Ekonomik özgürlüğü olmalı kadınların
Her şirket daha az elemanla daha çok iş yapmanın derdine düştü.
Taşeron olarak çalışmak, hele de bir kadın olarak çalışıyorsanız oldukça zor. Ben yıllardır Ankara Hastanesi’nde temizlik firmasında çalışıyorum. Bugüne kadar bir sürü şirket değişti ama her yeni gelen gideni arattı, yaşadıklarımız gün geçtikçe daha da kötüleşti. Her şirket daha az elemanla daha çok iş yapmanın derdine düştü.
Eğer taşeronsanız ve yanınızdaki arkadaşınız izne ayrıldıysa ya da hastalanıp rapor aldıysa vah halinize. Eksilen arkadaşınızın yerine yenisini vermeyip birlikte çalıştığı kişiye normalde iki kişinin yaptığı işleri yapması dayatılıyor. İtiraz edince de “Eleman yok, ister çalış, ister çalışma” denilerek, kapı gösteriliyor. Biz kadınlar ise işyerinde onca çalıştıktan sonra eve çok yorgun gidiyoruz. Sonrası ise malum. Evdeki işler, temizlik, yemek, çocuk derken dinlenemeden, kendimize zaman ayıramadan ertesi gün yine işyerine geliyoruz. Hayatımız işte böyle geçiyor. Dünyadan bihaber yaşıyoruz. Tüm bunlar yetmiyormuşçasına işyerinde sözlü tacizlere maruz kalıyoruz. Giyimine kuşamına, her şeyine dikkat etmek zorundasın işyerinde. Çünkü yaptığın bir makyajdan bile farklı anlamlar çıkaranlar olabiliyor. Her hareketimiz eleştiri konusu. İşyerinde bazı arkadaşlarımız “Evinde neden oturmuyorsun da buraya gelip çalışıyorsun” bile diyorlar. Sanki bu koşullarda keyfimizden çalışıyoruz. Bize birileri bakmak zorunda değil, ne babamız, ne kocamız, ne de çocuklarımız. Ekonomik özgürlüğü olmalı kadınların. Keşke emeğimizin karşılığını alabilseydik. Dilerim o günler de gelir.
Ankara Hastanesi’nden bir taşeron işçi