Bakanlığın bütçesi kadına değil yardıma gidiyor!
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesi Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edildi. Kadın örgütlerinden tepkiler var.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesi Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edildi. Bakanlığın 2017 tahmini bütçesi, 24 milyar 303 milyon 358 bin lirayla merkezi bütçede 6. sırada yer alıyor ve toplam bütçenin yüzde 4’ünü oluşturyor.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, bakanlığın bütçesinin yaklaşık yüzde 84’ünün yani 20 milyar 519 milyon lirasının sosyal yardım harcamalarına ayrılacağını açıkladı.
Bakanlığın bütçesi, kadına yönelik şiddete ve kadın cinayetlerinin önlenmesi için yapılacak çalışmalar için yeterli pay ayrılmaması nedeniyle kadın örgütlerinin tepkisine neden oluyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav, Bakan Kaya’yı kadın cinayetleri ve şiddeti önlemek için ne kadar bütçe ayrıldığını açıklamaya çağırdı.
EVLİLİĞE VE ÇOCUĞA TEŞVİK
Bakanlık çatısı altında sadece 101 kadın konukevi var ve sadece 2 bin 657 kişiye hizmet veriliyor. Bunların yanı sıra çeşitli kurumlara ait 4 ve yerel yönetimlere bağlı 32 konukevi bulunuyor. Yani 78 milyon nüfusa sahip Türkiye’de toplamda 137 konukevinde 3 bin 443 kapasite ile şiddet mağdurları ve beraberindeki çocuklara hizmet verilebiliyor. Bakan Kaya, bütçeye ilişkin açıklamasında kadın sığınaklarına, kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerini önleme konusunda ayrılacak paya ilişkin herhangi bir açıklama yapmazken çocuk doğurmayı, evliliği ve aile bütünlüğünü korumayı teşvik etmek için hazırlanan projelere ilişkin rakamları açıkladı. Çocuk doğurmayı teşvik etmek için 2015’ten bu yana 670 milyon lira bakanlık bütçesinden pay ayrıldı. Evliliği ve aile bütünlüğünü korumayı teşvik etmek için de “Evlilik Öncesi Eğitim Programı”, “Aile Eğitim Programı” gibi projeler de bakanlık bütçesinden fonlanmaya devam ediyor.
‘AYRI BİR BAKANLIK VE AYRI BİR BÜTÇE OLMALI’
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav, kadınların acil talepleri ve sorunlarının çözümü için ayrı bir bakanlık kurulması ve bütçesinin de bu konulara ayrılması gerektiğinin altını çizdi. Bakanlığa ayrılan bütçenin yüzde 84’ünün sosyal yardımlara ayrılmasına ve buna karşın kadınların sorun ve talepleri için ayrılan paya ilişkin herhangi bir açıklama yapılmamasını eleştiren Kav, “Kadın ve çocuklarının öldürülmesi, şiddete, istismara maruz kalmasını engellemek evrensel bir dava. Bakanlık, bu konuyu ne kadar önemsediğini bütçe dağılımı ile bir kez göstermiş oldu” dedi. “Bakanlığı her faaliyeti bizim ayrı bir kadın bakanlığı talebimizin ne kadar yerinde olduğunu bir kez daha kanıtlıyor” diyen Kav, “Bu bakanlık kadınlar için çalışmıyor. Bütçenin nasıl dağıldığına baktığımızda kadınların en can yakıcı sorunu olan cinayetler ve şiddet konusunda ne kadar pay ayrıldığına ilişkin bir açıklama olmadığını görüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ İÇİN NE YAPILIYOR?
Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin önlenmesi ve bu konuda mücadele planlarını içeren İstanbul Sözleşmesi’ne Türkiye’nin de taraf olduğu hatırlatan Kav, “Bakanlık imzacıları arasında olduğu bu sözleşmeyi hayata geçirmek için nasıl planlar yapıyor ve bunun için bütçeden ne kadar pay ayırıyor, bunu açıklamalıdır” diye konuştu.
YARDIMLAR NEYE GÖRE DAĞITILIYOR?
Bütçeden yüzde 84’lük kısmının ayrıldığı sosyal yardımların da şaibeli olduğunu söyleyen Kav, “Bu sosyal yardımların nasıl dağıtıldığı, ihtiyaç sahiplerinin nasıl tespit edildiği konusunda defalarca kez gündeme gelen, pek çok kez basına yansıyan şaibeli durumlar var” diye konuştu. Kav, bu konuda da bakanlığın şeffaf olması gerektiğinin altını çizdi.
Bakanlığın kadın mücadelesi içerisinde yer alan örgütlere de eşitlikçi davranmadığını belirten Gülsüm Kav, “Örneğin kurucuları arasında Erdoğan ailesinin de yer aldığı KADEM bakanlık tarafından fonlanırken başka kurumlar dikkate alınmıyor” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)