29 Kasım 2016 00:40

Sarmaşık'ı da mı kapattınız?

KHK ile kapatılan Sarmaşık Derneğinin Genel Başkanı Mehmet Şerif Camcı 'Mühürsüz Yazılar' köşesine Sarmaşık Derneği'ni yazdı.

Paylaş

Mehmet Şerif CAMCI
Sarmaşık Derneği Genel Başkanı

Devlet, bir gece yarısı yeni bir kanun hükmünde kararnameye dayanarak SARMAŞIK’ın da içinde yer aldığı 550 kurumu kapattı. Kapatılan dernekler kamusal/toplumsal alanda devletin yapmadığı veya yaptığı uygulamaların topluma olumsuz etkilerini azaltma, giderme ve savunu çalışmaları yürütmekteydi. Yani bir bütün olarak tümü “değerli” çalışmalardı.

Lakin bunlardan derneğimiz SARMAŞIK’ın kapatılması, doğuracağı somut sonuçlar itibariyle sıradan bir hak ihlali olarak değerlendirilmemelidir. Çünkü SARMAŞIK, ekonomik olarak toplumun en dibe itilmişlerine, ötekileştirilmişlere, yoksulluğun ötesinde açlık riski ile karşı karşıya bulunanlara ve her tür düzenli sosyal güvenlik mekanizmalarından yoksun bırakılanlara destek sunan bir sivil toplum örgütüdür. Destek sunduğumuz ailelerin düzenli tek kuruş geliri bulunmamakta, iş verseniz dahi hanede çalışabilir, üretime dahil edilebilir tek bir bireyin dahi bulunmadığı ailelerdir. Ötesinde bir öğün bile destek sunulmadığında geceyi aç geçirme ihtimali yüksek ailelerdir.

İşte SARMAŞIK Derneği, sadece ve sadece bu durumdaki 5 bin 400 aileye yani yaklaşık 32 bin kişiye, hiçbir ayrım yapmaksızın, insan onuruna yaraşır bir tarzda ve her ay düzenli olarak aileye gıda, çocuklarına eğitim ve daha pek çok desteği sunmaya çalışıyordu. 11 yıldan bu yana aralıksız yürüttüğü bu insani destek çalışması ile bugüne kadar belirttiğimiz ailelere toplamda 180 bin kez destek sundu.  

Biz SARMAŞIK gönüllüleri büyük bir iddia ve gururla belirtmek isteriz ki; bu nitelikte ve süreklilikte bir desteği devlet kurumları dahil hiçbir kurum gerçekleştirememiştir. Yine iddia ediyoruz ki hiçbir kurum, benzer çalışmaları yürütürken SARMAŞIK gibi şeffaf, denetlenebilir ve hiçbir ayrımcı tutuma girmeden gerçekleştirmemiştir. Bu durum müfettiş raporlarında da sabittir.
Bu nedenlerle SARMAŞIK’ın kapısına mühür vurulması, her şeyden önce açlık riski altındaki 32 bin kişinin en zorunlu gereksinimi olan GIDAYA ERİŞİM HAKKININ İHLALİ, insanların açlığa mahkum edilmesidir. Ötesinde, toplumun en korunaksız, en kırılgan kesiminin adeta kaderine ve içinde bulunduğu olumsuz koşullara itilmesi ve bir kez daha cezalandırılmasıdır.
Devletin yapmadığı, yapmayı beceremediği kamusal/toplumsal bir görevi layıkıyla yerine getirme çabasındaki SARMAŞIK’ın kapısını mühürlemek aklı, izanı, vicdanı ve geleceğimizi mühürlemektir. Temel hak ve özgürlüklere erişimde en dezavantajlı durumdaki bu aileleri SARMAŞIK’tan mahrum etmek, en nihayetinde 32 bin insana GİDİN AÇLIKTAN ÖLÜN, NE HALİNİZ VARSA GÖRÜN demektir. Bu insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur.

Bu yaptığınızı gün gelecek devran evrilecek ezilenler, yoksullar başta olmak üzere “tarih” mutlaka soracak; “Zalimler!.. SARMAŞIK’ı da mı kapattınız, Bu kadar mı vicdandan, ahlaktan uzaklaşıp zalimleşebildiniz? Ama biz nasıl SARMAŞIK’la kendi yaramızı kendimiz sarma çabasına girdikse, şu anda bile sizden merhamet dilemeyeceğiz. Aman dilemeyecek, diz çökmeyecek, size biat etmeyeceğiz; Ne mi yapacağız? Elbette bilineni yapacağız; Zalime karşı mazlumların tarih boyunca yaptığını yapacağız. Yani DİRENECEĞİZ. Ve bu direnişin sonunda mutlaka ama mutlaka 
KAZANACAĞIZ!

ÖNCEKİ HABER

'Muhalefet, demokratik siyasetin gerekliliğini anlatmalı'

SONRAKİ HABER

Ortadoğu Döküm Sanayi işçilerinden açık mektup

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa