‘Gazeteci olay yerinde olur’
Mahkemenin, muhabirlerimiz Cemil Uğur ve Halil İbrahim Polat'ın 'Evrensel’in muhabiri olup olmadığını' emniyete sormasına tepki geldi.
16 günlük gözaltının ardından serbest bırakıldıktan sonra, savcılığın yakalama kararı ile yeniden gözaltına alınarak tutuklanan Mersin Muhabirimiz Cemil Uğur ve tutuksuz yargılanan Muhabirimiz Halil İbrahim Polat hakkında skandal karara imza atan mahkemenin, muhabirlerin emniyette Evrensel’in muhabiri olup olmadığını sormasına tepki geldi. TGS ve Basın-İş’ten tepki gösterirken, Mersin’deki sendikacılar da muhabirlerimizin muhabirliklerine tanık olduklarını ifade ettiler.
Evrensel Gazetesi Mersin muhabirleri hakkında Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın trajikomik olduğunu söyleyen TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, haber takibi yaparken gözaltına alınıp tutuklanan gazetecilerin, gazetenin muhabirleri olup olmadıklarının emniyet tarafından araştırılmasının istenmesi siyasi bir karar olduğunun göstergesi olduğunu ifade etti.
TGS’nin de Cemil Uğur ve Halil İbrahim Polat gözaltına alındığı zaman yaptığı açıklama ile gazeteciliklerine kefil olduğunu belirten Durmuş, mahkemenin Uğur’u derhal serbest bırakmasını istedi.
EREN: BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ VAHİM DURUMDA
DİSKBasın-İş Genel Başkanı Faruk Eren, muhalif basına yönelik baskıların artarak devam ettiğine vurgu yaptı. Eren şunları söyledi: “Diyarbakır’da yine Evrensel muhabirleri olay yerine gitti diye gözaltına alınmıştı, yani gazeteci olay yerine gitmeyip de ne yapacak? Bunun bir parçası bu da. Artık tahammül edilemez bir boyuta ulaşmış durumda, haber için toplanan, alınan bir belge örgüt delili olarak kullanılıyor. Gazeteciler için böyle uç şeyler delil gösteriliyor. Yine Özgür Gündem’e yarım saatliğine, bir günlüğüne dayanışmaya giren insanlar için 14-15 yıl hapis cezası isteniyor. Bu ülkede artık basın ve ifade özgürlüğünün ne kadar vahim olarak gerilediğinin bir göstergesi.”
BOZKURT: DAVA DÜŞMELİ
Mersin’deki sendikacılar da mahkemenin kararına tepki gösterdi. “Bunun sorulması bile abesle iştigaldir” diyen SES Şube Başkanı Yılmaz Bozkurt şunları söyledi: “Tüm eylem ve basın açıklamalarında karşılaştığımız arkadaşlar bunlar. Bizim bulunduğumuz sokakta çokça kurum var. Muhakkak elinde kamerası ya da fotoğraf makinesi gördüğümüz arkadaşlardır. Tanıyoruz, ikisi de gazetecidir. Görevlerini yerine getirirken keyfi olarak gözaltına alınan ve haklarında 15 yıla kadar ceza istenen bu gazetecilerin tek suçları o gün haber yapmak üzere orada olmalarıdır. Elinde kamerası, fotoğraf makinesi olan bu kişiler gazeteci olduklarını söylemelerine rağmen keyfi olarak gözaltına alındılar. Biz Sağlık Emekçileri Sendikası ve demokrasi güçleri olarak yaptığımız her basın açıklamasında bu genç gazetecileri yanımızda gördük. Gazeteciliklerine tanık olduğumuz gibi davalarına da tanıklık edecek ve takip edeceğiz. Tutuklu bulunan Cemil Uğur serbest bırakılmalı ve dava da düşmelidir.”
KAYA: PLATFORM OLARAK DAVAYI TAKİP EDECEĞİZ
BES Şube Başkanı Yusuf Kaya, “Hiç olmazsa aklıselimle düşünen bir mahkeme heyeti davayı takip ediyor ve bunlar gazeteci olduklarını söylüyorlar, bir soralım diyor. Halil İbrahim Polat ve Cemil Uğur’un gazeteci olduklarını en iyi biz biliriz. Çünkü emek ve demokrasi güçlerinin yaptıkları her türlü faaliyette bu iki gazeteciyi en çok biz gördük. Sesimizi, eylemimizi basın yoluyla kamuoyuyla paylaşmanızı sağladılar. Haber yaptılar. Bizim taleplerimizi sermayenin gazeteleri, televizyonları ne yazıyor ne de gösteriyor. Bu gazetecilerin sayesinde sesimiz duyuluyor. Cemil Uğur ve Halil İbrahim Polat’ın tutuklanması ya da yargılanması bizim sesimizin kısılması demektir. O nedenle bu iki gazeteciden Cemil Uğur’un serbest bırakılması ve ikisinin hakkındaki davanın da düşürülmesi gerekir. Biz de Mersin’deki Emek Demokrasi Platformu olarak bu davayı takip edeceğiz. Sesimizin duyulmasını sağlayan bu gazetecileri yalnız bırakmayacağız”
NE OLMUŞTU?
23 Ağustos 2016’da Mersin’in Akdeniz ilçesi Çay Mahallesi’ndeki Ahmet Kaya Parkı’nda tecride karşı yapılan basın açıklamasını takip ederken gözaltına alınmıştı.16 günlük gözaltının ardından adli kontrol uygulamasıyla serbest bırakılan Cemil Uğur hakkında, savcılığın itirazı üzerine yakalama kararı çıkarılmıştı.16 gün süren gözaltı süreci boyunca muhabirlerimize ulusal ve uluslararası birçok basın kurumu tarafından sahip çıkılmış ve serbest bırakılmaları yönünde sosyal medya üzerinden kampanyalar yürütülmüştü. Mersin Cumhuriyet Başsavcısı Ünsal Demirci tarafından hazırlanan iddianameyi kabul eden Mersin 2. Ağır ceza Mahkemesi duruşma için 13 Aralık’a gün verdi. (MEDYA SERVİSİ)