19 Haziran 2016 05:44

Katliam, yasak ve tehditlere karşı Onur Yürüyüşü

Mesele herkesle birlikte LGBT’lerin de eşit haklara sahip olduğu, herkesin haklarının ve hayatlarının korunabileceği bir yaşamın nasıl kurulacağı.

Paylaş

Mehmet TARHAN

28 Haziran 1969 gecesi Polisler New York’taki eşcinsel barı Stonewall Inn’e yine bir baskın yapar. Bu baskınlarda kulüpteki eşcinsel, biseksüel ve translar çeşitli tacizlere uğramakta, afişe edilmekte, sözlü ve fiziksel şiddete uğramakta, translar gözaltına alınmaktadır. Ama o gece bir trans bu baskılara daha fazla boyun eğmemeye karar verir ve elindeki şişeyi polislere fırlatır. Bu bir işaret fişeği olur, kısa sürede çatışma büyür, barın olduğu caddeyi doldurur çevrede yaşayan LGBT’ler. Polisler bara hapsedilmişlerdir. Ayaklanma hızla önce New York’a sonra başka kentlere yayılır. LGBT’ler artık sinerek şiddeti kabullenmek yerine açıkça, saklanmadan, kimliklerinin ifşa olmasından korkmadan mücadele etmeye karar vermiştir. 1966’da San Fransisco’daki Compton’s Cafe’de transların isyanı, Stonewall Inn’le birlikte LGBT toplumunun tamamının isyanına dönüşmüştür. 1970 yılından bu yana tüm dünyada Stonewall İsyanı’nın yıldönümünde Onur (Pride) etkinlikleri ve yürüyüşleri yapılmaya başlanır. LGBT’lerin kendi onurlarına sahip çıktıklarını ve yaftalanarak dışlanmak yerine kimlikleriyle dürüstçe ve onurla yaşama iradelerinin simgesidir Onur (Pride) Yürüyüşleri.
Türkiye’de ilk kez 1993 yılında İstanbul’da organize edilir Onur Haftası ve Onur Yürüyüşü. Ancak yürüyüş yapılamaz. Yürüyüş öncesi organizatörler gözaltına alınır, yurtdışından gelen konuklar sınırdışı edilir. Salon etkinlikleri Lambdaistanbul tarafından her yıl yapılır fakat ilk yürüyüş ancak 2003 yılında çok az kişinin katılımıyla yapılır. Yıldan yıla katılımın artar, özgürlükçü demokrat kesimlerin de desteğiyle korku duvarı aşılır ve önce binler onbinler derken, Gezi sonrası kimi kaynaklara göre 100.000’i bulan bir katılımla İstiklal Caddesi’ni gökkuşağına boyar LGBT’ler ve özgürlükçü demokrat dostları. Ta ki 2015 yılına kadar. AKP Ramazan’ı bahane ederek yürüyüşü yasakladığını ilan eder. Gün boyu polisin yoğun saldırılarıları ile yürüyüş engellenir. Saatler sonra gece bile polisin saldırısı sürmektedir. LGBT’lere görüldükleri her yerde gaz sıkılmakta, cafeler barlara bile gaz bombaları atılmaktadır. Saldırılarda iki kişi yaralanır, çok sayıda gözaltı yaşanır.
Bu yıl yine Onur Yürüyüşleri Ramazan’a denk geliyor. Daha doğrusu Hicri takvime göre belirlenen Ramazan ayı bu yıl Onur Yürüyüşlerine denk geliyor. Bugün (19 Haziran - 17:00)Trans Pride, önümüzdeki pazar (26 Haziran - 17:00) ise LGBTİ+ Onur Yürüyüşü yapılacak. Geçtiğimiz cuma günü İstanbul Valiliği yürüyüşe izin vermeyeceklerini açıkladı. Katılımcıların güvenliği ve kamu düzeni yine bahane. Katılımcıların güvenliği için onlara gaz sıkılacak kamu düzeni için de muhtemel ki İstanbul’un kalbi kamuya kapatılacak.
Trans ve LGBTİ+ Onur haftaları ve yürüyüşlerine böyle bir iklimde gidiliyor. Daha geçtiğimiz hafta Orlando’daki bir LGBT kulübünde DAİŞ’e bağlılığını açıklamış biri tarafından 49 kişi katledildi. LGBTİ Derneği Kaos GL’nin olası DAİŞ hedeflerinden olduğu istihbaratı daha kısa bir süre önce ortaya çıkmışken. Suruç’tan, Ankara Gar katliamlarından DAİŞ’e karşı emniyetin, hükümetin tavrını biliyorken. Üstelik Müslüman Anadolu Gençliği Trans Pride yürüyüşünü, Alperenler Ocağı LGBTİ+ Onur yürüyüşünü açıkça tehdit ederken, engelleyeceğini söylerken. İstihbaratın Kaos GL ile paylaşılmaması ve İstanbul Valiliği’nin yürüyüşe izin verilmeyeceğini açıklaması, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kimin yanında olduğunu açıkça gösteriyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve AKP DAİŞ ve kullanışlı çomarlarının yanında, bu net. Vatandaşlarını korumayı değil, kendi iktidarını vatandaşlardan korumayı ilke edinmiş bir iktidar partisi ve onun ele geçirdiği devletten bahsediyoruz sonuçta. LGBTİ+ Onur Haftası Komisyonu bir basın açıklamasıyla valiliğe aslolanın hak olan gösteri ve yürüyüş hakkı olduğunu hatırlatarak yasaklamayı kabullenmeyeceklerini, yürüyüşün yapılacağını açıkladı.
AKP iktidarı sokağı, aslına bakarsanız bu yolla siyaseti kendisinden olmayan herkese yasaklamaya çalışıyor. Orlando Katliamı sonrası Charlie Hebdo Katliamı sonrası olduğu gibi “İslamofobi” diye yatıp kalkanlar dini hassasiyet gerekçesiyle yürüyüş yasaklıyor. Her fırsatta sanki matah bir şeymiş gibi %99 Müslüman olduğu vurgulanan bir ülkede İslamofobi’den bahsetmenin saçmalığı bir yana, bana kalırsa İslamofobi’yi besleyen önemli kaynaklardan birisi de bu Müslüman ikiyüzlülüğü. Her fırsatta diğer inançları aşağılayanlar kendi dinlerine yönelik her cümlede ciyaklıyor. Zülfü yare dokunan ne varsa İslamofobi. Batılı (Doğudan ya da batıdan fark etmiyor) muhalif entelektüellerin desteği var ki akıllara zarar; Orlando sonrası gördük. LGBT’ler katlediliyor, daha cenazeleri morgdayken koca bir koro “Konu İslam değil, konu bireysel silahlanma” diyor. Haklılık payı var elbette fakat aynı koro 22 Mayıs’ta Meksika’nın Xalapa kentinde br gece kulübünde katledilen 5 LGBT konusundan haberdar bile değil -ki ben de Kaos GL web sitesi sayesinde haberdar oldum. Demem o ki mevzu müslümanların hassasiyetleri ya da Obama’nın bireysel silahlanma karşıtı kampanyası değil. LGBTİ’ler öldürülüyor. Nefret cinayetleriyle, katliamlarla ya da dışlanıp intihara sürüklenerek.
Mesele herkesle birlikte LGBT’lerin de eşit haklara sahip olduğu, herkesin haklarının ve hayatlarının korunabileceği bir yaşamın nasıl kurulacağı. Bunun sadece kurbanlara söylenen “Gerçek İslam bu değil, İslam barış dinidir” safsatasıyla olmayacağı aşikar. Ya da sokaklardan çekilerek olmayacağı. Haklarımızı gasp etmeye gelenleri anlamaya çalışmak, kendimizde kusur aramak yerine 1969’un o Haziran gecesinde olduğu gibi, 1970 15-16 haziranında, 2013 Haziranında olduğu gibi bir arada olmak. İlk LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’nden bu yana hiç eksik olmadı şu slogan kortejde: Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz! LGBT’lerin bu daveti baki. İşte Onur dediğimiz şey de çükten, popodan çok bununla ilgili.

* Trans Pride Haftası etkinlikleri geçti ama LGBTİ+ Onur Haftası etkinlikleri yeni başlıyor. Paneller, atölyeler ve pek çok etkinlikle dolu programa http://tr.prideistanbul.org adresinden ulaşabilirsiniz.

ÖNCEKİ HABER

Fransa’da neler oluyor?

SONRAKİ HABER

Alternatif Medya ve Direniş: NuitDebout

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa