır. Proje okullara ve ideolojik kadrolaşmaya itirazımız var.
Laik eğitim sınırlarının adım adım aşılmasına itirazımız var.
Bizim çocuklarımız, kimsenin karanlık rüyalarının figüranı değildir.
Ne bizler, ne de çocuklarımız, bizlere biçilen bağnaz elbiseyi giymeyeceğiz.
Bizler, dindar ve kindar nesiller değil,
Ahlaklı, erdemli, bilgili, vatansever, özgür ve barışçı nesiller yetiştirmek istiyoruz.
Din, dil, ırk ve cinsiyet ayrımı gözetmeyen nesiller yetiştirmek istiyoruz.
Toplumun tüm dinamiklerini, çocuklarımıza ve geleceğimize sahip çıkmaya çağırıyoruz.
Buradayız, beraberiz, çoğalıyoruz.Bundan sonra da veliler olarak okulda, sokakta, alanlardayız. Amacımız çocuklarımızın önüne geçmek değil, onlardan öğrenerek, onları izlemektir. Bugün veliler olarak, okulumuzun bahçesinde, yakamızda siyah kurdelemizle çocuklarımızın arkasında kenetlenerek, sessiz bir duruş göstereceğiz. Bir kez daha söylüyoruz;
Yılmadan, yorulmadan, çocuklarımızın YOLUNDAYIZ, çocuklarımızın YANINDAYIZ." (İstanbul/EVRENSEL)