İstanbul’daki Tokatlılar: Kapatmalara karşı örgütlenmeliyiz 

Haşim DEMİR
İstanbul 

Başbakanlık talimatıyla 12 televizyon 11 radyonun kapatılmasına tepkiler sürüyor. Tüm Tokatlılar Kültür ve Dayanışma Derneği’nin (TÜM TOK-DER) Sancaktepe ilçesindeki binasında dayanışma etkinliği yaptı. Evrensel Gazetesi ve Hayatın Sesi Televizyonu adına Ekonomi Yazarı ve Editörü Bülent Falakaoğlu, TV 10 Program Yapımcısı ve Sunucusu Hüseyin Kelleci, TÜM- TOK-DER Başkanı Hasan Bayrak’ın konuşmacı olarak katıldığı bir panel düzenlendi. Etkinliğe farklı dernek başkanları ve yöneticileri, EMEP, CHP yöneticileri, İMES işçileri, Ünlü Tekstil işçileri, Sendika yöneticileri, iş yeri temsilcileri ve lise öğrencileri başta olmak üzere yoğun katılım gösterildi. 

‘KARARIN GERİ ÇEKİLMESİNİ İSTİYORUZ’

Panelde konuşan Hasan Bayrak, “Ne kadar muhalif basın yayın varsa yasaklamak isteniyor. TV 10 ve Hayatın Sesi’nin kapatılması ve ekranlarının karartılması bize Nazi Almanyası’nı yeniden hatırlatıyor” dedi. Bayrak, kapatma kararının geri çekilmesini istedi. 
TV 10 adına konuşan Hüseyin Kelleci, biat etmeyeceklerini belirterek, Alevilerin karşılaştığı ayrımcılığa vurgu yaptı. Alevilerin karşılaştığı haksızlıkları yayımladıklarını da hatırlatan Kelleci, “Bu Hızır Paşaların hoşuna gitmedi. Ne yaptılar işçilerin, emekçilerin sesi olan Hayatın Sesi ile birlikte TV 10’u da kapatarak bizi susturmaya çalıştılar. Susmak yok” dedi. 

‘KARANLIĞI AYDINLATAN FENERLER’

Bülent Falakaoğlu, AKP’nin aydınlıktan korktuğunu ifade ederek, gerçeklerin karanlıkta kalması için televizyon kanallarını ve radyoları kapattığı belirti. Kapatılan basın kuruluşlarının ve Evrensel’in karanlığı aydınlatan fenerler olduğunu anlatan Falakaoğlu, “AKP vurduğu rantların, hiç ettiği paraların kime nasıl gittiğinin bilinmesini istemiyor. Biz küçük iğneler olabiliriz. Ama küçük iğneler büyük koca balonları patlatabilirler” diyerek, dayanışma ve örgütlülüğün önemine vurgu yaptı. 
Basın ve ifade özgürlüğüne yapılan saldırıya karşı mücadele edilmesi gerektiğini belirten Falakaoğlu, “Hepimiz ve herkes işyerlerinde, fabrikalarda, meydanlarda, mahallelerde, kahvelerde halka gerçekleri anlatmaya devam etmemiz gerekiyor” dedi. 
Yapılan konuşmaların ardından serbest kürsü ile çok sayıda katılımcı söz alarak hem düşüncelerini dile getirdi, hem de konuşmacılara sorular sordular. Ali Gökçe, ve Murat İlter, Avukat Cemal Gülmez yaptıkları konuşmada saldırılara ve baskılara karşı nasıl bir halk cephesi oluşturulması gerektiği üzerinde durdular.