‘Cudi’nin gözleri Cizre’ye bakar’
Cudi’nin gözleri geçen yaz Temmuz ayında askeri operasyonlar kapsamında açılan ateşler nedeniyle eteklerinde yanan ormanlar için Cizre’ye baktı...

Şerif KARATAŞ
Cudi’nin gözleri Cizre’ye bakar! Cizre’nin de Cudi’ye bakar hep!... Cudi’nin gözleri geçen yaz Temmuz ayında askeri operasyonlar kapsamında açılan ateşler nedeniyle eteklerinde yanan ormanlar için Cizre’ye baktı... Yangın günlerce sürdü. Ormanlık alanlar küle döndü. Cudi, Cizre üzerinden hep bizlere baktı. Yangına bir tas su dökmemizi bekledi hep! Cudi ve Gabar’ın dağları eteklerindeki ormanlık alanlar kül oldu. Nuh Tufanına dönüştü! Önce Suruç, sonra Ankara ve arkası bitmek bilmeyen katliamlar... Sokaklarda ve meydanlarda yok olup giden bedenler...
Aradan çok zaman geçmeden bu kez Cizre Cudi’ye baktı. ‘Dünyaya karşı ezgi başlatan’ oğulları, kızları için... Vahşet bodrumlarında canlı canlı katledilirken, sokaklarında bekletilen annelerin, buzdolabında bekletilen çocukların bedenleri için... Nuh Tufanı Mezopotamya’nın kadim topraklarına yayılıyordu her geçen gün. Tufan halen sürüyor. “Ateşin ve güneşin çocukları” toprağa düşüyor... “Analar yine yırtıyor yazmalarını.” “Kara haberler koşuyor her yerde.” Ve ağlama sesleri ağıtlara karışıyor: “Yürüdükçe ölümler takılıyor ayaklarımıza Genç ölümler Zamansız ölümler Direnen ve ölümsüzleşen ölümler Türküler ey türküler Seferberliğe gerek yok şimdi Seferberlikten beter olmuş yürekler.” Karamsarlık sarsa da her tarafı, umut vardır hep. Zulme ve vahşete karşı onuru için mücadele edenler son sözünü söylemedi henüz: “Gün bitse bile gökyüzünde Günler daha mühürlenmedi Çünkü dilde söz Çiçekte renk Ve zamanda gelecek bitmedi.”
TANIKLIĞI SÜRDÜREN ŞAİR
Cudi’nin Cizre’ye, Cizre’nin Cudi’ye baktığı zamanlara Şair Adnan Yücel şiirleriyle tanıklık etmiştir. Ve tanıklığını şiirlerine başarıyla taşıdığı için de bu tanıklığı hep sürüyor Yücel’in... Yazıya başlık veren cümle de onun şiirinden. Tırnak içine alınan cümleler ve dizeler de.
Cudi’nin, Cizre’ye Cizre’nin Cudi’ye baktığı zaman diliminde sonsuzluğa uğurlandığında tarih yaprakları 24 Temmuz 2002’yi gösteriyordu. Yıllarca Çukurova’dan Toros dağlarından Cudi’ye seslendi. Cudi’den de Çukurova’ya, Toroslara seslendi dizeleriyle Yücel. Ve şimdi Cudi’nin Cizre’ye, Cizre’nin Cudi’ye tanıklığını Harput’ta sürdürüyor..
Yücel, toplumcu şiirin önemli isimlerindendir. Kürtlerin uğradıkları haksızlıkları Yücel’in şiirlerinde bulmak mümkün. Şu dizeleri ise Kürtlerin yaşadıklarını özetler nitelikte:
“Ey ateşin ve güneşin ışıksız çocukları
Nedir o görkemli geçmişten geriye kalanlar
Bir din adına kurban kırımlar
Bir de yarım kalmış umutsuz isyanlar
Yurdunuz vardır yurtlar içinde
Ki siz yurtsuz
Diliniz vardır en güzel diller içinde
Ki siz dilsiz
Milyonlarcasınız milyarlar içinde
Ki siz kimsesiz”
Adnan Yücel’i en iyi şiirleri anlatır. Lafı uzatmadan sözü Yücel’in dizelerine bırakalım. Yücel’in Cudi’nin Cizre’ye, Cizre’nin Cudi’ye bakmasına tanıklık ettiği Ateşin ve Güneşin Çocukları adlı şiirinden bir bölümle yazıyı bitirelim:
Adı yasak bir çiçektir dağlarda
Arar yurdunu tarihsiz çağlarda
Bir ezgi başlatır dünyaya karşı
Susar türküsü dumanlı çığlarda
...
Mısri’nin günü dolmaz
Sevdanın izni olmaz
Sevdaya yasak koyanın
Dünyada yeri olmaz
...
Mısri kız derler dereler taşkını
Yollar yorgunu yokuşlar aşkını
Direnir düşmana satmaz aşkını
Zindanda düşmanı direnç şaşkını
...
Cudi’nin gözleri Cizre’ye bakar
Her kızın çığlığı bir gönül yakar
Her sevda başına bir ateş takar
Fırat’ın suları kendini yakar
Evrensel'i Takip Et