'Rojava’ya müdahale olursa ağır sonuçları olur'

Fırat TOPAL
Serpil BERK
Diyarbakır

Türkiye’nin Cerablus’a ÖSO gruplarıyla birlikte müdahale etmesini değerlendiren siyasetçiler bölgedeki çıkmazın daha da derinleşeceğine dikkat çekiyor. Rojava’da Kürtlere yönelecek bir saldırının Türkiye’de de ağır sonuçları olacağını belirten siyasi parti temsilcileri, tek çözümün savaş politikalarından vazgeçilmesi olduğunu kaydetti. DTK, DBP, EMEP, PAK, ÖSP ve DDKD temsilcileri gelişmeleri gazetemize değerlendirdi.

‘BÖLGEDEKİ ÇIKMAZ DAHA DA DERİNLEŞECEK’

DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Seydi Fırat, Cerablus’a yapılan operasyonun İŞİD adı altında  asıl PYD’ye karşı olduğunu söyledi. Fırat, “İŞİD orada bir maske olarak kullanılıyor. İŞİD’in kötü imajını kullanarak bu operasyonun PYD’ye  karşı olduğunu düşünüyorum. Çünkü İŞİD’in en karanlık, en çok yıkım yaptığı dönemlerde İŞİD’e karşı  bir savaş bir tavır durumu olmadı. Bu gün de yok gelecekte de olmayacak” dedi. Fırat, Türkiye’nin daha çok Suriye politikasında aldığı yenilgiyi gidermeye çalıştığını belirterek, “Bu operasyon Türkiye’deki  iç sorunların derinleşmesine neden olacak. Amaç, Kürtlerin statü elde etmemesidir” dedi. Fırat, ÖSO ve diğer ılımlı muhaliflerin örgütlerin operasyona dahil olmasını gerçekçi olmadığını bunun Türkiye’nin  kendi  müdahalesi  olduğunu belirterek “Türk bayrağıyla, tanklarıyla, toplarıyla, komuta kademesiyle operasyon  yapıyorlar. Bu bölgedeki çıkmazı daha da derinleştirecek, bu günbegün Türkiye’yi daha büyük bir iç çatışmaya çekecektir. PYD bu durumu kabullenmeyecek karşı tavır sergileyecektir. Bu operasyonun çok da başarılı olacağını düşünmüyorum” şeklinde konuştu.

‘BELİRLEYİCİ OLAN KÜRTLERİN NE YAPACAĞI’

Partîya Azadîya Kurdistanê (PAK) Genel Başkan yardımcısı Nuri Sınır şunları kaydetti: “Türkiye başından beri Kürtlere karşı her türlü alternatifi denedi. Dünyada kendini yalnızlaştırdı. Rusya ve İran ile olan gelişmeler, sonrasında Esad’ı kabul etmesiyle beraber Cerablus operasyonuna girişti. Bu operasyonun temel amacı Kürt kantonlarının birleşmesini engellemektir. Operasyon esas belirleyicisi kendilerine karşı yapılan bu girişime karşı Kürtlerin güçlerini birleştirmesi olacaktır. Baktığımız da operasyon İŞİD’e yapılıyor deniyor fakat Cerablusta İŞİD mi kaldı ki? Türkmenlerden oluşan Şam örgütü o bölgede bulunuyor. Şimdi de Türkiye’nin güdümünde olan güçlerin oraya yerleştirilmesi planlanıyor”dedi.

‘TÜRKİYE UZUN VADELİ DÜŞÜNMÜYOR’

Devrimci Demokrat Kürt Derneği (DDKD) Genel Sekreteri Abdulhay Okumuş ise Türkiye’nin yaptığı bu operasyon hamlesinin kendi topraklarındaki endişelerinden kaynaklı olduğu ifade ederek,  “Türkiye Ortadoğu’daki ve neredeyse dünyadaki tüm ülkelerin toprak bütünlüğünü koruma derdine düşmüştür. Bunun nedeni kendi toprak bütünlüğünü korumanın endişesiyle alakalıdır. Bunun temeli Kürt ve Kürdistan sorunuyla alakalıdır. Cerablus, bilindiği gibi Rojava’da Afrin ile birleşince Kürt koridorunun oluşması demektir. Türkiye’nin zaten kırmızı çizgisi buydu. Türkiye’nin müdahalesi belki de Kürtlerin hedefine ulaşmasının bir anlamda geciktirebilir. Ama bunu durdurma şansları yoktur” dedi.

Okumuş, Türkiye’nin Kürt halkıyla yeni bir barış zemini oluşturması gerektiğine vurgu yaparak, “Türkiye’nin Kürtlerle barış içinde olması ülkede istikrarı da kendisiyle getirir. Bir an önce Türkiye’nin kendi içindeki Kürtlerle de barış ortamını oluşturması gerekiyor. Sonuç olarak bu durumun eninde sonunda Kürtlerin başarısının getirecektir, Türkiye’yi sıkıntıya sokacaktır. Türkiye burada kısa vadeli çıkarları için uzun vadeli çıkarlarını heba ediyor” diye konuştu.

‘TÜRKİYE İÇ SAVAŞA SÜRÜKLENİR’

DTK Başkanlık Divanı üyesi Saliha Aydeniz, Cerablus operasyonunda doğrudan Kürtlerin hedefe konulduğunu belirterek, “Bu operasyonla Türkiye bir kazanım elde edemez. 1 yıldır  devam eden süreçle beraber Türkiye kendini bir iç savaşa sokmanın derdinde. Bunu paramiliter güçler mi yönetiyor yoksa devlet içerisindeki güç odaklarımı o da ayrı bir muamma. Rakka’daki hücre yapılanmasının aynısı Antep’te de mevcut. Şimdi Suriye’deki politika üretememe hali bu operasyona yöneltmiştir. Sınırda Kürtler olmasında kim olursa olsun hesabı yapılmakta. Karkamış boşaltıyor şu anda ve Antep’te bu kadar IŞİD yapılanması varken burayı niye boşaltıyor diye düşünmek gerekiyor. Operasyon ülkeyi iç savaşa sürüklemenin başka bir adımı ”dedi.

‘MÜDAHALEDEN VAZGEÇİLMELİ’

Türkiye’nin Suriye politikasının çöktüğünü söyleyen Emek Partisi MYK üyesi Mehmet Türkmen, “IŞİD’e karşı mücadele görüntüsü yaratılıyor. Ancak asıl hedefin Kürtler olduğunu hükümet yetkilileri de söylüyor. Cerablus sınırda IŞİD’in elinde kalan son yer Menbic’i kaybettikten sonra orada tutunamayacağını kendiside biliyor. Türkiye ÖSO gruplarıyla oraya müdahale etmese, Demokratik Suriye Güçleri ki içinde PYD Ve YPG’nin de bulunduğu güçler Cerablus’u ele geçirecekti. IŞİD burayı PYD ve YPG’nin ele geçirmesindense Türkiye’nin de hamilinin yaptığı zaten IŞİD den farkı olmayan ÖSO gibi cihatçı grupların ele geçirmesini tercih etmiştir. IŞİD için bu kadar önemli bir yeri bu kadar kolay teslim etmesini aklı olan herkesin sorgulaması gerekir” dedi.
Türkiye’nin Kürtlerin kazanımlarına karşı harekete geçtiğini söyleyen Türkmen, “Cerablus müdahalesi aslında PYD, YPG ve DSG  ilerlemesini engellemeye dönük. Eğer Türkiye’nin derdi gerçekten IŞİD’e karşı mücadele olsaydı en başta kendi içindeki yapılanmayla mücadele etmesi gerekir. Amaç  Kürt güçlerinin kazanımlarını engellemek ilerlemesini durdurmak” dedi.
Türkmen şunları kaydetti: “Suriye ye hangi sebeple olursa olsun müdahaleden vazgeçmeli eğer İŞİD ve benzeri terör örgütlerine karşı Türkiye’nin güvenliğiyse söz konusu olan burada yapılması gereken tek şey cihatçı gruplara destek vermekten vazgeçmesidir. Bu karanlık tabloya karşı olan her kesimin hem içerde hem dışarıda ki bu savaş politikalarına karşı birleşmesi tek çözüm” dedi.

‘KÜRT KAZANIMLARI HEDEFTE’

Özgürlük ve Sosyalizm Partisi Genel Başkan Yardımcısı Nusret Maçin, burada amaçlarının Türkiye’nin kendisine bağlı muhalif güçleri oraya yerleştirmek ve Kürt koridorunun birleşmesini engellemek olduğunu belirtti. Maçin, operasyonun amacının Kürtlerin kazanımlarının geriletmek, bu süreci uzatmak olduğunu ifade ederek, “Ancak PYD ile bir çatışmanın olacağını sanmıyorum. Eğer olursa Türkiye çok zor duruma düşer. Burada amaçlanan Cerablus’un  PYD’nin eline geçmemesi, sınır koridorunun Kürtlerinin denetimine geçmemesidir” dedi.