İlhan Erdost ölümünün 36. yılında mezarı başında anıldı

12 Eylül cuntası tarafından, abisiyle gözaltına alınan ve dövülerek öldürülen yayıncı İlhan Erdost mezarı başında anılırken, aynı karanlık günlerin bugün de yaşandığı ifade edildi.

Cumhuriyet Gazetesi'nden Işık Kansu'nun modaratörlüğünde, saygı duruşunun ardından yapılan konuşmalarda, darbe dönemindeki karanlık günlerin bugün de yaşandığı ifade edildi.

İnsan hakları savunucusu, İHD'nin ilk başkanlarından Nevzat Helvacı, İlhan Erdost'un öldürüldüğü koşulların bugün de yaşandığını söyledi. "Sorun demokrasi sorunu' dedik. Erdostlar da demokrasiyi ileri götürmek için çaba içinde oldular. İlhan ve Abisi Muzaffer Erdost çıkardıkları yayınlarla aydınlanmaya katkı sağlamak istediler. Ama bedeli ağır oldu" diyen Helvacı, o dönem sadece toplumsal darbeler değil, bireysel darbeler de yaşandığını, insanların yaşamdan koparıldığını anlattı.

Bugün de demokrasinin ortadan kalktığını, tek adam dayatmasının yapıldığını, milletvekillerinin, gazetecilerin tutuklandığını, bu yetmezmiş gibi ülkenin bir de savaşa sürüklendiğini kaydeden Helvacı, "Bu olumsuzluklar karşısında toplumun bu kadar suskun kalmasını, her şey süt liman gibi davranılmasını yadırgıyorum. Siyasal muhalefet yapılması gerekenleri yapmıyor" dedi.

Her yıl mezar başında yaptığı konuşmalarda şikayetlerini dile getirdiğini, ama bu şikayetlerin arttığını belirten Helvacı, demokrasinin yaşam biçimi olması için mücadele edilmesini istedi.

'ONDAN DİRENMEYİ ÖĞRENDİK'

Daha sonra söz alan eski parlamenter, eğitimci Mustafa Gazalcı da 36 yıldır İlhan'ın abisi, ailesi, sevenleri tarafından şiirlerle, sanatla, kitaplarla, konuşmalarla anıldığını hatırlattı. Onun artık, kendisinden önce ve sonra faşizm baskısıyla öldürülenlerin sembolü olduğunu dile getiren Gazalcı, "Bize direnmeyi, barışı, sevmeyi, ne olursa olsun gülmeyi anımsatıyor" dedi. Cumhuriyet'e ve gazetecilere yönelik baskı ve tutuklamalara da değinen Gazalcı, "Milletvekilleri de yaka paça gözaltına alınıyor. Raydan çıkmış bir tren, freni patlamış bir kamyon gibiyiz. Bu kötü koşullarda umudumuzu, direncimizi diri tutmalıyız" dedi. Gazalcı, "Her genç aydınlığın kazanacağını bilmeli" dedi.

Milletvekili Mustafa Balbay'ın konuşmasının ardından söz alan Gazetemizin Muhabiri Sultan Özer de İlhan Erdost'un anmasını yıllardır gazeteci olarak izlediğini, Erdostların artık ailesi gibi olduğunu söyledi. "Bugünün aynı zamanda, Gar katliamında yaşamını yitirenlerin davasının da ilk duruşması" olduğunu belirten Özer, Hayatın Sesi'nin de aralarında bulunduğu çok sayıda radyo ve televizyonun, 25 yıllık kültür dergisi Evrensel Kültür'ün de bulunduğu dergi ve ajansların kapatıldığını, gazatecilerin, milletvekillerinin tutuklandığını, baskıların günbegün arttığını söyledi. Cumhuriyet Gazetesine yönelik operasyonu da eleştiren Özer, bütün bunlara rağmen umudu yitirmemek, birlikte mücadele etmek gerektiğini söyledi.

Devrimci 78'liler Derneği'nden Hüseyin Esentürk, İlhan Erdost'tan öğrenmeyi sürdürdüklerini belirterek, "İlhan Abi sanki burada oturmuş, buradaki konuşmalardan hala bir şeyler öğreniyoruz" dedi. Esentürk, bunca karanlık tabloya rağmen, Cumhuriyet Gazetesine asılan "Bu işyerinde cesaret var" yazılı TGS pankartında olduğu gibi cesareti kuşanıp, susmayacaklarını söyledi.

'KARDEŞİMİN ÖLDÜRÜLMESİ PLANLI'

İlhan Erdost'la birlikte gözaltına alınan ve dövülen, kardeşi gözlerinin önünde öldürülen Muzaffer İlhan Erdost da kardeşiyle birlikte gözaltına alınıp, dövülmelerinin, kardeşinin öldürülmesinin, NATO planının bir parçası olduğunu anlattı. Erdost, sözlerini kardeşi için yazdığı "Ne çok buluşmuştuk seninle/Görüş yerinde/Mahkeme kapısında/Ne çok konuşmuştuk seninle/Düşüncelerin akıp çoğaldığı sayfalarda/Kaygıyla kolkolave umutla da/Hüzünle kolkola ve sevinçle de/Çarpan bir yürekle ve soluk soluğu..." dizelerinin de yer aldığı şiirle bitirdi.

Anmaya aralarında İlhan Erdost'un eşi Gül Erdodst, kızları Alaz ve Türküler Erdost, Vahap Erdoğdu, Remzi İnanç, Kaya Güvenç, Özge Mumcu Aybars'ın da bulunduğu ailesi, yakınları ve sevenleri katıldı.  

İlhan Erdost anısına her 7 Kasım'da olduğu gibi bugün de Sol ve Onur Yayınları yüzde 50 indirimli olarak okurlarıyla buluştu. (Ankara/EVRENSEL)