FİLMLERDE ŞİDDET NASIL HASIR ALTI EDİLİR?
Harley Quinn’in hikayesi
Ceren YILMAZ
Beyaz perdede bir süredir Suicide Squad (Gerçek Kötüler) gündemde. En çok konuşulan karakterleri ise Joker ve Harley Quinn. Birini Jared Leto’nun diğerini Margot Robbie’nin oynadığı bu “yılın çifti”nin inanılmaz renklerinde kendimizi kaybetmediysek, film ilerledikçe bedene bir huzursuzluk hasıl oluyor.
Suicide Squad hiçbir karakterinin hikayesine ayıracak yeterli vakti olmayan bir film. Hiçbir karakterini yeteri kadar derinleştiremiyor, yarattığı dalga ile doğrudan ameliyat masasına yatırdığı Harley Quinn dışında. Filmin vizyona giriş tarihi belli olduğundan beri Harley Quinn yakın mercek altında. Birçok insan Harley Quinn’in yeniden yorumlanmış stiline sahip olmak, Harley Quinn gibi bir sevgili, Joker ile kurduğu türden “tutkulu” bir ilişkilenme istiyor. Çoğu izleyici için Harley Quinn güçlü bir kadın karakter olma özelliğini de taşıyor.
PEKİ, KİM BU HARLEY QUİNN?
Gerçek adı Harleen Frances Quinzel. Harleen, Arkham Akıl Hastanesinde staj yapan bir psikiyatrist olmanın yanında, okulun burslu, en başarılı öğrencisi ve ödüllü bir jimnastikçidir. Harleen, Arkham’daki hastaları incelerken Joker’e ilgi duymaya başlar. Onu analiz etmek ve terapi seansı uygulamak için defalarca gönüllü olur. Joker planları doğrultusunda onu baştan çıkarır. Neticede Joker’in planı işe yarar ve Harleen Quinzel onun akıl hastanesinden kaçmasına yardım eder. Hem zeki hem güzel hem yetenekli Harleen Quinzel, “Ben kötüyüm kızım, seni üzerim” diyen Joker’e öyle kapılır ki onun ortağı olabilmek için ona bembeyaz bir cilt, pembe-mavi saçlar ve “delilik” getirecek olan asit havuzuna atlamayı kabul eder. Filmde Harley Quinn havuza gönüllü olarak atlıyor gibi görünse dahi öncesinde “Seni öldürmeyeceğim, sadece canını çok yakacağım” diyen Joker’in Harley Quinn’i bağladığını ve ona elektroşok uyguladığını izliyoruz.
Filmi bir kenara bırakıp çizgi roman versiyonlarına dönmeye kalktığımızda durum daha da kötüleşiyor. Joker bir yandan ona sırılsıklam aşık Harley Quinn ile flört ediyor, onu önemsiyor, şefkat gösteriyor; öte yandan Harley Quinn’e sürekli şiddet uyguladığını, onu kandırdığını ve aşağıladığını görüyoruz. Ne var ki Harley arada rest çekse bile tüm bunlara rağmen Joker’den asla tam anlamıyla kopamıyor.
MUTLU AİLE VİZYONUNUN YENİDEN ÜRETİMİ
Joker, Suice Squad’ta çizgi romandaki gibi Harley Quinn’e dayak atmıyor belki ancak şiddeti bununla sınırlı değil. Filmin Joker’in ticari işlerini halletmek için Harley’i hediye olarak sunduğunu anladığımız sahnelerden, Harley Quinn’in en büyük hayalinin gösterildiği sahnede Joker’i işe uğurlarken eviyle ve çocuklarıyla mutlu bir hayat isteğine kadar açılan bir yelpazesi var. Kötü haberi açıklıyorum: Gotham City’de de sistem yeniden üretim için kadınlara ihtiyaç duyuyor.
Bir süredir sinema sektöründe; kahramanın türlü badireleri atlatıp -işin aslı çıplak elle yaratık boğazlayıp- kaçırılan sevgilisinin koynundan da mükâfatını topladığı filmler izlemiyor olabiliriz. Bu nedenle Harley Quinn şiddetin nasıl hasır altı edilebileceğinin anlaşılması açısından iyi bir örnek teşkil ediyor. Son derece özgür, modern ve tutkulu görünen bu çiftin yadırganmayıp sahiplenilme nedenleri buradan geliyor. O nedenle ki önemsiz deyip bir kenara atılamıyorlar.