04 Eylül 2016 05:18

Değinmeler

Adnan Özyalçıner'in memleket meseleleri üzerine değinmeleri

Paylaş

Adnan ÖZYALÇINER

KÖPRÜ
Eskiden iki yakanın birbiriyle iletişimini, insanlar arasındaki dostluğu, barışı sağlamak için kurulurdu köprüler.
Şimdiyse iki yaka arasında ticaretin, alışverişin, kirli, temiz para transferinin yolunu açmak/kolaylaştırmak için kuruluyor. Gerisi bahane ya da laf-ı güzaf. Lak lak yani.

Kanıt mı? Üçüncü Boğaz Köprüsü tırların hangi saatte olursa olsun, trafiğe takılmadan, rahatça gidip gelmeleri için açılmadı mı? Tırlarla kamyon sahiplerinin gözü aydın denmedi mi?

KAPİTALİZM
Kapitalizm, zenginlerin Robin Hood’udur. Yoksullardan çalıp zenginlere verir. -Kosta Gavras- (Capital filminden)

EKSİLEN
Her yazarın ölümüyle bizden bir şeyler eksilir. Kendisiyle birlikte, bize sunduğu dünyasının da soluğu kesilir sanki. Ama bu geçicidir. Biz kendi soluklarımızla -okumalarla- onun dünyasını yeniden canlandırabiliriz.

Asıl eksilen düşünceleridir. Artık üretemeyeceği yeni düşünceleri. Asıl eksilen, bir sözcünün daha çekip gitmiş olmasıdır. Acı olan da budur.

GRİ BİR ÖRTÜ
Öyle kararttılar ki her şeyi. Aklı, düşünceyi, hayali, düşleri. Ne gökyüzünün maviliğiyle akıp giden ak bulutları, ne denizin mavi-yeşil rengiyle ak köpüklü dalgalarını, ne binbir renkte yeşilin oynaştığı ormanları görebiliyoruz artık. Düşünmesi, söylemesi, hatta düşlenmesi de yasak bir bakıma. Gökyüzünü, denizi, ormanı kapatan sıra sıra, dik dik beton yığınlarının yansıttığı sis benzeri, gri bir renkle örtüldü bütün doğa. Bütün yaşam.

DUVAR RESİMLERİ
Ortalıkta gökyüzü, deniz, orman bırakılmamacasına her yer beton binalarla kapatılınca gökyüzünü, denizi, ormanı binaların boş duvarlarına renk renk boy göstermesi için çizmek zorunda kaldılar/kalıyorlar.

ÇAKMA
Her şeyimiz çakma şimdi. Betonlaştırılan kent merkezlerinde, denizi görmek isteyenler için salonlarının duvarlarını boydan boya kaplayacakları, aslından daha renkli, daha canlı -isteğe göre- dalgalı ya da sakin deniz manzaraları var artık. Ağaç denizi görmek isteyenler için, birebir, esintili, çavlanlı orman manzaraları...

Kimin kimi, ne için, nasıl, neden öldürdüğü bilinmeyen/anlaşılmayan terör saldırılarıyla savaşlarda, kandan, denizle akar sular maviliğini, ormanlar serinlikli yeşilliğini yitireli çok oldu.

Barışsa kent merkezlerinde pazarlanan çakma deniz, orman posterleri gibi, göstermelik olarak pazarlanıyor yalnızca.

ÖNCEKİ HABER

31 Ağustos - 2 Eylül: ‘Otoriter kalkışma’

SONRAKİ HABER

Türkali romanı: Arayış...Bazen yılgınlık ve yeniden mücadele

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa