Gençlerle darbe sohbeti
Yuvam-Akarca’nın gençleriyle yaptığımız halı saha maçı sonrası hep birlikte oturduk darbe girişimini konuştuk.
Çağıl ADIGÜZEL
Yağız SEĞMEN
Kocaeli
Türkiye son günlerde olağanüstü koşullardan geçiyor. Biz büyüklerinden “Ah ’80 darbesi ne kötüydü, bir gece de herkesi topladılar kendinize dikkat edin gençler” telkinlerini dinleyen bir kuşağız. Şimdi bu kuşak da bir darbe girişimi görmüş oldu.
Yuvam-Akarca’nın gençleriyle yaptığımız halı saha maçı sonrası hep birlikte oturduk darbe girişimini konuştuk. Meslek Yüksekokulu makine bölümünde okuyan Fırat, TRT’yi izleyince markete koşanlardan. “Direk markete koştuk. Un alan, süt alan, bira alan mı dersin. Takmayıp halı saha maçına giden bile gördüm. Benzinciler dahil kuyruklar oluştu. Ekmeği 5 TL’ye satanı gördüm. Darbenin gerçekleşmeyeceği anlaşılınca millet bakkala iade yapmaya çalışıyordu” diye o akşam yaşadıklarını anlatıyor. Darbe ile ülkede hiçbir şeyin düzelmeyeceği kanısında. Bizi saha kenarından destekleyen Taşkın, 3 yıllık Posco işçisi. Darbeden internet üzerinden haberdar olmuş. Televizyondan takip etmiş gelişmeleri. “Halk TV, imc TV, Hayatın Sesi TV bir ara kesildi. Diğer kanallar yayın yapıyordu; hatta Star’da dizi vardı!” diyor. Bu arada Fırat tekrar söze atlıyor ve o gece gelişmeleri takip etmeyi bırakıp Pokemon Go oynayıp Pikaçu yakaladığını ifade ediyor. Taşkına fabrikada nasıl tartışıldığını soruyoruz gelişmelerin. “Bizim fabrikada bu konularda konuşmak yasak” diyor. Molalarda da mı konuşulmuyor? diye soruyoruz. “Açıkçası hayır konuşulmuyor kimse tartışmıyor” diyor.
Maçın en fazla koşanlarından olan Taha meslek lisesi öğrencisi. Yaşananların kurmaca olmadığını düşünüyor. “Ak Parti’nin olmadığı dönemlere kıyasla çok daha iyi. Her yönetimin sorunları olabilir bakınca Suudi Arabistan’da bile hırsızlık yapılıyorsa bunu her ülke yapıyordur, ABD’de yapıyordur. Bunu Cumhurbaşkanı veya Başbakana yüklemek bence yanlış. Ülkemizde çok daha iyi şeyler oldu özellikle hizmet alanında. Ekonomi çok ilerledi ülkenin durumu iyi gibi. Şu an bir şikayetim yok bazı sıkıntıların olması doğaldır her zaman olacak kim geçerse geçsin hangi yönetim olursa olsun” diye özetliyor düşüncelerini. Berk ise liseden yeni mezun olmuş. ÖSYM sonuçlarını beklerken haberdar olmuş gelişmelerden. Yaşananların çok karışık olduğunu, tam bir fikri olmadığını belirtiyor. Ülkenin durumundan ise memnun değil Berk. “Ben eğlenmeyi gezmeyi seven bir insanım. Kısıtlanmayı sevmiyorum. Ancak şöyle de bir şey var ki her şeyin gidebileceği en iyi şekilde gittiğini düşünüyorum” diyor. Son olarak Orkun’a dönüyoruz. Orkun da organik tarım bölümü okuyan bir üniversite öğrencisi. “Açıkçası geleceğe yönelik endişem birkaç kat arttı diyebilirim. Özellikle büyüklerden dinlediklerim gözümün önüne geldi ne kadar insanın acı çektiğini, hak ve özgürlüklerin kırıntısına kadar yok edildiğini düşündüğümde bir telaş oluşmadı değil içimde. Sonra girişimin başarısız olması da bu kaygılarımı zerre kadar azaltmadı. Çünkü bu çıkar çatışmasından güçlü çıkan tarafın kendi kurallarını çok daha ağır bir şekilde dayatacağını düşünüyorum” diye anlatıyor düşüncelerini.