Hayatın dengesizliği: Sınıf farkı
“Çocukluktan hayalim de elektrikçi olmaktı çünkü elektrik hayatın her yerinde var.”
Mehmet PEKER
Kayseri
Şehrin gürültüsünden uzaklaşmak hayatın gerçeklerinden beş dakikalığına kaçmak için Kayseri’yi tepeden gören Seyir Tepesi’ne çıktığımda hayatı en gerçek yanıyla yaşayan Meslek Liseli Ali ile tanışacağımdan habersizdim. Elinde termosla koşturan Ali ile hayat şartları ve lise hayatından konuştuğumuz mini sohbet üzerine tanıştım ve ertesi gün devam etmek üzere söz alıp oradan ayrıldım.
Ertesi gün sözleştiğimiz yerde sohbetimize neden meslek lisesi tercih ettiğini sorarak başladım. Meslek lisesini seçme sebebi diğer liselere göre “garanti meslek” avantajı olmasıymış. “Çocukluktan hayalim de elektrikçi olmaktı çünkü elektrik hayatın her yerinde var.” diyor.
MESLEK LİSELERİNDE TEMEL MANTIK ÖĞRETMEK DEĞİL KULLANMAK
Meslek lisesi bitirenin garanti meslek sahibi olacağını hala düşünüyor mu diye merak edip soruyorum. Kendi açısından devam ettiğini söylüyor ama bu durumun herkes için aynı şekilde olmadığını, diğer arkadaşlara göre kendisinin staj yeri ve iş bulma imkânının daha iyi olduğundan bahsediyor. ATL bölümünü okuduğundan AML bölümlerin aksine kültür derslerini de gördüğünü belirten Ali; “Her iki durum doğru değil ve herkes için böyle olması gerekiyor” diyor. Aslında hayatın geneline ve meslek lisesinde ki sisteme bakacak olursak bu gibi dengesizliklerin olduğu açık diyor. “Mesleğimizi esaslı şekilde öğrenmek yerine fabrika veya küçük işyerlerinde ucuza çalıştırılıyoruz.”
”BEN ÇALIŞAYIM SEN YE” DÜZENİ
Yaklaşık 2 sene evvel büyük bir sebze halinde çalıştığını söyleyerek söze giren Ali: “Bir gün çalışırken bir an duraksadım ve etrafıma baktım az ötede patron keyif çatıyor kapıdaki lüks arabalarını izliyor. Ama biz harıl harıl çalışıyoruz ama elimizde ki hep aynı kazandıran biziz ama yerimizde sayıyoruz” diyor. Yine akşamları harçlığını çıkarmak için çalıştığı seyir tepesinde gelen lüks arabaların ayağına çay götürmenin zoruna gittiğini söylüyor. Hem meslek lisesinde hem hayatta bu dengesizliklerin giderilmesi gerektiğini söylüyor. “Hiç değilse geleceğimiz için bu düzeni değiştirmek gerekir.” diyor.
Bunu başarmanın yolunun ise kendimizi yönetmekten geçtiğini söylüyor. “Bizim meslek liseliler olarak birlikte hareket etme sorunumuz var kimisi geleceğini göremediğinden kendini başka yerlerde ifade etmeye çalışıyor. Her birimiz başka yerlere savruluyoruz oysaki yan yana dursak durum bundan farklı olur” diyor.
BU ZABITALAR BENDEN NE İSTER?
Ailesine yük olmadan harçlığını çıkarabilmek için akşam vakti seyir tepesinde çay satan Ali’nin derdi zabıtalar olmuş. Zabıtalar onun bir termos çaydan kazanacağı 15 liranın peşine düşmüş. Ama yine de; “Zabıtlarla kovalaşma zamanlarımız hayatımın en eğlenceli ve aksiyon dolu anları” demekten geri durmuyor.